"Bizi tanıştırmayacak mısın Arda? Çok ayıp. " deyip dudak büzdüm.Kolumu Ardanın omzuna koyup;
"Ben Ada Korkut. Ardanın yakın arkadaşı. "
"Ben Buse. Ardanın eski sevgilisi. Adacım seni tanımayan mı kaldı? Bir sürü sevgilinin olması nasıl bir duygu?"
"Eski sevgilini öpmek nasıl bir duygu?"
"Eski sevgilim Arda olduğu için muhteşem. "Saçlarını ellerime sarıp;
"Senin sevgilin dediğin kişiler benim kardeşim. Tabi sen erkeklere o gözle bakamayabilirsin.Bak Busecim senin ağzını burnunu ... kırmadan önce git buradan. " deyip saçlarından ittim. Arkasına bile bakmadan gitti. Arkamda hala hiç konuşmamış Ardanın yanına gittim. Yüzünü ellerimin arasına alıp;
"Neden ağladın?" diye sordum.
"Ağlamadım. Çok sinirlenince gözlerim kızarıyor. "
"O zaman niye birden sinirlendin?"
"Birden mi ? Ah! Boşversene. Ada ben birşey yemedim hala."
"Dışarıda yiyelim. Hem bana elbise de lazım. "
Önce Ardayla yemek yedik tıka basa. Sonra elbise almaya gittik. Tüm mağaza çalışanları Ardanın peşinde olduğu için erkek bir çalışan bana yardımcı oldu.
İlk elbise şeftali rengiydi. Tütü tarzı bir elbiseydi fakat sırtı açıktı. Ardanın yanına gittim. Kızların ortasına oturmuş hiçbirine yüz vermeden telefonuyla oynuyordu.
"Arda bu nasıl?"
" Kendin gibi olmamışsın. Bu elbise senin için fazla masum. " Hak verince başka bir elbiseye bakmaya gittim. Ultra mini siyah sırtı ve dekoltesi açık bir elbise giydim. Ağır adımlarla yürüyerek kabinden çıktım. Görevli beni beğeniyle süzüp;
"Beyfendi izin verir mi sizce? Biraz maço gibi."
"O benim yakın arkadaşım. " dedim gülerek. Arda bu sefer bir kızla konuşuyordu. Sinirlendim ve yarım saattir beni kesen çocuğa;
"Bakar mısın? Sence bu elbise nasıl olmuş?" dedim.
"Muhteşem. Sevgiliniz çok şanslı. "
"O benim yakın arkadaşım. Hadi gel seni tanıştırayım. " deyip koluna girdim. Arda bu sefer kızlarla toplu olarak konuşuyordu .
"Ardacım bu tam benlik olmuş değil mi?"Yavaş ve sıkılmış bir şekilde kafasını kaldırdı sonra beni görünce yutkundu. Yanımdakinı görünce kaşları çatıldı.
"Sen başkalarıyla uğraşırken bana yardımcı oldu. Ben bu elbiseyi çok beğendim. Bara tecavüze uğramak için gidiyorsam da uyar ama ben eğlenmeye gidiyorum. Almak istiyorum. Alicam. Amerikada giyerim. " deyip kabine girdim. Kırmızı vücudu saran mini elbiseyi giyip dışarı çıktım. Kapımın önünde Arda duruyordu.
" Bu nasıl?"
"Ada o çocuğu tanıyor musun?"
"Adını bile bilmiyorum. Sana gıcıklık yapmak için kullandım. "
"Pisliksin. Ayrıca o elbise çok kısaydı. Bu elbiseyi al. Hadi gidelim artık. Çok sıkıldım. " Tabi o kadar ilgiden sıkılması normal. Üzerimi değiştirip dışarı çıktım. Elbiseleri kasaya bırakıp cüzdanımı çıkardım. Tam parayı verecekken görevli;
"Az önceki beyfendi ödedi onların parasını. " Ulan Arda! Yedim seni. Yanına gidip kulağına;
"Arda niye ödedin bunların parasını. Bir sürü param var zaten benim."
"Birsürü parası olan başka kim var?Ah ben! Hadi eve gidiyoruz. Geç kalacağız. " deyip konuyu kapatmaya çalıştı. El mahkum bende onu takip ettim.
Eve geldigimizde sa.19 olmuştu. Koşarak banyoya girdim. Kısa bir duştan sonra kırmızı elbisemi giydim. Saçlarımı doğal halinde bırakıp saldım. Siyah ayakkabılarımı giyip aşağı koştum. Arda daha gelmemişti. Ama Serdar hazırdı. Hoş görünüyordu.
"Büyüdükçe güzelleşiyorsun Ada."
" Sende. Eee Oğuz nerede?"
"Uyumuştur." Kapı çalınca kapının önündeki Serdar kapıyı açtı. Güney ve Arda gelmişti. Güney yanıma gelip sıkı sıkı sarıldı.
"Birşey oldu diye çok korktum."
"Arda Güneyi getirmemeni söylemiştim."
"Evimin kapısında beni beklemiş. Sonra peşimi bırakmayınca oda geldi." dedi omuz silkerek. Son birkaç saattir bana kötü davranıyor. Kolundan çekip odama çıkardım.
"Senin sorunun ne?"
"Sorunum yok."
" Bir sorunun olmasaydı bana bir pislik gibi davranmıyor olurdun. "
"Ada sana daha çok bağlanmamak için yapıyorum!Sense sanki sana daha fazla bağlanmamı istermiş gibi sürekli çevremdesin. " diye bağırdı.
"Sen istiyorsun çevrende olmamı. Bunu o yarışı kazanarak gösterdin.Madem çevrende olmamı istemiyordun şu aptal oyunu kazanmamalıydın. Ödülü 2. ye yani Güneye veriyorum. " diye bağırıp kapıya yöneldim.Kolumu tutup kendine çekti.
"Sen çevremde değilken boğuluyorum Ada. Sana daha ne kadar bağlanabilirim bilmiyorum. Ada beni kendine çekiyorsun. Sadece sana yakın olabilmek için saçma drama hocasına para verdim. İddiayı ortaya adımız çıkmadan sana yaklaşabilmek için ben attım. A-da-sen-den-hoş-la-nı-yo-rum!"diye bağırdı. Ağzım açık onu dinledim. Ardadan hoşlandığımı biliyorum ama ben... ne diyeceğimi bilmiyorum. Gözleri doluydu. Boynuna sarıldım ve;
"Bende senden hoşlanıyorum Arda ama biz olamayız üzgünüm. " deyip aşağı koştum. Güneyın boynuna sarılıp;
"Hoşlandığın kişi de senden hoşlanıyorsa napmalısın?"
"Bu soru nereden çıktı. "
"Boşver. Sen bana cevap ver!"
" Sevgili olursun. "
"Öyle mi?"
"Böyle şeyleri senin daha iyi bilmen gerekir. "
"Ömründe 2 kişiden hoşlanmış kişi daha mı iyi bilir.Güney üzgünüm ama benim gitmem gerekiyor. " deyip arabama koştum. Benim önce çocukluk aşkımla yüzleşmem gerekiyor. Arabayı eve sürdüm. Tüm kiyafetlerimi valizlere tıktım. Banka hesabimdaki tüm parayıda şifreli deri bavuluma koyup kozmetik eşyalarımı topladım. Garajdan seçtiğim kırmızı mustangın arka koltuğuna koyup babamın özel arabalı jetinin yanına gittim. Arabayı jete parkedip yolcu koltuğuna oturdum. Jet kalkışa hazır olunca gözlerim yaşarmaya başladı. Güneyin birçok arama ve mesajlarına tek bir cevap verdim.
Hakkını helâl et. Ben gidiyorum .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OYUN
RomanceHer aşkın bir adı vardı ; Leyla ile Mecnun, Kerem ile Aslı, Romeo ve Juliet... Peki bizim aşıklarımız kimler ?