2. Bölüm

689 25 4
                                    

Gece neredeyse hiç uyuyamamıştım.Yataktan zar zor kalktım duşa girdim ve yine hazırlanmaya başladım.

Gardıropum bana ben ona bakıyordum 😬
siyah ispanyol paça pantolonumu,üzerine ise bej rengi kazağımı giyip pantolonumun içine verdim. ayakkabılarımın olduğu bölüme bakmaya başladım siyah ince topuk botlarım güzel duruyordu sanki. evet evet,güzel seçimdi. makyaj ve saçımı da hallettikten sonra mutfağa girdim. sandviçimi yiyip çıktım. yoksa geç kalabilirdim,bilirsiniz biz kızlar geç kalma ve bekletme konusunda birer dahiyizdir :))

Yol sıkıcıydı,hele ki müziksiz asla çekilmiyordu-,-

Şarkılarını benim seçtiğim cd'yi taktım hemen. Bir numara da Adele-Million Years Ago vardı. değiştirmedim. şarkıya göre parmaklarımla direksiyonda ritim tutuyordum. hastaneye vardığımda gayet hareketli bir manzara gördüm. çok garip değil miydi? biri en yakınını kaybedip ağlıyor,üst katta ise bir başkası doğum yapıp sevinç çığlıkları atıyor. hayat işte..bazen iyi bazen kötüydü. ben ise artık kendimi sadece işime vermiştim. bu zamana kadar sevdiğim tek bir kişi olmuştu. evlenip gitti zaten. ah! bunları düşünmemeliyim yoksa her an gözlerim dolabilirdi.. hemen psikolog kimliğime bürünmüştüm. düşünmekten kaçıyordum,üzülmekten kaçıyordum,gerçeklerle yüzleşmiştim halbuki..hala neden kaçıyordum? onun karşıma çıkmasından mı korkuyordum? görsem ne olurdu? işte her günüm böyle geçiyordu. düşün,düşün,düşün...cevapsız sorular. daha doğrusu cevabını yediremediğim sorular..

ben hala düşünürken kapım çaldı. odaya gelip ne ara koltuğa oturduğumu bile hatırlayamadım bir an.

İlk hastalarımdan Yasemin gelmişti. Tabii ya,unutmuştum..Çok severdim kendisini. son seanslarıydı zaten,çok şükür düzeltmiştik bir takım sorunlarını. insanlara iyi geliyordum da,kendime eziyet etmekten başka bir şey yapmıyordum...

"Zeynep,gelebilir miyim?"

Yasemin'in sesi ile kendime gelmiştim.

"Tabii ki,otur lütfen" diyerek ben de bacak bacak üstüne atıp onun yerleşmesini bekledim.
Yüzüme baktığında halini hatrını sordum. bu fasılı geçtikten sonra derin bir nefes aldım ve ;

"Seni dinliyorum,bir hafta nasıl geçti?"
diye sordum.

🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾

Yasemin'den sonra bir kahve yaptım kendime. her zamanki gibi bilgisayarımdan beethoven açmıştım. evet çok klasik fakat cidden rahatlatıyor insanı. BAŞKA ŞEYLER DÜŞÜNMEZSEN TABİİ...

Diğer hastalarımla da ilgilendikten sonra,daha doğrusu psikologluk görevimi yerine getirdikten sonra çıktım hastaneden. Sanırım artık ailemi görme zamanı gelmişti. İş güç derken ihmal etmiştim onları.

Müzikle bir yolu daha bitirmiştim. Kapıyı çalıp beklemeye başladım. Annem açtı kapıyı,hemen sarıldık.

"Kızımm,hoşgeldin bitanem." dedi

"Hoşbulduk anneciğim,özledim sizi hem de çoook."

"Biz de seni çok özledik yavrum geç hadi babanın yanına"

hızlı adımlarla babamın yanına gittim.

bilirsiniz,bir kız için babası çok değerlidir. annesi bağırsa kızsa güler geçer belki ama,babası bir kaşlarını çatsa içine dert olur,günlerce ağlar,gecelerce... hani derler ya kızların ilk aşkı babasıdır diye.sanırım çok doğru bir söz. ilk aşkım babamdı,son aşkım da o olacak.

babam beni görünce hemen ayağa kalkıp sarıldı
. ben de ona sarıldım tabii ki. hemen yemek hazırlamaya başladık. masayı kurup oturduk.

BU AŞK BURADA BİTMEZ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin