BÖLÜM 12 RÜYA 💤

102 73 7
                                    

      Göz gözü görmeyen sisli rüyaları vardı.Bedeninin bir uvzunu kaybetmiş gibi yarım hissediyordu.Arıyordu diğer kalanını içinden bir yerden sökülen parçasını...
                              ve

Her umutsuzluk ve hayal kırıklığı gelecek umuda gebeydi.Ve güneşli günler yağmurdan sonra gelmeyi çok severdi...

         O sabah deli bir bel ağrısı ile uyandı.Elini yüzünü yıkadıktan sonra çoktan hazırlanmış kahvaltı sofrasına kızarmış ekmek kokusuna yöneldi.Bir kaç lokma ağzına atıverdi."Khaled uyuyor mu?"Elindeki süt bardağını masaya bırakan İklima "Evet efendim"ayağa tek eliyle belini destekleyerek kalktı."Uyandırma boş ver uyusun"Olur şeklinde başını salladı kadın.

Şirkete doğru yola çıktı.Yol boyunca hep aynı şeyleri düşündü.Babası bunca yıl nasıl saklamıştı.Kadın onca yıl sonra neden hırsızlık yapmıştı.Canına kıyacak kadar seviyorken neden?

Allah affetsin dedi içinden...Belkide o kadın yüzünden gelmiyordu yanımıza diye düşündü.Burada kurduğu bir hayat varmış bile dedi.Bu hikayede kime üzüleceğini,kime kızacağını şaşırmıştı.

Şirkete vardığında girişte Züleyha yı gördü."Günaydın Can bey" Kafasını önüne eğip hızlıca odasına yöneldi.Masasına geçti.O gün konuşan adamları artık anlamıştı.Züleyha nın ilgisini farketmişlerdi.İçeride birine bir şeyler anlatan kıza baktı.Kız Can ın baktığını hissetti ve hemen ona döndü.Bir saniyelik bir göz teması oldu.

Can hemen gözünü elindeki laptop a çevirdi.Adamların sözlerinden etkilenmiş olacak ki,bir an babasının kaderini mi yaşayacağını düşündü."Yok daha neler" dedi sesli bir şekilde.

Masada duran telefona gözü ilişti.Babasının telefonu idi.Eline aldı baş parmağı ile ekranı bir iki okşadı.Rehbere girdi ilk sıralarda olan Ali kardeşim ismini gördü.Önce düşündü ne diyecekti onca seneden sonra ya babasına olan öfkesinden onun ile de konuşmazsa?

Cesaretini topladı ve aradı."Alo merhaba Ali bey ile mi görüşüyorum"gerçi telefonu oldukça genç bir ses açmıştı."Hayır ben komşusuyum Ali amca çok hasta şuan sizin ile konuşamaz ben aradığınızı söylerim"

düşündü onu görmeyi gerçekten çok istiyordu."Ben onun yeğeniyim onu görmeye geleceğim adresini verebilir misiniz?"Tabii ki yazın Bulut sokak,No/18 Balat aşı boyalı tek ev onun evidir."Teşekkür ederim"

Telefonu kapattığında tuhaf bir heyecan kaplamıştı onu.Telefonu tekrar eline aldı"Züleyha hanım yarına istanbul a uçak ayarla bana dönüş açık olsun haber veririm"

Az sonra içeriye giren Mahmut abi telaşlı gördüğü Can a "Oğlum bu ne acele İstanbul a gidiyormuşsun duydum ne o duyduklarından sonra kalmaktan vazmı geçtin?

Yok abi ben artık kararımı verdim fakat annem telefonlarımı açmıyor onun gönlünü almam lazım.Evden almam gereken eşyalarım var ve bir de gitmişken amcamı da göreceğim."Peki oğlum sen bilirsin"Eliyle adamın sırtını sıvazladı "Bir kaç gün idare edersin değil mi?"

"Merak etme oğlum buralar bana emanet"Ceketini öylece bıraktığı deri koltuğun üzerinden aldı."O zaman görüşürüz abi benim gidip hazırlanmam lazım dosyaları kontrol ettim imzalar atıldı."Tamam oğlum yolun açık olsun yarın ben alırım seni evden alana bırakırım"

"İşte buna hayır demem"Buz mavisi ceketini tek eliyle omzuna attı.Esmer teninin üzerine giydiği beyaz gömleğin ilk iki düğmesini açmıştı.Diğer elinde evrak çantası hızlıca oradan çıkıyorken kızların ona olan bakışlarını farketti.

Aslında bu duruma ne kadar alışık olsa da onu çok rahatsız ediyordu.Okul yıllarında bile karşı cinsin hep ilgi odağında olmuştu ama tek düşündüğü dersleri idi.Sonra da adını kibirli ye,kendini beğenmişe çıkarmışlardı.

Eve geldiğinde bahçede Khaled in salıncakta sallandığını gördü.Yanına oturdu elini çocuğun omzuna attı birlikte ılık esen yasemin kokulu rüzgara karşı sallandılar.Khaled in yüzüne baktı.O siyaha çalan esmer yüzü bugün çok asıktı.Yanağını sıktı "Benim kardeşim neden üzgün bakalım bugün"omuzunu silkerek "hiç" dedi.

"Var bir şey var kim üzdü benim kardeşimi söyle gideyim kulaklarından asayım"çocuk gülümsedi "kimse değil abi,annemi düşünüyorum o bir deniz kızı olabilir ve ben yüzme bile bilmiyorum"Can çok şaşırdı "

"Bu muydu üzüldüğün şey, istediğin yüzme olsun ben sana öğretirim."Gerçekten mi?"Çocuğa sarıldı "tabii ki hadi şimdi yemek yiyelim kurt gibi açım yoksa seni yiyeceğim"Birlikte gülümseyerek içeri girdiler."Ooo iklima yine  döktürmüş"çeşit çeşit yemekle süslenmiş masaya bakarak.

Akşam yemeğinden sonra herkes odasına çekilmişti.Can yatağına uzanıp eline bir kitap aldı.Galata kulesi resimli bir ayraç ile ayırdığı sayfadan kaldığı yerden devam etti.

Rabbin söyle diyor: "Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?"(İnşirah 1) O zaman üzülmeye gerek var mı şu üç günlük Dünya da.

"Üzülme çünkü Allah bizimle beraberdir"(Tevbe 40)

"Ölümsüz ve daima diri olan Allah a güvenip dayan" (Furkan 58) Onun dışındaki her canlı ölümlüdür ve vakti gelince yok olacaktır.

"Müminler yalnızca Allah a dayanıp güvensinler"(Al-i İmran 122)

"Ben işimi Allah a havale ediyorum.Şüphesiz Allah,kullarını çok iyi görendir.Nihayet Allah,onların kurdukları tuzakların kötülüklerinden bu zatı korudu."(Mü'min 44-45)

Her ne gelirse başımıza hastalık,keder,üzüntü,hüzün ve can sıkıcı ,kalp burkucu bilin ki Rabbim in imtihanı seninledir.Üzülme ,Allah ın kazası artık olmuştur.Bazı şeylerin önüne geçilemez.İrademiz dışında oluşur.

Artık yazı yazılmış,kalem kurumuş,defter dürülmüştür.Bu sıkıntıdan Ancak Allah ı bolca zikrederek,anarak çıkabilirsin.Üzülmenin hiç bir faydası olmayacak ,zamanı geri getiremeyeceksin.

Allah ın rahmetinden ümidi kesmemeliyiz.O sonsuz merhamet sahibi dir.

"Bilesiniz ki kalpler ancak Allah ı anmakla huzur bulur"(Rad 28) Şunu unutmayın ki Allah tan başka hiçbir şey sana doğru yolu gösteremez,seni koruyamaz,sana yardım edemez.O zaman Ona yakınlaş,Onu an,ondan iste.

Bu hayatın ne kadar boş olduğunu anlaman için ölümü ensende hissetmeyi mi bekliyorsun?

Düşmek üzere olan bir  uçaktaki insanların çırpınışlarını düşün,kendini bir an o uçakta düşün.Ne kadar boş muş değil mi Dünya?Ölüm nasılda sıfırlıyor gerçek sandıklarımızı.

 Son anda mı anacaksın onu.Can boğaza geldiğinde.Geçmiş geride kaldı,Geleceğin muamma ama bugün?Bugün senin hadi kalk ne duruyorsun Her şeyin sahibi olan Rabbine dön,ona yakar ve ondan yardım iste.O sonsuz mülk ve merhamet sahibidir.

Haksızlığa mı uğradın?Allah a bırak ve ona havale et.Bırak onun cezası göklerde kesilsin.Bak nasıl hafifleyeceksin.Kitap elinde uyuyakalmıştı.

Rüyasında limon ağaçlarının arasından geçen bir kızın ona gülümsediğini gördü.Kız arkasını dönüp yürümeye devam etti.Ilık esintide uçuşan uzun ve kumral saçları vardı,beyaz çiçekli bir elbisesi.Çıplak ayakları ile yürümeye devam eden kızın peşinden sürükleniyordu.

İlerideki uçurumu görmemiş miydi? Onu kurtarmalı idi.Koşmaya başladı.Bir anda kızı saçlarından çekip elini kavradı.

O an ter içinde uyanmıştı.Kalbi dörtnala çarpıyordu.Hiç bu kadar gerçek bir rüya görmemişti.Kalktı ve banyoya gitti.Suyu yüzüne her çarpışında kızın yüzü gözlerine geliyordu.

Aşkın tohumu o an atılmıştı kalbine ve kader çoktan yazılmıştı.


















NAHLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin