1

3K 206 75
                                    


"İstediğim tek şey, ve ihtiyacım olan tek şey,
başka birini bulmak. Başka birini bulacağım."
Kodaline- All I Want





2 Kasım 1976- Hogwarts/ Birleşik Krallık

Sevgili  Clementine,

Saçlarını iki yandan bağlaman hoşuma gidiyor.
Her Hogsmeade'e gidişinde olduğu gibi bugün yine en sevdiğin ,o küçük mavi kapılı dükkana girdin.
Oradan ayrılırken yüzünde oluşan çocuksu ifaden, ayrılmak istemeyişin beni gülümsetmene sebep oldu.
Güldüğün zaman gözlerin parıldıyor, onları böyle görmeyi seviyorum.
Bu arada yeşil kesinlikle senin rengin.
Ve Clementine, bugün yine çok güzel görünüyorsun .

-Aylak


Remus, diğerlerine sırtı dönük bir şekilde yatağının üzerine oturmuş Clementine'e mektup yazmakla meşguldü. Yaklaşık on dakikadır Remus'a bakan James ve Sirius beklemekten sıkılarak aynı anda onun yatağına zıpladılar. İkisinin orantısız gücü yüzünden Remus yataktan düşmüştü. James, Remus'un düşüşüne gülmekle meşgulken, Sirius ise yatağın üzerinde parşömeni eline alıp okumaya başlamıştı.

Remus yerden kalktı. Sirius'un elindekinin Clementine'e yazdığı mektup olduğunu fark edince Sirius'un üzerine atladı fakat çok geçti, Sirius çoktan mektubu ezberlemişti bile.

"Sevgili Clementine... Sana çok aşığım." Remus ayağıyla Sirius'un karnına vurdu. "Kes sesini."
Sirius rol yapmaya devam ediyordu. "Yeşil kesinlikle senin rengin."

Remus bir kez daha vurdu. "Sirius, ciddiyim." Sirius acıyla karnını tutarken James hala gülüyordu.
İşaret parmağını James'e doğrulttu. " Uyarı senin için de geçerli James."

James, Remus'un omzuna pat-pat vurdu. "Hadi ama Remmy, aşık olmak kötü bir şeymiş gibi davranma."

"Evet." Dedi. Sirius. "Ne var bunda? Herkes aşık oluyor." Eliyle kendini gösterdi. "Mesela ben. Ben her gün aşık oluyorum."

"Patiayak alınma ama seninki aşk değil." Diyen James'di. "Sen bir şıpsevdisin."

Sirius bu konularda o kadar tecrübeliydi ki flört-101 konulu bir dersin profesörü olabilirdi.
Sirius omuz silkti. " En azından senin gibi bir kişinin peşinde yıllardır sürünmedim."

"Hey!" James, Sirius'a omuz atmıştı. "Zambağım sadece doğru zamanı bekliyordu."

"Evet evet, Dumbledore'da kel zaten." 

Remus "Hey." Diyerek araya girdi. "İki dakika ciddi olacak mısınız?"

Sirius ellerini bağdaş yaptığı dizlerinin üzerine koydu. "Deneyeyim hemen, -ommmm." Yapmaya çalıştığı şey her neyse, kahkahası yüzünden yarıda kaldı.  "Üzgünüm Remmy, ciddi olamıyorum."

James ve Sirius birbirlerine vurarak gülerken Remus ise küçük çaplı gösterilerinin bitmesini bekliyordu.
Remus onlarla vakit geçirmeyi seviyordu fakat bazen ikisi fazla gürültücü oluyorlardı.
Onlar gürültü yapmaya devam ederken Peter odadan içeri girdi. "Hey! Neler oluyor burada?"

James,Peter'e gel işareti yaptı. "Gel Peter, Remmy bize aşk hikayesini anlatıyor."

Remus arkasındaki yastığı alıp James'e doğru fırlattı.  "Son kez söylüyorum,aşık filan değilim."

Peter'de Remus'un yatağına oturdu. "Clementine'ye mi? Yapma Remus, ona karşı duyguların olduğunu biliyoruz."

"Clementine Elmer'den bahsediyoruz." Dedi Sirius. "Kimin ona karşı duyguları yok ki?"

James elini kaldırdı. "Benim. Zambağımdan başka kimseye duygu beslemiyorum."

"Açıkçası ben de." Dedi Peter, fakat Remus onun yüzündeki gergin ifadeyi fark etmişti.

Sirius kollarını hızlıca iki yana açarak aynı anda hem James'i hem de Peter'i tokatladı.
"Sizin Clementine'den hoşlanmamanız bütün Gryffindor'un ondan hoşlanmadığı anlamına gelmez." Göz ucuyla Remus'a baktı. "Merak etme Remmy, o listenin içinde ben yokum."

Remus gözlerini battaniyesine dikti, parmaklarını battaniyenin püsküllerinde gezdiriyordu. "Dediğin gibi ondan hoşlanan bir liste dolusu insan var.  O listede olsam da bir şey fark etmez."

Peter ellerini çırptı. "KABUL ETTİ,KABUL ETTİ."

Yüzünde hüznün hakimiyeti başlamış olan kurt adam'ın yaraları, bakışlarını güneşe çevirmesiyle ortaya çıkmıştı.

Kendi dönemlerinin yakışıklı yüzlerinden biriydi, bir çok kişi böyle düşünüyordu. Ona sorsanız; en çirkin, yüzüne bakılmayacak olandı o.

"Evet." Dedi mırıltıyla. "Clementine'den hoşlanıyorum." İlk defa sesli bir şekilde itiraf etmişti.

James,Sirius,Peter üçlüsü sevinçten yatakta yuvarlanmaya, garip garip hareketler yapmaya başladıkları sırada Remus tekrardan araya girdi,"Fakat bu bir şeyi değiştirmez. O bunu asla bilmeyecek. Yazdığım hiçbir mektup ona gitmeyecek."

Üçünün de  yüzü,Remus'un bu umutsuz tavırlarından ötürü asılmıştı.

Burnuk kafalı herif bir kere olsun olumlu bir şey düşünemiyordu.

"Hadi ama Remmy utangaçlık yapma."

"James haklı." Dedi Sirius. "Tam bir utangaç gibi davranıyorsun.Eğer senden hoşlanmaz diye düşünüyorsan yanılıyorsun." Remus'un saçlarını karıştırdı. " Benim kadar olmasa da yakışıklısın Remus."

Remus omuzlarını düşürdü,"Bu da bir şeyi değiştirmez."

"Neden?" diye soran Peter'in cevabı Remus'un yüzündeki çiziklerde saklıydı.

 "İki gün önce olanları çok net bir şekilde hatırladığınızı varsayıyorum. Bu halimle onu sevmeye devam etmem, bir şeyleri düşlemem, umut etmem benim zararıma olur. O beni sevemez."


clementine -remus lupin x çapulcular Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin