öncelikle açıklamam gereken bir konu var. burada larry olmayacak. niall, louis ve harry hetero ilişkiler içinde olacak. uyarladığımı değiştirmek istemedim çünkü hepsinin arkadaşlığı o kadar güzel ki değiştirmem çok kötü olurdu. umarım anlayışla karşılarsınız.
"Bakın şimdi. Bear yürüyecek, bana çekecek o. Ben annemin karnından çıktığımda doktorlar arkamdan koşmak zorunda kalmış."
Louis Bear'ı iki elinden tutup yürütürken biz de bu dediğine gülüyorduk. Herkesi bizim evde toplamıştım çünkü Bear yalnız büyüyordu. Henüz bir kreşe gönderebileceğim kadar büyümediği için ben de onu bizim aramıza alma kararı almıştım. Çocuklarla zaten sürekli beraberdik, ancak bu sefer sevgilileriyle gelmelerini söylemiştim. Oğlumun birazcık güzel yüzler de görmesi gerekiyordu. En son uyandığında Niall'ın horlayarak uyumasını görmüştü, bunu hafızasından yok etmemiz lazımdı.
"Çocuğu rahat bırak, Louis! Daha sadece sekiz aylık." diyen Bethany ilerleyip Bear'ı kurtarmıştı. Louis ile Bethany doğdukları günden beri çıkıyorlardı ve bu konuda ciddiydim. Aileleri arkadaş oldukları için daha bir yaşındalarken tanışmışlar, yedi yaşında birbirlerine evlenme sözü vermişler, on yedi yaşında ayrılmışlar ve şimdi yirmi beş yaşında da nişanlanmışlardı. Bu ikisine çok fazla imreniyordum.
"Yorgun görünüyorsun." dedi Harry, Destiny onu bırakıp Beth'in yanına gittiğinde. Niall da göğsünde uyuyakalmış Fiona'nın saçını okşarken bizi dinliyordu. Kafamı yasladığım yerden kaldırmadan "Çalışmaya birden dönmek çok yorucu oldu. Ve Bear... Her sabah beşte uyanmazsa içi rahat etmiyor." esneyerek konuştuğumda Logan'ın yüzünü buruşturduğunu görebilmiştim.
"Asla erken uyanmam. O yüzden önümüzdeki yirmi yıl boyunca evlenmeyeceğim." sanırım şu an ben hariç sevgilisi olmayan tek kişi olmasının nedeni de buydu. Logan dışarı çıkıp takılmayı değil de evde oturup resim çizmeyi, kitap okumayı seven insanlardandı. Bu yüzden şu ana kadar sadece bir ciddi ilişkisi olmuş, ondan da kızın Logan'ın bu tavırlarından bıktığını söylemesiyle ayrılmıştı. İki yıl onun acısın çektikten sonra da tamamen aşktan uzak durmuştu.
"Artık gerçekten bir bakıcı bulmalı ve kendine zaman ayırmalısın." diye kısık bir sesle konuştu Niall. Fiona'yı uyandırmak istemiyordu, aslında fark etmeden hepimizin sesi kısılmışti. Konu Fiona olunca hassaslaşıyorduk. Hastalığı onu çok yorgun ve hâlsiz biri yapıyordu, biz de ne zaman o yanımızda olsa daha sakin davranmaya çalışıyorduk.
"Ciddiye almıyor gibi görünsek de seni önemsiyoruz, biliyorsun değil mi? Seni özledik. Artık aramıza dönmen gerekiyor." diye Logan da devam edince şakaklarıma masaj yaparak "Yapamam çocuklar." diye mırıldandım. Bu sırada Bear, Destiny'nin kucağında uyukluyordu. Ortamdaki tüm dikkat odağı bendim ve bu rahatsız ediciydi.
"Yapmak zorundasın Liam. İki ay önceki hayatını hatırla. İşten çıkar çıkmaz arkadaşlarınla dışarıda takılıyor, sonra gelip deliksiz bir uyku çekiyordun. Şimdiyse saatte bir uyanıp Bear'ı kontrol ediyorsun. Annen senin için iki aydır her gününü burada geçiriyor ama gelip gitmek onun için de çok zorlu."
Beth uzun zamandır bizimle olduğu için hepimizin kardeşi gibiydi. Yani biz sadece Louis ile değil, ikisiyle aynı anda dost olmuştuk. Bunları bilecek, rahatça söyleyecek tek kişiydi. Ben daha cevap veremeden Louis devam etti.
"Toplu terapilere gitmeye devam etmen güzel, en azından seninle dalga geçebiliyoruz ancak biz senin psikiyatra gitmen gerektiğini düşünüyoruz. Bu kadar endişeyle yaşayamazsın, Liam."
Herkesin yüzünde aynı şey okunuyordu, korku. Benim için bu kadar düşünüp endişelenen insanlar varken öylesine yaşayamazdım.
Bir iç çekerek "Tamam." diye mırıldandım. "Yarın terapiden sonra psikiyatriste randevu alacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Therapy // Ziam Mayne
Fanfiction"Bunu yapabilir miyiz? Biliyorsun, ben hastayım. Temizliğe takıntılıyım." "Sorun yok, ben de sana takıntılıyım." ××× Kurgunun tüm hakları @liveforniall8'e aittir ve yazarın 'My Therapy' adlı kurgusundan uyarlanmıştır. 31 Ocak 2019 - 14 Mayıs 2019