EMILY'NIN AĞZINDAN
Ne diyeceğimi bilemez halde Justin'e bakıyordum. Bunu hayatım boyunca hayal etmiştim; evlilik..Kendime ait bir yaşam. Gözlerim dolmuştu.
"Benimle gerçekten evlenmek istiyor musun Justin? Yani, bu hastalık olayı çıkmadan önce aklından öyle bir şey geçmiyordu."
"Tabii ki Emily. Hayatımda ve eğer varsa geleceğimde senden başka bir kadını hayal bile edemiyorum." Sözleri teker teker kalbime ulaşıyor, hızlı hızlı çarpmasına sebep oluyordu. Hemen 'evet' diyerek hata yapmış olur muyum diye sordum kendime. Justin'in elini tutarak sordum.
"Bana, benimle evlenmek istemen için tek bir neden söyle Justin. Ben, tam bir baş belasıyım. Sürekli kavga ediyoruz ve senin pis işlere bulaşmanı istemiyorum."
"Bir neden mi istiyorsun Emily? Çünkü bütün bu bokluklarıma rağmen, hastalığımı öğrenmene rağmen yanımdasın ve öyle de kalacaksın. Evet, 'pis iş' dediğin şey benim kim olduğum ama seni kaybedeceğime benliğimden vazgeçerim.." Bana söz verme fırsatı vermeden elimi tutup kalbine götürdü ve devam etti Justin.
"Göremiyor musun Emily? Bu kalp yalnızca senin yanındayken böyle huzlı atıyor. Beynim sen yanımdayken iflas ediyor, düzgün düşünemiyorum. Ben sana aşığım Emily." İşte bu sözler Evet dememe yeterdi. Dünya, para, yüzük umrumda değildi.Justin'le birlikte olmak, her gece onun beline sarılarak uyumak benim için her şeye bedeldi.
Usulca "Evet.." diye mırıldandım. Justin duyduğuna inanamıyor gibi bakıyordu gözlerime. Onu sarsarak seslendim. "Evet Justin, seninle evleneceğim..Seninle ateşe bile yürürüm. Yeter ki sen her zaman yanımda ol. Sana söz veriyorum, bu hastalığı atlatacağız." Bir anda parlayan gözlere baktım. Justin ayağa kalmış, beni de kucağına alarak dönüyordu. İkimiz de gülerek çığlık atıyorduk. Durduğumuzda Justin konuştu.
"Hemen düğün zırvalıklarını hallederiz, sana güzel bir gelinlik bakarız ve sonra benim olursun.." Gülümsedim.
"Ben zaten seninim Justin.." Sadece gözlerimiz konuşuyordu şu an.Ne olduğunu anlamadan sırtım soğuk duvarla buluştu. Justin beni şehvetle, bir o kadar da açlıkla öpüyordu. Ben de ona aynı tutkuyla karşılık veriyordum.Ellerim onun pantolonuna ulaştı. Kemeri çözüp düğmeyi açtım. Justin de bana yardım ederek pantolonunu çıkardı. O sırada üzerimdeki tişört de parkedeki yerini bulmuştu. Justin birkaç dakika sütyenimin üstünden göğüslerimle uğraştıktan sonra eteğimin uçlarından tutup aşağı çekti. Bacaklarımı okşamaya, bir yandan da boynumun hassas bölgesini emip yalamaya başladı. Dudaklarımdan yumuşak ama bir o kadar da dolu bir inleme çıktı. Erkekliğini ta oramda hissediyordum. Kendimi ona daha çok bastırdım ve ondan da bir inleme kaptım. Justin hiç vakit kaybetmeden sütyenimin kopçalarını da açıp yere fırlattı. Göğüs uçlarımı emiyor, ısırıyordu.
"Ahh!..Justin." İnledim. Kontrolü elime almam gerektiğini ve hala sırtımın duvara dayalı olduğunu düşününce öpüşürken onu kanepenin üzerine ittim. Üste çıkarak tişörtünün eteklerini tutup çıkardım. Göğsüne şehvetli bir öpücük komdurdum. Justin'in şehvetle bakan gözleri parlıyor, elleri bacaklarımı ileri geri okşuyordu.
"Hadi bebeğim, bana neler yapabildiğini göster.." Dedikten ve kalbimin daha çok atmasına sebep olurken bacaklarımdaki ellerini belime getirip beni kendine bastırdı. Kulak mememi ısırdıktan sonra tutkulu bir şekilde fısıldadı.
"Bana benim olduğunu göster Emily!." Arsızca sırıtıyordu. Ona istediğini verecektim. Ani bir hareketle baksırını aşağı çektim. Erkekliği şişmiş ve büyümüş bir şekilde karşımda duruyordu. Eğilerek onu ağzıma aldım. Birkaç kez emdikten sonra daha da ileri ittim ve Justin'den boğuk bir inleme kazandım. Zafer kazanmış gibi sırıttıktan sonra penisini dişleyerek onu ağzımla kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MIXER LOVE
RomanceALDATILAN BİR KIZ..KENDİNE YEMİN ETTİ;ARTIK HİÇBİR ERKEK İÇİN AĞLAMAYACAKTI.TA Kİ HAYALLERİNİN ERKEĞİ GELENE KADAR:)) İYİ OKUMALAR!! JUSTIN BIEBER FanFiction