Masanın üzerinde olan telefonumun titreşim sesi ile başımı kaldırdım ve bana ters ters bakan hocaya gülümseyip telefonu çantamın içine attım.Bu sefer ses çıkarmadan sıramı titretince yanımdaki sıra arkadaşım bu durumdan rahatsız olacaktı ki uyarmıştı beni.
"Kapatsana şu titreşimi kızım."
"Kapatıyorum Murat."Ona göz devirip çantamdan telefonumu çıkarmış ve whatsapptan olduğunu görüp titreşimden çıkarmıştım.Şimdi çıkarıp mesaja baksam hoca kızardı,zaten beni çok sevdiği de söylenemezdi.
"Derse odaklanacak mısınız Lalin hanım?"Al işte,bende ne zaman patlayacak diyordum.
"Ya hocam karnımın şu kısımlarında bir ağrı varda derse odaklanamıyorum,bir ara mı versem ben?"Bana takıksa bende ona takardım.Arkadan en iyi arkadaşımın dürtmesini umursamadan ayağa kalkmıştım.
"Çıkarsan eğer bu dersi asla geçemezsin."Şöyle bir iki saniye düşünmedim değil çünkü ders fizikti ve benim bu hayatta yapamadığım tek dersti.Telefonu cebime atıp yalandan karnımı tuttum.
"100 alsam geçerim değil mi hocam?"Sınıftakiler heyecanla aramızdaki konuşmayı beklerken arkamı dönüp Gizem'e göz kırpmıştım.Benim aksime kendisi tam bir inek olduğu için hocalara karşı gelmemi istemiyordu ama napalım bizde fizikçi olmak için dünyaya gelmemişiz ki.
"Alırsın canım."diyerek benle alay ettiğinde kaşlarımı çattım.Çatlak karıya bak sen,benim yüz alma ihtimalim senin saçlarını taramandan daha yüksek bir ihtimaldi.Cadaloz."Hadi şimdi dersimi bölme,çık dışarı."Bir elimde karnımda arkama bakmadan çıkmış ve kapıdan çıkar çıkmaz gülmeye başlamıştım.Öyle ya da böyle,sayemde çekilmez olan dersin on dakikasını kaynatmıştım.Lavaboya girer girmez de gelen mesaja bakmıştım.
0532:Bugün yine çok güzelsin.
Lalin:Yanlış numara sanırım.
0532:Hayır hayır,doğru numara.Çok güzel olduğunu uzun zamandır söylemek istiyordum ama bir türlü cesaretimi toplayamadım.Gerçi hala toplamış değilim ya.
Yazdıkları ile birkaç saniye ekrana baktım.Yüzde yüz bizimkiler benimle dalga geçiyorlardı.Profil resmine açıp baktığımda simsiyah ekran olduğunu görüp geri çıkmış ve cevap vermiştim.
Lalin:Of Murat,yemiyorum artık bu numaraları.O kadında arkamdan bir şey söylerse hemen bana söylüyorsun.Derse girmeyeceğim.
Anında aktif oldu.
0532:Murat değilim :(
Lalin:Doğa'ya ondan hoşlandığını söylerim,çıldırtma beni.
0532:Bunu bildiğim iyi oldu güzelim :)
Kaşlarımı çattım,e Murat değilse kimdi bu?
Lalin:Kimsin be!
0532:Çok gizli.
Lalin:Gizline sıçtırtma,valla bulursam seni kafanla bacağını yer değiştiririm.
0532:Palin zamanı gelince öğreneceksin güzelim kim olduğumu,hem bunları yapman içinde bol bol zamanın olacak merak etme.
Lalin:İyi engelliyorum.
0532:Dur Lalin,engelleme.
Engelleme demesine rağmen engellemiş ve aynadan yüzüme bakmıştım.Harbiden güzel mi olmuştum bugün?Saçım at kuyruğuydu.Hafif dudağımda parlatıcı vardı.Okul eteğim ve gömleğim.Güzelin ötesinde okul kıyafetlerinin içinde iğrenç ötesiydim.Lavaboda kalçamı tezgaha yaslayarak biraz telefonla oynamıştım ve zil çalınca koşarak sınıfa girmiştim.Sınıfa girdiğim an çatlak karıyla çarpışıp elindeki kitapları yere düşürmüştüm.Eh,bu da bizim aşk hikayemizin başlangıcı demek.Gülerek yardım etmek için eğildiğimde sinirden kıpkırmızı olmuştu.
"Hocam karın ağrısı işte,insan ne yapacağını bilemiyor."Kitaplarını eline verdiğimde bana yine ters bir bakış atarak çıkıp gitmişti sınıftan.Gizem tahtadakileri defterine geçirirken Murat ise test çözüyordu."Of bıktım sizden,günün yirmi dört saati ders çalışıyorsunuz."
"Keşke sende bir saat falan çalışsan en azından."
"Ben doğuştan zekiyim kızım,bir baktım mı her şeyi anlıyorum.Çalışmama falan gerek yok yani."Murat gülmeye başlamıştı,dil çıkardım ona beni sinir ettiği için.
"Ya hadi ordan Lalin,geçen sene sınıfın yarısından fazlası yetmiş üstü alırken sen on almıştın."
"Fizik anlamıyorum belki."
"E diğerlerini anlıyorsun da noluyor,çalışmıyorsun ki hiç.Sınava kalmış sekiz ay sen hala laylaylom."Elimi kalbime götürüp dudağımı bükmüştüm.
"Kalbimi kırıyorsunuz ama.Gidiyorum ben diğerlerinin yanına,sizin gibi inek değiller en azından."Ikisi de beni umursamayınca sınıftan çıkıp alt kattaki kantine gitmiştim.Ekibimizin diğer kalanı başka bir sınıfta olduğu için anca teneffüslerde görüşebiliyorduk.Onların da ders konusunda benden bir farkları olmadığı için kendimi çoğu zaman daha rahat hissediyordum çünkü hem evdeki hemde sınıftaki baskıdan gına gelmişti.
"Çok değerli arkadaşlarım,az önce yine ders çalışmıyorsun lincine uğradım.Sizce de onları boğup rakip elememizin vakti değil midir?"
"Yaşa Lalin başkan!"Mert ve Yusuf bana alkış çalarlarken bende tezavrata gerek yok çiçekleri eve yollayın hareketimi yapıp Buse'nin yanına oturmuştum.
"Kanka baksana harika bir şey buldum,kolayla gazozu karıştırdım ve sonuç harika."Mert'in yaptığı şeyin tadına bakıp onayladım onu.
"Tam bilim adamı olacak insanmışsın da son anda anadolu lisesine yollamışlar kanka seni.Harcanıyorsun vallahi buralarda."
"Gördün mü Yusuf,kız beğendi.Zevksizler sizi.Zaten siz ne anlarsınız ki,dimi aşkım Lalincim?Bu ikisi anca gudubet gudubet baksınlar."Mert'e kahkaha atmaya başlamıştım çünkü daha sabahın bu saatlerinde fazlasıyla enerjisi vardı ve her seferinde beni güldürmeyi başarıyordu.
"Lalin telefonunu versene,seninki çok güzel fotoğraf çekiyor."Cebimden çıkardığım telefonu Buse'ye vermiştim ve bana gülerek bakan Yusuf'a öpücük yollamıştım.Altı kişi arkadaştık ama aralarında belki de aramın en iyi olduğu insan Yusuf'tu.Ailelerimizde tanıştığı için sürekli olarak görüşebiliyorduk ve doğa üstü bir insandı.Bu kadar iyi niyetli de olunmazdı ki insafsız!
"Benim bebeğimin bütün hayat enerjisini çekmişsiniz ya,biriniz fotoğraf biriniz kola gazoz diyerek.Annem benim."
"Yok be onlarla alakası yok,gece uykumu tam alamadım da."Tam Yusuf'a niye uykusunu alamadığını soracaktım ki Buse'nin bağırması ile ona döndüm.
"Lalin!"Ağzı açık bir şekilde bana bakıyordu."Kim bu çok gizli çocuk?"