5 ay sonra
Birlikte bilgisayardan video bakıyoruz, izliyoruz. Bu arada bu geçen beş ay boyunca öyle çok şey oldu ki! Eren ile sevgili olduk. Doğum günü sevgililer günü. Ve 1 hafta var. Ondan daha çok heyecanlı hissediyorum kendimi. Ne almalıyım ona? Tatile girmek üzereyiz. Onun en bayıldığı şey... Galiba Linkin Park'ın 2. Albümü. Onca yere baktım... Yok yok ama Linkin Park Yok! Çok sinir bozucu. Internet Câfe'ye girdim. Morhipo'ya girdim. Forever New.. Hmmmm. Aman Tanrım bu elbiseyi almalıyım. O sırada Eren geldi yanıma.
"N'apıyorsun?''
"Hiç. Internette dolanıyorum." Bilgisayarı ondan zıt tarafa çektim. Sürprizimi görmesini istemiyorum.
"Artık gidelim mi?"
"Fena olmaz" gülümsedim.
Arabaya binerken pek konuşmadım. Sonra dank etti kafama. Bana ne alır acaba?
"Eren?"
"Efendim tatlım?"
"Sevgililer Günü yaklaştı. Ne alıcaksın bana?"
"Ah evet. Bilmem. Almama gerek var mı?" Öküz! Çüş en sevdiğim gün olduğunu biliyor! Valla göremezsem hediyemi Linkin Park Albümünü vermem Eren bey!
"Sen görürsün" Diye mırıldandım.
"Neyi görecekmişim bayan?" Kahkaha attı. Hava soğuktu. Cevap vermek için ağzımı açtım. Söyleyeceğimi söylemek yerine "Dikkat et!!!" Diye bağırdım. Arabayı çizdi. Geçti. İşte en nefret ettiğim bölüm. Birinin çarpıpda kaçışı. Plakayı aklıma kazıdım
31 KDJ 4673
Polis arabalarının yanında durduk. Plakayı verdim. Adamlar şirketi buldu. Adam cezaya alındı. Kısa bir süre sonra eve vardık. Tam görüşürüz dedi ki demesine fırsat vermeden "Gel hadi!" Dedim. Eve girerken girip girmeme arasında karar aldım. Çocuklar uyuyordu ve anahtarı unutmuştum. Zile basmak istemedim. Yinede bastım. Açan olmadı. Tekrar bastım. "Geldim tamam" diye uykulu bir bağırış duydum. Kapıyı açtığımda karşıma Gizem çıktı. Merhabalaştık. İçeri girdik. Esra girdi sonra. Ardından Batuhan. 3'ü bizi bir güzel azarladı. Yok neymiş daha erken kalksaydınız vs vs. Öffff pöfff... Mezarına Tüküreceğim 2... Korkuyorum. Açtım filmi. Ve bum! Filmin başlayışı Bir kızı kaçırmalarıyla başladı. Sonra onu bir yere götürüyorlar. Şokluyorlar falan filan. 1 bitti yazıyor.. Bu da ne demek? 2. Kurbanı testereyle boydan boya yarıyorlar. O kısmın çoğuna zaten bakamadım. 2 bitti. Anlamaya başladım. Sonunda kazık attılar. Sanki o kazık bana gelmiş gibi Hiii!!! dedim.
"Çok mu korktun?" dedi Gizem.
"Hayır korkmak değil de bu iğrenmek. İğrenç bir şey. Ben kaçıyorum siz devam edin."
Burcu'ya mesaj yağmuru zamanı başladı.
"Kızz"
"Naber?"
"Iyi sen?"
"Bende iyi. Hey benim eve gelsene. Sonra paten kaymaya gideceğiz."
"Tabii."
"Bye bye o zaman"
"B'ye bebişim. Nehire söyle"
"Tamam"
Kapattım. Victoria's Secret. Candice Swanepoel. Aman Tanrım bu kadın benim favorim. (Gerçekten bakın) Sus yazar! Hazırlanmaya başladım. Baktığımda Eren gitmiş zaten. Hmmm bir Levi's'tan kazak, Tenis eteğim ve ten renginde çorabım. Kazak beyaz renk elbette. Bir dudak parlatıcı. Elma kokulu parfüm, Fondoten biraz, Gri göz farım, eyeliner, tamam işte. Biliyorum çok kokoşum.
Şık kadının tersi nedir? Kaşık elbette. Kaşık olamam. Dizimin birkaç santim altında çizme... Tamam. Çıktık evden. Bindik arabaya. Geldiğimizde hemen paten bölümüne geçtik. Mert Ali'nin ayırdığı buz pateni bizimdir... Yaklaşık 22 insanız.. Patenimi giyerken çok dikkat ettim. Parmağımı kıstırmamaya. Girdim sahaya. Oha buz! Buz gibi içerisi! Soğuğa aldırmamaya çalışarak kaymaya başladım. Kayakta ve patende profesyonelim. Burcu'yu ve Nehir'i çıkarttım. Burcu ilk andan düştü. Kaldırmak için elimi kaldırdım. Nehir "dur bekle." Dedi. Kendisi kalktı bile. Burcu yavaş yavaş ilerlerken Arda geldi. El ele tutuştular. Vay anasını... Bende Eren'i çağırdım. Iki profesyonel sanki dans sergiliyormuş gibi kayıyorduk. Kendimi süzülüyormuş gibi hissettim. "Müzik istermisiniz?" Der gibi Arda'nın alaycı sesi duyuldu. Ama şuan kimseyi dinlemedim. Nehir seslenmeseydi dalıp gitmiştim ben. Denedim. Denedim son kez. Kayarken ayağımı bir balerin gibi kaldırdım. Olmuştu. Yapmıştım. Nasıl kaldırdım? Ta kafama kadar. Ayağım havadayken döndüm. Sonra indirdim derken buzları öptüm. Yani bir nevi çakıldım. Sonra geçtim. Mert Ali buraya çok gelirmiş... Ama ilk kez böyle görmüş. Nehir ağzı açık bir şekilde bakıyordu. Eren'e baktığımda mutluydu. Ama bakışlarını o tarafa götürünce mutluluk bakışları endişe ve kızgınlığa geçti.
Evet biliyorum uzun bir süre yoktum çünkü nakiller ve seçmelerden dolayı zordu. Anca yazdım. Bundan sonraki bölüm az sonra! Much muck
![](https://img.wattpad.com/cover/11174954-288-k992093.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluk aşkı
RomanceSon bir kez daha... Çıktı başıma bir aşk... Peki ya ne yapacağım? Böyle sürmesine izin veremem... Herkes gitti, yalnız başıma..., Bir an gördüm onu. Tüm korkum kayboldu. Sonra anladım ki: Her şey daha yeni başlıyor...