Selaammm herkese. Artık bir karar verdim. Bölümlerin başlarına bir şarkı koyacağım. Şarkıyı açıp bölümü okumanızı istiyorum. Ve önerilerinizi çekinmeden söyleyebilirsiniz. Bir yerde hatam varsa düzeltirim. İyi okumalar. Sizi seviyorum ♡♡
Lana Del Rey/ Religion
●•●O olaydan sonra ne Barış ile görüştüm ne de dışarı çıktım.
Canım acıyordu. Her zamanki gibi. Yabancılamış mıydım? Hayır. Alışkındım canımın acımasına, o acıyı çekmeye.
Sanki bir hançer kalbime saplanmıştı. Kanıyor. Kanı durdurmaya çalıştıkça bir yerlerden sızıyordu.
Annemin kulağıma üflediği niniler şimdi günahkâr emirlere dönüşmüş gibiydi.
Öl diyordu. Hayatına son ver ve bu acıların hiçbirini çekme.
Bir fısıltı gibi. Canını acıtan kişiye bunu söylemezsin ama içten içe kırılırsın sesin çıkmaz ya aynen öyleydi.
Sessizce öl. Kimse duymasın.
Zaten kimin umrundasın ki?
Kibrit çöpü gibi hissetmeye başlamıştım. Bir kere kullan sonra at gitsin.
Kafamı kaldırdığımda metal parlaklık gözlüme çarptı.
Ayağa kalkıp makası aldım. Gözümü alıyordu griliği.
Aynamın önüne geçip ilk önce saçlarımda dolaştırdım ellerimi. Hiçbir zaman saçlarım kısa olmamıştı yani babam buna izin vermemişti.
Babam hep uzun sevmişti. Yani sevdiği kadar. Pek de sevdiğini görmemiştim.
Bir tutam alıp makasın sivri ucunu saçlarımda gezdirdim.
Ve kestim.
Tüm umutlarım da o tutamlarla düşmüştü yere. Yerdeki tutamlarıma baktım. Ruhumu simgeler haldeydi.
Ölü bir beden gibi yerde öylece yatıyorlardı. Bu şeydi, ruhum.
Birkaç tutamı daha ellerime doladım. Ve onları öldürdüm. Tutamlarıma tekrar baktım. Açık kumral saçlarım yerdeydi şimdi.
Tutamlarımla birlikte göz yaşlarım da düştü. İstemsizce yanaklarımdan süzülüyordu yaşlar.
Telefonumun parlayan ekranıyla irkildim. Mesaj gelmişti.
Kenan
Dün öğrendim Bal her şeyi. Ben çok özür dilerim. Kurtaramadım seni. Çekip çıkaramadım o kuyudan. Lanet olsun. Çok özür dilerim affet beni Bal. Lütfen affet beni.Kenan çocukluğumdan beri beraber büyüdüğüm birisiydi. Abim gibi olmuştu hep. Yardım etmişti bana. Kol kanat germişti. Her zaman destek çıktı bana.
Annesinin ölümünden sonra köyüne yani Rize'ye dönmüştü. Arada bir arardı ama son aralar ne arar ne sorar olmuştu.
30.03.2003
-Hey Kenan geyşene oyun oynıyayım!
-Oyun mu? Ne oyunu?
-Baybiyeyimle oynayabiyiyiz.
-Hahaha. Barbie mi? Velet misin sen? Ne barbiesi kızım. Kocaman adam oldum ben.
Gözlerim dolmuştu. Göz kapaklarım kapansa ağlayacak gibiydim.
Elime en sevdiğim barbieyi alıp yere vura vura parçalamıştım. Bunların hepsini Kenan'ın gözü önünde yaptım.
Koşa koşa Kenan'a gelirken ayağım takıldı ve düştüm. Dizlerimi ovuşturarak kalkarken elime bulaşan sıcak sıvı ile ellerime baktım.
Dizlerim kanıyordu. Çığlığım ile arkasına dönüp baktı.
-Alesya iyi misin?
-Ben şadece büyüdüyümü göşteymek için koşmuştum.
Birden beni elimden tutarak ayağa kaldırdı ve kucağına aldı. Benden 6 yaş büyük olması bana olanak sağladı.
Merdivenlere oturttu. Cebinden çıkardığı mendil ile kanayan dizlerimi sildi. Bu canımı acıttığı için yüzümü buruşturdum.
Koşa koşa karşımızdaki bakkala gidip elinde birkaç yara bandı ile geri döndü.
Yara bantlarını dikkatlice, canımı yakmamaya özen gösterek yapıştırdı.
Kendimi garip hissettim. Yavaşça ayağa kalkıp boynuna sarıldım. Boynundaki kollarımı itip koşarak uzaklaşmaya başladı. Ben ise arkasından öylece bakakaldım.
Günümüz;
Kenan'ın mesajından sonra hemen geri aradım onu.-Alo?
-Alo. Alesya?
-Nasılsın?
-İyiyim bal yanaklım. İyiyim. Sen nasılsın?
-İyi olmaya çalışıyorum.
-Bak Alesya cidden çok özür dilerim. Her şey için beni affet. Ama inan haberim yoktu. Dün Volkan ile konuştum. Seni aradım ama ulaşamadım. O anlattı. Yine özür dilerim her şey için. Seni o kuytu yerden kurtarmalıydım.
-Kenan lütfen. Özür dilemene gerek yok.
-Peki neden Alesya? Neden istedin böyle bir şeyi? Neden ya neden?
-Nasıl yani?
-O deliyle evlenmeği sen istemedin mi?
-Kenan ne saçmalıyorsun ne istemesi?
-Dün Volkan kendi isteğinle evlendiğini söyledi. O yüzden dedim.
-Ah o şerefsiz. Yine yalan söylemiş sana. Kenan öyle bir şey olmadı. Kendi yaptığı hatadan dolayı ailem zorla verdi.
-Nasıl zorla? Kıymet abla cidden yaptı mı böyle bir şeyi? İnanamıyorum hâlâ.
-Her neyse boş ver.
-Bak bu haftasonu İzmir'e geliyorum. O zaman konuşacağız duydun mu?
-Tamam konuşuruz.
-Alesya, seni seviyorum bal yanak.
-Bende seni kuşum.
Telefonu kapattıktan sonra gözüm yerdeki saçlara takıldı. Ellerim ise saçlarıma gitti. Kısalmışlardı. Yani omuz hizamdaydılar.
Yerdeki saçları toplamaya başladım. Her tutamı elime aldığımda bir damla kaybettim gözlerimden.
Odayı toparladıktan sonra duşa girdim.
Çıktığımda aynadaki yansımama baktım. İçler acısıydı. Kendime acımıştım. Ağlamaktan şişmiş göz altlarım çok iğrenç duruyordu.
Önceden böyle değildim. Değiştiğimin farkındaydım. Hep o değiştirmişti beni. Hepsinin suçlusu oydu.
Barış. Hayallerimin, geleceğimin katili. Beyaz umutlarımın, güzel düşlerimin...
Asıl katil oydu. Ailemin de geleceğimin kaybolmasında büyük rolü vardı.
İlk hissettiğim şeyleri yalanlamam yanlıştı. Aynem hissettiğim gibi çıkmıştı. Ve benden geleceğimi alıp götürmüştü...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hastalık
Teen Fictioniki genç,zoraki bir evlilik,hasta bir damat... zevk, şehvet ve acı hastası bir insana aşık olmak mümkün müdür? kim bilir...