(Selam! Neyse siz okuyun)
Jimin
Ameliyathanenin kapısında bekliyordum. Hepsi benim yüzümden. Onu düşünmekten başka bir şey yapamıyordum. Kalbimde bir sızı hissetmiştim. Kızlar sürekli bana bağırıyorlardı. Ve kesinlikle haklılardı. Onu beklemekten başka bir şansım olmadığını biliyordum.
Ve bu benim sinirimi bozuyordu.
Keşke zamanı geri alabilsem. Belki de ona dikkat edbilirdim. Doktor çıkınca yanına koştuk. "Doktor bey Rose iyi mi?"
"Fazla kan kaybetmiş. Bu bazı organlara zarar vermiş. (Yazarınız süper sallama gücünü kullanıyor)
Bıçak yarası keskin. Bu biraz zor olucak"demişti. Ve yanımızdan gitmişti. Ben artık kendimi daha kötü hissediyorum. Birden Jennie bana patladı "Bir de üzülüyorsun öyle mi!? Jimin hepsi senin suçun! Hepsi SENİN SUÇUN!"
Suga onu geriçekmişti. Min-Ji ise ağlamaya başlamıştı. Lisa bana şöyle dedi "Aşk bu değil Jimin aşk bu değil....."
Ben hiç birşey demiyordum. Çünkü sonuna kadar haklılardı.
Kook beni bahçede çıkardı. "Chiminy! Merak etme herşey geçecek söz veriyorum."
"Tutamayacağın sözü verme kook"
Kook bana bakmıştı. Benim için çok üzgündü ama belli etmemeye çalışıyordu. Bana sahte bir gülüş attı. "Jimin bana yalan hareketler yapma"(Yalan hareket? Ben neler yazıyorum böyle :()
"Jimin böyle yapma Rose senin üzülmeni istermiydi?"
Kook haklıydı. Ama bu onu geri
