Çek Beni Kendine (Boyxboy)

00:41

Sabah uyandığımda hala kusmamın ve rezilliklerimin ardından oturup sızdığım koltuktaydım. Üzerimde bir battaniye vardı karşımdaki koltukta da Batu oturur konumda uyuyakalmıştı. Bir süre yumruk yaptığı elinin üstünde kalan yüzünü, hafif aralık dudaklarını, kapalı göz kapaklarının altına dökülen uzun siyah kirpiklerini hatta düzenli olarak inip kalkan göğsünü bile izlemiştim.

Biraz daha kalsaydım dayanamaz uyandırmaya uğraşır sonra öperdim ama sonra aklıma rezilliklerim gelmişti. Utanç vücuduma yayılırken koşarcasına evden çıkmıştım.

Şimdi ise yeniden sabah çıktığım evin önündeydim. Bir şeyleri batırmaktan hala korkuyordum çünkü cidden bu konularda salağın tekiydim.

Elimi zile götürüp bastırdım. Fazla zaman geçmeden açılan kapıdan girip hızlı adımlarla merdivenleri tırmandım. Dün gece burada söylediğim şarkılar aklıma dolunca kahkaha atma isteği ile doldum.

"Erçin bey teşrif ettiniz demek." dedi beni gören Batu bağırarak.

"Bağırmasana." dedim kısık sesle.

"Dün sen bağıra bağıra şarkı söylüyordun." dedi sırıtarak.

"Hani konuyu kapatıyorduk!"

"Tamam tama kapattık." diyerek elini uzattı, bir kaç adımda kapının önüne geldim. Uzattığı elini kavrayıp gülümsedim.

"Şey çantan içeride gel de al istersen." dedi sevimli bir sesle. Başımı aşağı yukarı sallayıp tuttuğum elini bıraktım ve ayakkabılarımı çıkartıp içeri girdim. Öylece dikilip birbirimize bakıyorduk. İkimizde ne yapacağımızı kestiremiyor gibiydik. İçinde bulunduğumuz durum "Naber kardo?" diyip kafa tokuşturmaya da "Aşkım benim." diyip öpüşmeye de tam gitmiyordu. Zaten aşkım demeye gitmesindi, aşkım ne amınakoyim?

Bana doğru bir adım atıp mesafeyi meredeyse sıfıra indirmesinin ardından iki elini montumun üstüne koyarak fermuarını açtı ve omuzlarımdan sıyırarak çıkardı. Kollarımı da montumdan kurtarmamla yere montum yere düşmüştü.

Kollarını boynuma sarmasıyla ben de kollarımı beline sarıp sarılmasına karşılık verdim. Sımsıkı sarılırken nefessiz kalsam bile umrumda değildi. Aklımı bulandıran kokusunu içime çektim. Yine zaman dursun istiyordum. Onun yanındayken hep zaman dursun istiyordum.

Hafifçe kafasını geriye çekip bana baktı ve dudaklarını yanağıma bastırdı. Sakalları yanağıma batıyordu ama bu bile hoşuma gidiyordu. Buna nasıl bu kadar çabuk alışabilmiştim? Hoş bunu cevaplamayı bırak daha sakallı bıyıklı herifin tekine nasıl bu denli tutulabildiğimi bile cevaplayamıyordum. O yüzden artık sorgulamayı bırakmıştım.

"Ee ne yapıyorsun?" dedim geri çekilirken yere bakarak.

"Kimya çalışıyordum en son. Neyse gelsene içeri." Salon yerine kendi odasına doğru ilerlerken onu takip ettim.

"Gece koltukta uyuyakalınca boynum ağrımış amk." diye söylendi.

"Yatağına gidip neden uyumadın?" diye sordum.

"Uyuyakaldım dedim ya. Sen en son saçmalıyordun sonra ben de sana gülüyordum gittim üstünü örttüm sonrasını yok."

"Çok tatlısın lan." dememle dudaklarımı ısırarak susmam bir oldu. İçimden geçirdiğim her şeyi hemen söylememeliydim.

Batu anında kıkırdamaya başlayarak tek eliyle yanağımdan bir makas aldı. "Eyvallah yakışıklı."

Bir şey demeden gözlerimi kapatıp açtım o hala gülmeye devam ediyordu. Peşinden odasına girip yatağının karşısındaki tekli koltuğa oturdum.

Batu da yatağına oturup bağdaş kurdu. "Çantan burada." dedi yatağının ucunu işaret ederek. İşaret ettiği yere bakıp umursamazca başımı salladım.

"Kafan karışık mı?" diye sorduğunda neden bahsettiğini hemen anlamıştım. Bu sefer işi yokuşa sürmek manasızdı.

"Artık değil." dedim. "Neyi istediğimden eminim."

"Ben de eminim." diyerek gülümsedi. "Bunu istiyorum." dedi işaret parmağını ikimizin arasında sallayarak.

"Hiç böyle hissetmemiştim." diyerek konuşmaya başladım. "Kimseyi de öpmemiştim daha önce. O yüzden ne yapacağımı bilemedim. 19 yaşında biseksüel olduğunu keşfetmek de varmış."

Bir kahkaha attı. "Ben onları 4-5 yıl önce atlattım ama anlatmasam daha iyi."

Oturduğum koltuktan sırtımı ayırarak öne doğru eğildim. "Bir ara anlat." dedim ciddiyetle.

Bir nefes verdi. "Anlatırım."

"Eee." diye devam etti konuşmaya. "Sevgili olalım mı madem?"

Beynim dediklerini anlamak için bir anlık duraksama yaşadı. Şu an kesinlikle çalışmıyordu. Kalbe giden damarlar hariç bütün sistemler iptaldi."Ne?" dedim şok içinde.

"Sevgili." Ciddi surat ifadesini bozmuyordu. "Yoksa istemiyor musun?"

"Hayır. Yani evet."

"Ne?"

"Olalım sevgili." diyerek derin bir nefes aldım. Elimi yavaşça kalbime götürdüm. Sanki 100 kilometre koşmuşum gibi atıyordu.

"Oldu o zaman." diyerek sırıttı. Yanağında çıkan gamzelerine baktım.

"Dursana öyle."

Ayağa kalkıp yanına gittim. Ellerimi yüzünün iki tarafına sarıp üstüne doğru eğildim.

"Ne yapıyorsun?" dedi kaşlarını çatarak.

"Şşş." dedim. "Gülmeye devam et."

Gamzelerini yenidem açığa çıkarttığında tam gamzesinin üstüne dudaklarımı bastırdım. Diğer yanağını da öpmemin ardından gülümseyip geri çekilmeye niyetlendim. Oysa elini yakama sarıp dudaklarıma yapıştı. Dengemi sağlama adına omzuna tutundum.

Yatakta geri çekilip oturmam için yer açtığınsa bile daha dudaklarını dudaklarımdan çekmemişti. Bacağımın biri bacağının üstünde olacak şekilde oturdum. Acemice karşılık vermeye çabalıyordum ama ne yaptığımı bile bilmiyordum.

Nefes almak için geri çekildim. "Daha önce hiç gamzemin öpülmesinden bu kadar etkilenmemiştim." dedi nefes nefese.

Elimle yanağını okşadım. "Ufak detaylara takılırım ben. Beni sana çeken küçük detaylar çok fazlaydı. Ama gamzelerin ilk dikkatimi çeken şeydi. Öpsem garip olur diye düşünüyordum başta işte. Ama sonunda öptüm."

"Artık istediğin kadar öpersin."

Gülümsedim. "Öperim."

...

Feels geçirmekten öldü dersiniz

Öldüm kendi yazdığıma bu kadar feels gecirmemistim hiç fkwooclaldlwldkwksk

Dün reel Batu'ya sinirlenip yazasım olduğu halde yb yazmamamın adamlığı fkalflqlldlala

SEVGİLİLER GÜNÜNÜZ KUTLU FALAN OLMASIN SAP VE YIKIK OLAN HERKESI ÖPÜYORUM