"İner inmez yeri öpücem yemin ederim, uçaktan nefret ediyorum."
"Sakin ol Kris az kaldı, bir saat sonra Sakons'tayız. Encıla, hiç iyi görünmüyor" Encıla ekrandan gözlerini çekip sağ tarafına baktı.
"Düzelir inince merak etme, Kristin içecek birşey istermisin"
Kris "Hayır iyi hissetmiyorum." Dediği sırada küçük bir öğürme yaşadı. Encıla ise hemen ayağa kalktı.
"Arjen sen buraya gel, ben onun yanına oturayım"
"Tamam." Arjen'in kalkmasıyla onun yanına oturup kafasını omzuna koymasını sağladı.
"Çokmu kötüsün"
"Evett."
"Biraz uyumaya çalış." Kris uçağın verdiği sıkıntıyla uyumaya çalıştı, bir süre sonrada gözlerini uykuya teslim etti.
Encıla ise onun saçlarına dokunup sevgiyle baktı.
Kızların hepsi hemen hemen aynı boylardaydı. Orlan olan Hena 1.70 Sarışın. Nevi olan Kıristin ve Asim kumral, Selma kızıl, Arjin esmer, Mila ise sarışındı. Encılanın boy ortalaması aynı olsada görünüş itibariyle biraz farklıydı. Giydiği kıyafet rengide göre değişken gözleri ve bulunduğu ortama göre ten rengi vardı. Genel olarak siyah saçlara sahipken daha sıcak ortamlarda kumrala dönebiliyordu. Bu özellik ise onun tamamiyle atlılarla aynı konumda olmasını sağlıyordu.
Bir saatin sonunda, kulağına fısıldayıp uyandırmaya çalıştı. Fakat hiç tepki vermiyordu. "Uyan geldik, kris, kristin"
"Boşuna uğraşma, kafasına su dök bence."
"Selmaaa, kristin hadi"
"Geldik mi?"
"Evet, hadi."
"Kızlar hadi bakalım araba bekliyor"
"Geliyoruz Hena, bana tutun beraber yürüyelim." Dedikten sonra Krisi nazikçe yürütmeye çalıştı. Ama hiç iyi durumda değildi.
"Enn midem bulanıyor."
"Sakin ol, az kaldı, basamaklarda dikkat, yavaş." Dışarı çıktıkların da Kris biraz kendine gelerek havayı içine çekti.
"Temiz hava."
"Konuşmayı bırakta yürü arabaya gidelim." Kristin'in beline kolunu dolayarak onları bekleyen arabaya bindiler. O ise bütün halsizliğiyle, kendini Encıla'nın kollarına bıraktı.
"Hiç iyi değilim." Dediğinde Hena arkasını dönüp onlara baktı.
"Otele gidince yatıp dinlensin, akşama kendine gelsin. İşi riske atamayız."
"Ooo hemenmi." Diyen Mila hoşnutsuz görünüyordu.
"Bi itirazınmı var, bu gece iş bitmek zorunda, yarın sabah tekrar dönüyoruz"
"Hayır efendim." Diyen Asim Mila'ya anlamlı bir bakış attı. "Mila bazen çok konuşuyorsun, buraya niye geldiğimizi unutma."
"Unutmadım Asim, ama bizimde bir hayatımız var, geldiğimiz yeri görmeden geri gideceğiz."
1 saatlik yolculuğun ardından, kalacakları otele geldiler. Encila arabadan indiğinde otele baktı, büyük ve duvarları tamamen Gri'ydi.
Yine Krisin koluna girerek, lobiye götürdü, onları esmer ve siyah saçlı bir kız karşıladı. Üzerinde otelin rengini taşıyan üniforma vardı.
"Hoş geldiniz, umarım iyi vakit geçirirsiniz" dedikten sonra elindeki manyetik kartı onlara uzattı.
"Teşekkürler, Hadi kris yürümeye çalış" diyerek kardeşi gibi gördüğü kızı özenle odalarına taşıdı. "Yat bakalım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YA SONRA % SINAV
Fantasy(Fantastik) "Beni öldürecek misin." Dedi göz yaşları akarken. O anda ne diyeceğini bilemedi. Onu öldürmek mi? Nasıl. Kendi içinde çatışma yaşarken yavaş adımlarla yaklaşıp diz çöktü. Gözleri kızarmış ve sulanmıştı. Titreyen eliyle saçlarına dokundu...
