Mo chuisle

아홉

Sonunda işten çıkmış arabamı otoparka parketmiştim. Eve doğru hızlı hızlı yürürken son zamanlarda içimde sebebini bilmediğim kötü bir his vardı ve başta çok takmasam da garip mesajlar gelmeye devam ediyordu. Jimin'in sorun haline getirdiği konu da cabasıydı. Artık bu sorunumu kızlara anlatmanın vakti geldi diye düşünüyordum. Eve girer girmez içeriye bile geçemeden Defne'nin beni çekmesiyle mutfağa resmen sürüklenmiştim. Buyurun bakalım uzun bir konuşma bizi bekliyor diye geçirdim içimden. Umarım bu konuşmanın sonu tatlıya bağlanırdı. Bir saat boyunca Defne'yle konuşma yaptıktan sonra hatasını kabul etmiş başta Jimin'e aşık olduğunu düşünse de toplandığımız yemekte aslında ona o şekilde bir sevgi beslemediğini farketmiş benden özür dileyip bana hak vermişti. Ben de ona vurduğum için özür dilemiş konuyu sarılarak kapatmıştık. Defne'yle el ele tutuşarak seke seke kızların yanına gidip onlara sürpriz yapmıştık. Bu konuyu halletmiş olmamız içime su serpse de şimdi daha büyük sorunlarım vardı ve bunu grubun en zekisine yani Eunmi'ye anlatmam gerekiyordu. Şimdilik ikimizin bilmesi yeterliydi ortalığı ayağa kaldırmanın bir anlamı yoktu. Eunmi'ye mesaj atıp odama gelmesini söyledikten sonra beklemeye başladım. İki dakika sonra beklediğim kişiyi görünce ne oldu demesini beklemeden bir nefeste her şeyi anlattım.
Çok büyük iki sorunum var Eunmi.

Birincisi; içimde adlandıramadığım bir korku var.
İkincisi; Jimin'le sevişmediğim için Jimin bunu sorun haline getirdi.
Eunmi'nin 'dur lan tane tane anlat hiç birşey anlamadım' cevabı üzerine her şeyi baştan anlatmaya başlamıştım. Şimdi beni iyi dinle güzel arkadaşım ilk sorun Jimin'le tanıştığımdan beri içimde tam adını koyamadığın bir korku var. Bunun nasıl bir korku olduğunu bilmiyorum Jimin'i kaybetme korkusu zaten var ama bu öyle bir korku değil. Bazen takip ediliyormuşum gibi hissediyorum bazen her an kötü bir şeyler olacakmış gibi hissediyorum ve bundan nefret ediyorum. Tekrar aynı şeyleri yaşayamam. İkincisi Jimin benimle sevişmek istediği sinyallerini veriyor ve benden net bir yanıt alamadığı için triplere girmiş durumda. Bunu ben de ne kadar istesem de bu konuda bulunduğum durumun bedelini almadan Jimin'le sevişemem ve ne olur bana bir akıl ver kafayı yemek üzereyim. "Öncelikle sen zaten paranoyak birisin bu hissettiğin korkuyu sen her mutlu olduğun zaman hissediyorsun ki haklı sebeplerin de var ama sana atılan mesajlar gerçekten biraz tuhaf. Yani tehdit var ama net bir şekilde tehdit ettiği belli bir konu yok. Hepsi kendine dikkat et, başın belada, senin için şimdiden üzülüyorum gibi saçma sapan şeyler yani ben de bilemiyorum gizli numara olduğu için. Bu bizi aşar ama yardımcı olabilecek birini tanıyorum o iş bende. İkincisi bu konu hakkındaki fikrimi sana her zaman söyledim bunun hesabını kapatmadan senin için hiçbir zaman rahat etmeyecek. Bunun hesabını çoktan sormalıydın belki artık çok geç olmuş olabilir ama olmayabilir de. Bunu öğrenmenin tek yolu artık eyleme geçmen çünkü Jimin bir erkek ve bunu senden elbet bir gün isteyecekti ki haklı da çok güzel bir aşk yaşıyorsunuz. Bu işin tuzu biberi yani artık bu konuda birşeyler yap  ve sana kabul etmeyeceğini bilsem de bir fikir söyleyeceğim. Çünkü bunu yardım almadan tek başımıza yapamayız ve bizde o götte yok zaten amaaa yardım edecek biri var ve o kişi de Yoongi." NEEEEEEEEEEEE YOONGİ Mİ? Sen kafayı mı yedin 2 ay geçti çocuğu bana ilk kez geçen gün gülümserken gördüm amına koyim nasıl söylerim bunu ? Tamam mantıklı ama ben böyle bir şeyi söyleyemem hele ki Yoongi'ye. "İyi ki kulaklarımı kapatmışım ya sende de ne ses var be kardeşim. Neyse.. Hande çok az yanılırım biliyorsun bu işi anca bu şekilde halledebiliriz. Jimin'le mutlu olmak istiyorsan bu sorunu çözmelisin. Benim düşüncelerim bunlar senin üzülmeni gerçekten istemiyorum ilk problemi ben çözmeye söz veriyorum ama senin de bu konu da söz vermeni istiyorum." Eunmi bakışlarıyla beni delip geçerken benden bir cevap bekliyordu. Korkaklık edip daha fazla kaçmanın anlamı yoktu onu daha fazla bekletmeden söz veriyorum dedim. Eunmi benim saçımı öpüp odadadan çıkmak üzereyken ona seslenip teşekkür ettim. Evet Hande çık bakalım işin içinden diyordum kendi kendime. Kafamda cevabını bekleyen bir sürü soru vardı ve şimdiden yaşayacağım şeyler için korkuyordum. Nerden başlayacaktım şimdi ben ? Yarın BTS'in imza günü vardı çocukların yanına gidip bir yerden başlamalıydım. Yoongi ile tek konuşmam gerekiyordu hem de bir kaç gündür bana burun kıvıran sevgilimin gönlünü almış olurdum.

Haneul ve Defne hala uyuyorken Eunmi ve ben kahvaltı hazırlıyorduk eunmi kızlara söyleniyor ben de Yoongi ile konuşacaklarımın kafamda provasını yapıyordum. "Bir kere de şu ikisinin bizden önce uyanıp kahvaltı hazırladıklarını görsem dilimi keserim valla. Boyuna götünü deviriyorlar. Sen nasıl hissediyorsun bugün.. Heey sana diyorum Hande." Eunmi meraklı gözlerle bakarken aslında aklımdan neler geçtiğini biliyordu ve sormadan kendi kendini cevaplamıştı. "Yoongi'yi düşünüyorsun değil mi ? Bak o kadar da kötü olamaz korktuğunu biliyorum ama bunu daha fazla erteleyemezsin. Ayrıca Yoongi'ye değil de Jimin veya Jungkook'a mı söylemek isterdin ? Hem ben senin yanındayım beraber gideceğiz Yoongi'ye. Her şeyi açıklamak zorunda değilsin sadece ufak bir yardım alacaksın, bilmesi gerektiği kadarını söylesen yeter zaten. Ona her şeyi bugün anlatmayacaksın. Onunla tek başına bir görüşme ayarlayıp ayarlayamayacağını soracaksın hem bugün ben de gizli numaradan atılan mesajlar için telefonda arkadaşımla konuşacağım. Onun bu konulardan anladığına eminim ama olayı olduğu gibi anlatmak zorundayım.. Sıkma artık canını. Hadi şu salakları uyandırıp çıkalım. Eunmi'nin ellerini tutup teşekkür ettikten sonra kızları uyandırmış daha fazla beklemeden ikimiz de çıkmıştık. Konser alanına geldiğimiz de ikimiz de çocukların bulunduğu odayı bulmuştuk. Sanırım bugün şanslı günümdeydim. Çocuklara makyaj yapılırken sona kalan Yoongi olmuştu. Daha fazla vakit kaybetmeden yanına gittim.
'Merhaba Yoongi nasılsın ?' deyip gülümsedim. Biraz muhabbet ettikten sonra konuya girdim. "Yoongi sana birşey sormak istiyorum ama beni yanlış anlama. Her şeyi bugün anlatamam fakat müsait olduğun bir zaman beraber bir yerde görüşebilir miyiz ? Sana anlatmam gereken bazı şeyler var ve bu benim için gerçekten önemli." Yoongi şüpheci bir şekilde baksa da birkaç saniye düşündükten sonra 'tamam olur ben seni ararım' dedi. Olumlu yanıt aldığıma sevinsem de hala bir korku vardı içimde. Yoongi ilk günlere göre daha sıcak davransa da bize hala tam anlamıyla güvenmiyordu, bunu hissedebiliyordum. Jimin'in işi bitince yanıma gelmişti hala bozuk atıyordu. Onun bu haline dayanamıyordum. Jimin'in elinden tutup daha sakin bir yere çektim.

"Bana böyle davranma bebeğim kalbimi kırıyorsun. Tamam sen de haklısın ama bana biraz zaman ver sadece" dedim. Yüzü biraz yumuşasa da hala tripliydi. Bu böyle olmayacaktı. Jimin'in hemen arkasında duran sandalyeye gözüm takılınca Jimin'i sandalyeye itip oturmasını sağladım. Şaşırmasını fırsat bilip ben de onun kucağına oturdum. Bir yandan tedirgin olsam da çaktırmamalıydım çünkü Jimin'in yüzü gittikçe yumuşuyordu. Jimin'in kucağında bir yandan sürtünüyor bir yandan ipeksi yumuşak dudaklarını öpüyordum. "Bana artık lütfen surat asma bebeğim kendimi hazır hissetmem için bana biraz zaman ver" dedim kırgın sesimle. Ve Jimin daha fazla dayanamayıp yelkenleri suya indirmişti  "Özür dilerim hayatım haklısın sana çok yüklendim. Bu konuyu şimdilik kapatalım o zaman ve bizi anons ediyorlar gitsek iyi olur" dedi. Bu konuyu şimdilik ertelediğim için içimi büyük bir mutluluk kaplamıştı. Biz Eunmi ile çocukları sahne arkasından izlerken bir yandan da Eunmi'yi soru yağmuruna tutuyordum. Eunmi'nin dediğine göre arkadaşı endişelenmemem gerektiğini gizliden atılan mesajların hangi telefon numarasına ait olduğunu bulabileceğini söylemiş. Konser bittikten sonra çocuklarla biraz daha sohbet ettikten sonra vedalaşıp Eunmi ile eve döndük. Başım resmen çatlıyordu. Her zaman bilinmezlikten nefret etmiştim. Şimdi bu gizli numara da neyin nesiydi. Mutfakta ikimize kahve yapıp Eunmi'nin yanına oturdum. 'Ne yapıyorsun?'  "Bahsettiğim arkadaşımdan mesaj bekliyorum. Onun bu işlerden anlayan bir arkadaşı varmış akşama kadar haber veririm demişti, sen Yoongi ile ne zaman buluşuyorsun?"  'off daha o var, bilmiyorum haber vereceğini söyledi.. Bu ne ya resmen son zamanlarda kara bulutlar dolaşıyor üzerimizde. Bir insanın burnu ne kadar boktan kurtulmuyorsa benimki de o kadar kurtulmuyor. Vebalı mıyız neyiz anlamadım ki'. Ben sitem ederken Eunmi "Hey, heey Jackson mesaj attı oku istersen ben bir şey anlamadım" dedi. Alelacele attılan mesaja baktım. Okurken resmen içim ürpermişti. Mesajda aynen şöyle yazıyordu "Numaranın Min Sung adına kayıtlı olduğunu bulduk ama bu bilgi bana yeterli gelmeyince arkadaşımdan biraz daha araştırmasını rica ettim ve bulduğumuz numara özel bir şirket adına açılmış şirketin adı *********** nasıl bir anlam ifade ettiğini bilemiyorum. Bunu sadece arkadaşın anlayabilir ve bir gelişme olursa veya birşey bulursanız beni de haberdar edin." Jackson'ın attığı mesajı okurken içim ürpermişti. Birinin bizimle uğraştığı çok açıktı artık. Eunmi anlamsız gözlerle bana bakarken Jackson'ın  mesajda yazdığı isime tekrar tekrar baktım. Bu isim nerden tanıdık geliyor bana diye düşünüyordum Min Sung, Min Sung, Min Sung... TABİ YA Mİ CHA!