Geçmişin külleri geleceği yakar mı?🔥
Aşk bu yangından sağ çıkar mı?💕
Bu Hikaye ;
Düştüğü kuyudan Allah ın ipine tutunan Asya...ve içindeki kırgın çocukla kavgalı,mağrur,öfkeli,bir o kadar da merhametli Can'ın imkansız hikayesi...
İmkansız mı dedim...
Uykulu gözlerini aralayarak demir parmaklıklı pencereden sızan güneşin yansıyan ışığını fark etti.Tekrar gözlerini kapattı.Bir ses ona bugün ki buluşmayı hatırlattı.Tek gözü ile saate baktı."Aman Allahım saat dokuz olmuş"kendini yataktan aşağıya attı.Ellerini yüzünü yıkayıp ,mutfağa gidip çay koydu.
O arada fön makinesini alıp saçlarına fön çekti.Garip bir heyecan içinde idi.sanki lise yıllarında hoşlandığı çocukla ilk buluşmasına gidecek bir kız gibi.Ellerini saçlarının arasından geçirdi.Pembe bir allık sürdü ve bir de rimel.İşaret parmağı ile göz altını hafif sildi.Aynada duran kendisine gülümsedi."Sanırım oldu" dedi.
Odaya geçip dün den hazırladığı beyaz elbisesini giydi.Askılı etek uçları dantelli elbisesi ile adeta bir gelin gibi duruyordu.İki eli ile üstünü düzeltti.Pembe sandaletlerini giydi.Son bir kez aynaya baktı.Uzun zamandır kendini bu kadar beğenmemişti.Yerde duran çantasını alıp dışarı çıktı.
Can geceyi annesinin küçük sarayında geçirmişti.Gözlerini açar açmaz saatine baktı."Aman Allahım dokuz buçuk olmuş"Bir hışımla üzerindeki örtüyü yere fırlattı.
Az sonra kahvaltıya oturmuş annesi ve cici babasının yanına gitti."Günaydın"elindeki çatalı tabağa yavaşça bırakan annesi donuk bir ses tonu ile "Günaydın nereye böyle erkenden?"
"Anne üzgünüm kahvaltıya sözüm var ama akşam yemeğini birlikte yiyeceğiz."Ağzını işine gelmez bir tavırla büken annesi;
"Tamam peki öyle olsun"dedi. Annesinin yanağına bir buse kondurup kapıya yöneldi.
Dükkan önünde bekleyen Asya havanın bunaltıcı rehavetine rağmen heyecandan buz tutan ellerini ceplerine saklamıştı.
Gökyüzüne doğru baktı.Bulutlu ve karamsar bir hava hakimdi.İç bunaltıcı.Bir o kadar da sıcak.
Hızlı adımlarla kaldırımda yürürken kalbinin sesi çevredeki tüm sesleri bastırıyordu.
Ali amcanın onu durakta beklemesini söylediğini anımsadı.Üff! dedi dudaklarını büzerek.Bir yanı gitmek istiyor,bir yanı kaçmak istiyordu."Ne işim var benim ,hava da kapalı bu havada boğaz turu mu olur"dedi yarı sesli yarı sessiz.
Gök gürültüsü ile kirpiğinin ucuna düşen yağmur damlasını tek gözünü kapatarak yanaklarından aşağıya akıttı.Yağmur başlamıştı.
"Hayda! anlaşılan tüm doğa bu günün iptali için çalışıyor."
Bir korna sesi ve etkileyici bir ses tonu ile "Asya"diyen ses Tüm evrende yankılanmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hadi arabaya bin ıslanacaksın"Elleri ile ıslanan saçlarını geriye attı.Başını hafifçe sola yatırarak gülümsedi."Merhaba"dedi yağmurdan ıslanan gözlerini silerek.
Tatlı bir gülümseme ile "Ne duruyorsun gelsene"koşar adımlarla arabaya yöneldi.Can ın hemen yanına ön koltuğa istemsizce oturdu.Oturduktan sonra keşke arka koltuğa geçseydim diye çıkan iç sesini "teşekkürler"cümlesi ile susturdu.
