ANDREA

BÖLÜM 118

Bu bölümü BLACKTIGER49' adlı elemana ithaf ettim!!!!

♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤♤

"Bi faniye boyutlararası geçiş izni verdiğime inanamıyorum"

"Ne o, yoksa beni karşına almaya cüret mi ediyorsun?"

"Ha ha ahaa"

"Kaç yıldır hiç değişmemişsin Alfanśo"

"Sana hatırlatim istersen beni öldürmeye falan çalışırsan Baban senin ağzına sıçar"

Alfanśo boşlukta dikiliyor karşısındaki kadınla sohbet ediyordu.

"Seni öldürmedende acı çektirebilirim, biliyorsun deme Uzay imparatoriçesi"

Kadın dudaklarını büzüştürdü.

"Tamaam şu Faniye boyutlararası geçiş izni veriyorum"

Alfanśo' nun suratında gülümseme belirmişti.

"İyi o zaman seni daha meşgul etmiyim"

"Beklee!!"

Uzay imparatoriçesi telaşla konuşmuştu.

"Neden?"

Alfanśo'nun sesi soğuktu.

Kadın geveleyerek konuştu.

"Şey yani.. biraz daha kalmak istemezmisin?"

Sesindeki beklenti dolu tınıyı bir ölümlü bile rahatlıkla hissedebilirdi.

Alfanśo cevap vermeden yok oldu. Kadın boşlukta yalnız başına kaldı.

"Seni odun!!"

Sinirle homurdanıyordu.

****************************

"İşte buda yaptığım en iyi silah"

Luis elindeki tahta kılıcı gururla Jagoya gösteriyordu.

Kılıç sıradan bir ahşpala yapılmadığı için normal metallerden çok daha keskindi.

Jago tatmin olmuş bir ifadeyle kafasını salladı.

"Peki hangi ağaçtan yaptın"

Luis parmağını ahşap kılıçta gezdirirken cevapladı.

"Saf Kastamonu kütüğünden"

Jagonun suratında şaşkın bir ifade belirdi.

"Demircilikte düşündüğümden de iyi çıktın velet, bu yaşta Kastamonu kütüğünü bile silah olarak işleyebiliyorsun"

********************************

- Zifu akademisi, Rico -

Akademinin kapısında bi gemi belirdi, oldukça şık görünen bu gemiden dış sahanın korkulan figürleri indi.

Öğrencilerin büyük bir kısmı gelen ekibin getireceği haberleri bekliyordu.

Spratan yeni gelen ekibe yaklaşmaya başladı. Kendisi dış sahanın en güçlü üyesi olduğu için saygınlığı oldukça yüksekti

"Küçük kardeşler görevden neden bu kadar geç döndünüz"

Zifunun kılıcı ekibinin lideri somurtarak Spartanın yanına geldi.

"Ah büyük kardeş bi bilsen başımıza ne geldi"

Spartan meraklı bakışlarını ekip liderinin üzerinde tutuyordu.

"Kara kumru denen herifi bulduk, bi kum tepesinin altına yerlatı üssü yapmış ve orda saklanıyordu"

"Bir sürü formasyonla korunan bu üsse girmemiz kolay olmadı"

"Nihayetinde içeri girdiğimizde çoktan yeraltı sığınağı bir harabeye dönmüştü"

"Yanılmıyorsam güçlü bir uzmanı kızdırmış olmalı"

"Heryer cesetlerle doluydu"

"Elimize bir şey geçiremedik"

Spartan elini liderin omzuna koydu.

"Sıkma canını, eğer o savaş meydanında olsaydın belki şu an hepiniz ölü olacaktınız"

"Şimdi üzülmenin sırası değil"

Ekip lideri silik bir gülümseme ile konuştu

"Biz ceza için peri ağacı kesmeye gidicez , sonra konuşuruz"

Spartan kafasını sallayarak cevapladı

"Görüşürüz küçük kardeş"