11.Bölüm

633 51 3
                                    

2 Gün Sonra

"Hadi sehun okula geç kalıyoruz"

"Tamam hazırım hadi gidelim bebeğim"

"Bir kız olmama rağmen senden daha hızlı hazırlanabiliyorum"

Gülümsedi ve arabanın kapısını açtı. Bu gün okuldan sonra sehunla annemi tanıştıracağım. Teyzem bu gün hastaneden çıkıyor ve dolayısıyla annem eve sojin'de busana dönüyor.

Bütün dersler bitti ve annemi aradım. Teyzem gil gitmiş ve annemde evde bizi bekliyormuş. Bir sevgilim olduğunu söylediğimde ses tonu biraz değişti ama, herhalde fazla sorun olmaz. Kapının önüne geldiğimizde sehun çok heyecanlıydı ve eli ayağı titriyordu. Onu sakinleştirmek için elini tuttum ve zile bastım. Annem kapıyı açınca sehunun elini bıraktım ve anneme sarıldım içeri geçtik.

"Anne bu sehun ve sehun buda annem"

Dedim. Annem ve sehun birbirlerine gülümseyip selam verdiler. Daha sonra sofraya geçtik annemin hazırladığı yemekleri yedikten sonra beraber sofrayı toparladı ve salona geçtik. Ortam çok sessizdi. Hepimiz sustuk ve kahve içiyorduk. Annem birden sessizliği bozdu;

"Ee evlilik ne zaman"

İçtiğim kahve boğazıma durdu ve öksürmeye başladım sehun hiç bir şey olmamış gibi gülüyordu

"Anne saçmalama daha ne evliliği"

"Ne evliliği de ne demek yoksa bu oğlan seninle sadece gönül eğlendirmek için mi çıkıyor"

Anneme sus işareti yaparken sehun araya girdi;

"Hayır tabiki de efendim kızınızı çok seviyorum ve niyetim gönül eğlendirmek değil sadece okulun bitmesini bekliyorum"

"Haklısın oğlum okul bitmeden evlenemezsiniz. Peki senin annenin babanın haberi varmı beraberliğinizden"

"Annem sizlere ömür ve babamla da fazla aram iyi değil genelde evde olmaz iş için hep yurt dışın da bu yüzden konuşmak için hiç fırsatım olmadı ama en kısa zamanda söyleyeceğim"

"Başın sağ olsun oğlum. Bu hayatta sahip olduğum tek şey jiyeon'du bundan sonra da bir evladım daha oldu her ne kadar gerçek annenin yerinde olamasam da beni annen bil"

"Teşekkür ederim ANNE"

Dedi ve annemin boynuna sarıldı. Onun ne hissettiğini anlayabiliyorum galiba, çok zor olmalı. Hayatta kim olursa olsun bir annenin yerini alamaz, kimse seni annen kadar sevip koruyamaz 5 yaşındaki çocuğunda 50 yaşındaki adamın tek ihtiyacı olan şey annedir.

...

Sehun biraz daha oturduk dan sonra gitti ve bende yatağıma uzandım. Odanın kapısı tıklandı ve içeri annem geldi.

"Uyuyor muydun"

"Hayır anne gelebilirsin"

"Sana sormam gereken bir şey var"

"Dinliyorum"

Dedim ve annem yatağımın üzerine oturdu.

"Son 1-2 haftadır evde kalmıyor muşsun, sojinden bu kadar nefret edecek ne oldu"

"Evde olmadığımı hemen sana mı yetiştirdi"

"Şimdi konumuz bu değil sana bir şey sordum"

"Boş ver anne ya ne hali varsa görsün"

"Ne demek boş ver her ne olduysa bilmek istiyorum"

Off ne yapacağım ben şimdi eğer sojin ile sehun arasında geçen şeyi öğrenirse hayatta izin vermez sehunla beraberliğimize

"Şey aslında o kadar önemli değil"

"Ama ben bilmek istiyorum jiyeon"

"Lanet olsun sojin benim eski sevgilimi ayarttı ve elimden aldı sehunuda elimden almasını istemediğim için sehunla çıktığımız bilmesin diye evden ayrıldım"

"Bunu bana neden söylemedin"

"Söylesem ne yapacaktın Allah aşkına anne sojin'in kulağını çekip eski sevgilime de ne olur kızımdan ayrılma mı diyecektin"

"Hayır sa-"

"Anne lütfen yalnız kalmak istiyorum"

"Tamam"

Dedi ve odadan çıktı. Anneme yalan söylemiştim ama tam olarak yalan sayılmazdı sojin benim eski sevgilimi elimden almıştı. Daha orta okuldaydık bir oğlan bana teklif etti bende kabul ettim ve çıkmaya başladık. Sojin bunu öğrenince bizi ayırıp o cocuk la kendi çıkmaya başlamıştı. İşte o zaman anlamışım sojin'in gerçek yüzünü. Aslında sehuna hissettiklerimden sonra o oğlana hiç bir şey hissetmemişim. Çocukluk işte adını bile hatırlamıyorum o zamanlardan beri görmedim şimdi görsem tanımam.

Sabah

Alarmın sesiyle uyandım ve karşımda duran aynaya baktım oha berbat haldeyim hemen üstümü değiştirdim ve kendime çeki düzen vermek için aynanın önüne geçtim. Saçlarımı düzleştir dikten sonra hafif bir makyaj yaptım ve işte hazırım. Mutfağa gittiğimde her zamanki gibi kahvaltı hazır ve annem gitmiş. Oturup biraz atıştırdıktan sonra mutfağı topladım ve koşa koşa otobüse yetiştim.

"Oo yüzünüzü gören cennetlik hanım efendi"

Sesin geldiği yöne döndüm ve bu jb'di. Oturduğum yerden kalktım yanına oturdum.

"Sizin yüzünüzü de gören cennetlik beyefendi"

"Ee şurada sınava kaç gün kaldı"

"Haklısın benimde çalışmaya geri dönmem lazım"

"İstersen bu gün okul çıkışı beraber çalışabiliriz"

"Oluur ama nerede çalışacağız"

"Okulun kütüphanesine ne dersin"

"Tamam o zaman bu gün okul çıkışı kütüphanede"

Dedim ve otobüsten inip okula girdik

Sınıflarımıza ayrıldık ve sınıfa girdiğimde mark bana gülümseyerek;

"Günaydın"

"Günaydın"

Diyerek sehun un yanına oturdum.

"Sana da Günaydın sehun"

"Yaa illa bu oğlan la konuşmaman için onu yok mu etmem gerekiyor"

"Abartıyorsun markla sadece arkadaşız"

Sehun tam bir şey söylemek için ağzını açmıştı ki içeri hoca girdi ve sustu.

Dersler bitti ve sehuna güle güle deyip kütüphane'ye gittim. 5dk sonra jb geldi ve ders çalışmaya başladık. Kütüphane de bizim dışımızda birkaç öğrenci vardı. Birden bire üzerimize düşen 2 gölge ile kafamızı kitap dan kaldırıp karşımızda duran 2 kişiye baktık.







Gizemli RüyalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin