Micheal ve Martin’in yanından ayrılıp evime döndüm. Yaşadığım deneyim hiç aklımdan çıkmıyordu ve beynim yüksek şuur haline geçmişti. Yorgun hissediyordum. Yatağıma uzandım fakat uyuyamadım. Sonra biraz sırtüstü uzanıp tavanı izlemek geldi içimden. Tavanı izlerken hayal kurmaya başlamıştım. Dakikalardır hiç kıpırdamadan duruyordum. Kulaklarımda uzun yola gittikten sonra oluşan ağırlığa benzer bir baskı hissettim. Bedenimi kıpırdatmaya çalıştım fakat beynimin komutlarını yerine getirmiyordu.
Yuvarlak bir masa kuruldu. Sırayla içeri giren varlıklar masanın etrafına oturmaya başladılar. Hakkımda bir hüküm alıyor gibiydiler.
Odamın içi farklı renklerde ışık üzmeleriyle dolmaya başladı. Işık üzmeleri birbiriyle çarpışıyor ve renk yoğunluğu değişiyordu. Onları takip ettikçe ışık üzmeleri büyümeye ve suretler kazanmaya başladı. Birbiriyle savaşıyorlardı. Hepsi de benim için.. Bana sahip olabilmek için.. Bana zarar verebilmek için.. Beni koruyabilmek için..
Kertenkeleye benzeyen yeşil varlıklar ve başlarında kapşon olan suretlerini seçemediğim siyah varlıklar birbiriyle savaşmaya başladı. Savaşa katılmayıp sadece gözcülük yapan küçük boyda sivri kulakları ve çizmeleri olan varlıklar da vardı. Onlar çok sevimli ve tatlıydılar. Merak dolu gözlerle izliyorlardı.
Kırmızılar ve Maviler birbiriyle savaştılar. Maviler kazandı. Kırmızılar kayboldular. Sonra yeşil olanların daha büyük ve parlak olanları gelip mavileri kovdu. Giden mavilerin yerine aynı renkte bu kez kanatlı ve içlerine beyaz karışmış olanlar geliyordu.
Başında miğfer, sırtında pelerin, gözleri masmavi ve beyaz tenli olan bir varlık odamın içine girdi. Bir elinde mavi bir kitap vardı. Diğer elini havaya kaldırdı ve baş parmağını oynattı. Savaşan taraflardan biri kayboldu. Parmağını her oynatışında savaşan taraflardan biri kayboluyordu. En son O ve ben kaldık. Sağ ayak bileğimden başlayıp bir elini bedenimde gezdiriyor bir yandan da diğer elinde tuttuğu kitaptan bir şeyler mırıldanıyordu. Sonunda bütün vücudumda elini gezdirip en son gözlerimin olduğu kısma geldi. Bir çeşit ritüel yaptığını sonradan fark etmiştim.
“- Korkma. Artık yanındayım ve sana zarar veremezler“ dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Onikiler
FantasyOnikiler' içinde bulunduğumuz dünyanın maddesel bir illüzyon olduğunu ve yansımalardan yaratıldığını fark edip kendi özüne doğru içsel yolculuğa çıkan insanların başlarından geçenleri konu almaktadır... Bilincini 3.boyut sanal illüzyonundan kurtarı...
