4.Bölüm

198 157 5
                                    

SUDE

Hilal eve gelince akşam yemeğini yedik.Yemekten sonra bulaşıkları yıkayıp oturma odasına geçtik.Öylece birbirimize bakarken Hilal söze girdi

"Kızlar eminim neden sizinle eve gelmediğimi merak ediyorsunuzdur."Evet anlamında başımızı salladık.

"Şeyy hani ben bi çocuğun üstüne sıcak çikolata dökmüştüm ya işte o çocuğun adı Efe.Bir takım rahatsızlıkları varmış mesela istediği şeyi kesin alırmış ve onu öpmemi istedi.O sırada Akın yanıma gelince onun sevgilim olduğunu söyledim.Okulun yarısı beni Akın'la sevgili sanıyor.Akın'la sahte sevgiliyiz yani"dediğinde yavaş yavaş sinirleniyordum.Nur ise sırıtıyordu.Bunun üzerine Nur'un sırıtışına kızıp Hilal'e döndüm bunun yanlış olduğunu ve onu şu anda parçalamam gerektiğini söylediğimde bana korkak bakışlar atıyordu.Ardından bu Efe olayı kapanana kadar bu oyunun sürdürülmesine ardından da olay kapanınca bu oyunun bitirilmesine karar verdik.Ben ne kadar onların en küçükleri de olsam sanki en büyükleri benmişim gibi.Bütün sorunlara birlikte çözüm bulur ve birlikte karar kılardık.Her neyse canımız sıkılmıştı sorunu ne kadar da halletmiş olsak da yan komşumuzla kardeşimin'Sahte sevgili' olması moralimi bozmuştu.Çünkü onları kimsenin üzmesine izin vermezdim.Birde bu arada Hilal şıp sevdi bir insan olduğu için kısa sürede birine çabucak bağlana biliyor.Eğer Akın'a da bağlanırsa ve Akın bu oyuna son verirse Hilal çok üzülecek.İşte sırf bu yüzden bütün moralim alt üst olmuştu.Dediğim gibi eğer Hilal üzülürse bende Akın'ı çok pis üzerdim.Düşüncelerimi bir kenara  bırakıp  odama  gidip  çekmecemden  tombalamı  alıp  içeriye  girdim.Kızlar  suratıma  mal  mal  bakışlar  atıyorlardı.Elimdeki  kutuyu  sallayarak 

"Hadi  moralimiz  yerine  gelsin" dedim  ve  tombala  oynamaya  başladık.Kazanan  Nur  olunca  oyunu bitirdik  ve  hepimiz odalarına  gidip  yattık.Sabah  olunca  yine en  erken  kalkan  bendim önce  bir  duş  alıp  ardından  mutfağa  geçip  sofrayı hazırladım.Kızlar  sırayla  mutfağa  geldiğinde  Hilal'in  yüzüne  baktığımda  göz  bandı  boynunda  saçını  bağladığı  toka  düştü  düşecek  gibi  duruyordu.Eee   tabi  bu  haline  gülmesem  olmazdı.Ufak  çaplı  bir  kahkaha  bastığımda  yeni  uykudan  kalktığı  için  sinirliydi  ve  anlaşılan  aynaya  bakmamıştı.Yemeğe  başladığımızda  Hilal  ve  Nur  kendilerine  gelmiş  olacaklar  ki  yine  çeneleri  düşmüştü.Bu  duruma  daha  fazla  dayanamayıp  tabağımı  bulaşık  makinesine  koydum  ve  odama  gidip  üstümü  giyinmeye  başladım.Siyah  renkte  giydiğim  şortumun  üstüne  salaş  açık  kahverengi  olan  kazağımı  geçirdim.Nur  yine  etek  kombinlerinden  birini giymişti.Dizinin  üstünde  biten  lacivert  eteğinin  üstüne  giydiği  göbek  üstü  beyaz  tişörtü  ile  çok  şık  olmuştu.Hilal  de  klasik  beyaz  pantolonunun  üstüne giydiği  bol  erkek tişörtü  ile  hoş  görünüyordu.Hazır  olduğumuz zaman  evden  çıktık  ve  dolmuş  durağına  doğru  yol  aldık.Dolmuş  geldiğinde  dolmuşa  bindik.Bindik  binmesine  de  oturacak  yer  yoktu  bunun  üzerine  ayakta  kalmıştık.Dolmuş  tam  hareket  edecekti  ki  tekrar  durdu.Dolmuşa  bu  sırada  üç yakışıklı  erkek  binmişti  evet  bunlar  bizim  karşı  komşularımızdı.Dolmuşta  ne  işleri  vardı  diye  kızlarla birbirimize  bakarken  Emir  yanıma  geldi  ve  şöyle  söyledi

"Tahmin  ettiğimiz  gibi  dolmuşa binmişsiniz"  dedi  ve  sustu.Ona anlamadım  bakışları  atarken  çoktan  okula  gelmiştik.

NUR

Okula geldiğimizde Tuna ile ben direkt sınıfa çıktım.Yerimize otururken sınıfa giren yüzle kaskatı kesildim.Tuna bunu fark etmiş olacak ki çatık kaşlarla bana bakıyordu.Tolga'yla yani lise dörtten beri peşimde olan sapığımla göz göze gelince gözünü kırptı.Yavaş yavaş bana doğru gelirken yanımda oturan Tuna'yı fark edince kaşlarını çattı ve yan sıraya oturdu.Tuna tam ağzını açmış bana bir şey diyecekken  derse giren hocayla açtığı ağzını kapatmış ve önüne dönmüştü.Teneffüs zili çaldığında direk ayağa kalktım ve kantine doğru yürümeye başladım.Saate baktığımda Hilal ve Sude'nin derste olduğunu fark ettim.Bir tost ve meyve suyu alarak masalardan birine oturdum.Ben dalmış bir şekilde tostumu yerken karşımdaki sandalye çekildi ve Tuna oturdu.

"Anlat"dediğinde anlamayarak sordum

"Neyi anlatıcam?"

"Sınıfa o Tolga denen çocuk geldiğinden beri normal davranmıyorsun sürekli gerginsin"dediğinde sıkıntıyla ofladım ve ona döndüm 

"O benim sapığım bir türlü peşimi bırakmıyor.Tam ondan kurtuldum derken yeniden karşıma çıktı."Tuna'yla konuşurken zil çalmış ve sınıfa doğru yürümeye başlamıştık.Bana güven verircesine elini omzuma atmış

 "Ben yanındayım merak etme"demişti.

...

Çantamı omzuma atmış gitmek için ayaklanmıştım ki önüme geçen Tolga'yla durmak zorunda kaldım.

"Görmeyeli daha güzel olmuşsun,beni özledin mi?"dediğinde iğrenircesine suratına baktım.

"Ya sen ne kadar pislik birisin gitsene başımdan seni sevmiyorum anla artık."Yanından hızla koşarak kaçtığımda gülerek arkamdan geliyordu.Bahçeye çıkıp çıkış kapısına doğru koştuğumda Hilal ve Sude'nin beni beklediğini gördüm.Yanlarına gittiğimde Sude çatık kaşlarıyla bana bakarken Hilal'in konuşmasıyla ona döndüm.

"Bizi bu kadar özleyeceğini bilseydik sınıfının kapısının önünde beklerdik bacım."Sude,Hilal'in kafasına vurarak onu susturduğunda bana döndü.

"Sorun ne de buraya kadar koştur koştur geldin?"

"Lan bize doğru sırıtarak gelen dişlek Tolga mı yoksa hayal mi görüyorum?"Hilal'in gösterdiği tarafa baktığımda Tolga bize çok yaklaşmıştı.Sude bana dönerek

"Seni nasıl buldu?"diye sorduğunda bilmiyorum diyerek ona baktım.

"Selam kızlar beni görmeyeli nasılsınız?" Tolga'nın iğrenç sesini duyunca kulaklarımı tıkma isteğiyle doldum. Sinirle ona baktığımda Sude üzerine yürümeye başlamıştı bile.

"Geçen sene yediğin dayaklar az geldi heralde." Sude konuşmaya devam ederken karşı taraftan çatık kaşlarla bize doğru gelen karşı komşularımızı gördüm. Yanımıza geldiklerinde Emir Sude'yi tutmuştu. Sude Emir'in elinde çırpınırken Tolga'nın dikkatlice beni süzüşünü görünce giydiklerime lanet ederek Tuna'nın arkasına saklandım. Emir Sude'yi bıraksa kesinlikle Tolga'yı parçalardı. Karşı komşularımız bilmiyordu ki Sude çok sinirli olabilirdi ama Hilal çok deliydi.

"Güzelim telefon numaranı değiştirmişsin çok üzüldüm."
Tolga kahkaha atarak sözlerini söyledikten sonra, Tuna bir adım atmıştı ki kolunu sıkıca tuttum. O anda Tolga'nın arkasından koşarak gelen Hilal'i gördüğümde Akın'ın "Ne yapmaya çalışıyor bu kız?" dediğini duymamla herkesin Hilal'e  baktığını fark ettim, tek bir kişi dışında. Tolga başına geleceklerden habersiz öylece sırıtırken Hilal "Ya Allah" diyerek sırtına atlamasıyla sırıtışı son bulmuştu. Hilal Tolga'nın saçlarını çektiğinde,Tolga bağırmak için ağzını açmıştı ki Hilal çantasından çıkardığı parfümü Tolga'nın ağzına sıkmaya başladı. Tolga yere düşerken ben, karşı komşularımız ve etrafımızda oluşan kalabalık şaşkınlıkla bakarken Sude gülerek bakıyor ve Hilal'e gaz veriyordu. Hilal Tolga'nın üstüne çıkmış ona yumruk atarken şoktan ilk çıkan Akın Hilal'i Tolga'nın üstünden zorla da olsa almıştı.

Merhaba arkadaşlar😊 Nasıl bölümler güzel gidiyor mu?
Yorumlarınızı bekliyoruz,oylamayı unutmayın.


HEPİMİZ DELİYİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin