▹ SAKAR MELEK ◃

₂

Uyanıktım ama yataktan kalkmak istemiyordum. Saat gecenin üçüydü ve ne zaman uykumdan uyansam hep bu civarlarda oluyordu. 

Mırıldanarak yorganımı kendime çektim. Balkonun kapısı aralıktı ve bu yüzden içerisi soğumuştu. Soğuk hava uykumu kaçırırken kapıyı kapatmak için kalkmayı düşündüm ama odamın kapısı aralanınca direk bu düşünceden vazgeçtim. Gözlerimi yumdum ve uyuma taklidi yaptım. Annem uyanık olduğumu görürse kızardı.

Odamın kapısının iyice açıldığını aralıktaki gece lambasından odama sızan ışığından anlamıştım. Kapı tekrar kapanırken bir tık sesi geldi. Annem yavaş adımlarla odanın içerisinde ilerledi ve ardından kapını kapanma sesi geldi. Bu balkonun kapısıydı. Odam küçük olduğu için yatakta hemen balkon kapısının yanındaydı. Annemin yanımdaki varlığını hissedebiliyordum. 

Odayı hafif bir sıcaklık ve tam olarak algılayamadığım koku sararken gözlerim inatla kıpraşıyordu. Uyanık olduğumu anlayacaktı. Gözlerimi sabit tutmam gerekiyordu ama göz kapaklarımın kapalı olması gözlerimi acıtmıştı ve telaşa düşmüşler gibi bir oyana bir bu yana dönüyordu gözlerim.

"Rüya görüyor." diye fısıldadı bir ses.

Birden endişe kapladı içimi. Bu ses tanıdıktı ama anneme ait değildi. Babamın odamda ne aradığını düşünmeye başladım. 

"Gözleri sürekli kıpırdıyor. Sanırım kabus görüyor." 

Kendi kendine mi konuşuyordu? Acaba annemde mi odadaydı? Yine neler oluyordu? Gözlerimi açmak istiyordum ama altıncı hissim Hayır! diye haykırıyordu. Yolunda gitmeyen bir şeyler vardı.

Sıcak bir nefes ani bir şekilde yüzüme değdiğinde ürperdim. Babam yüzüme mi eğilmişti? 

"Çok güzel." diye fısıldadı tekrar ve şimdi daha net duyduğum sesle vücudum gerildi.

Lanet olsun. Bu babam değildi. Ama ses tanıdıktı. Hızla aklımdan evde misafir olup olmadığı sorusu geçmişti. Kimse gelmemişti ama misafir olsa bile odamda ne arardı ki?

Kimle konuşuyor bu? Hırsız mı? 

Saçmalama. Hırsız yüzünün dibinde ne arasın ve neden seni incelesin? 

O zaman kim?

Neler oluyor? Şimdide iç sesimle tartışmaya mı girdim? Deliriyor muyum yoksa? Rüya! Ah. Rüya görüyorum değil mi? Şu geçen gece olduğu gibi? Uyanık olduğumu sanıyordum ama uyanık değilim? Tıpkı o gece gibi işte. Biraz sonra uyanacağım ve her şeyin rüya olduğunu anlayacağım.

Bir elin tenime değmesiyle dehşete kapıldım ama kıpırdamadım. Bu kadar gerçekçi olması normal miydi? 

Bir el sırtıma, diğeri de kalçamın altına yerleştiğinde delirmek üzereydim. Yatağımdan havalandığımı hissettim. Bu kadar yeterdi. Hemen gözlerimi açmalıydım!

Birden düşmeye başlayınca korkara gözlerimi açtım. Deli gibi atan kalbime karşın bedenim yatağımdaydı. Nefes nefese kalmıştım.

Lanet, lanet, lanet! Yine rüya görmüş ve yine düşüyor gibi olmuştum. İkisinin bir arada olması 2. kez oluyordu. Ne s*kim oluyor be? Deliriyor muyum yoksa?

Yatakta doğruldum ve etrafıma bakındım. Beklediğimden farklı bir yerle karşılaşınca bir an şaşırdım ama sonra taşındığımız aklıma geldi. Daha bu sabah göz gezdirdiğim odamdaydım. Kendimi rahatlıkta yatağa bırakırken yine sırt üstü yattım. Derin nefesler alıp kendimi sakinleştirdim ve bir süre öyle yattım. Sol kolumun üstüne dönüp odanın sıcağıyla gözlerimin ağırlaşmasını bekledim. Evet oda şimdi daha sıcaktı ve uyumak istiyordum. Uyuyup şu gördüğüm saçma sapan rüyaların etkisinden çıkmak istiyordum. 

Aklıma gördüğüm rüyanın bölümleri akın ederken gözlerimi ilk önce odamın kapısına çevirdim, sonra da balkon kapısına.

Odamın kapısı açıktı ve balkon kapası sıkı bir şekilde kapanmıştı.