BÖLÜM 6
O tatsız gecenin ardından günler geçmişti. Çınar Bey her gün eve tam zamanında gelmese de belli aralıklarda gelen Çınar Bey, artık evden erken çıkıp daha geç gelir olmuştu. Bunun sorumlusu ben miydim hiç bilmiyordum. O gün fazla çıkışmış olsam da her şekilde haklıydım. Kardeşim Çınar Beyi çok seviyor, neredeyse onu babası olarak görüyor diyebilirdim. Bende bunu istemiyordum.
Yine de bir özür borçlu olduğumu da biliyordum. Bu yüzden tek başıma oturup gözümü telefonun saatinden hiç ayırmadan sabırla onu bekliyordum, ama saat gece yarısını çoktan geçmesine rağmen Çınar Bey henüz eve gelmemişti. Son günlerde sık geç gelmesine artı olarak çok iyi de görünmüyordu. Kötü görünmesinin sebebi yalnızca biz olamazdık.
O an kapıdan gelen tıkırtılarla ayağa kalktım. Karanlıkta oturduğum için açılan ışıkla gözüm kamaşmıştı. Elimi gözümden çekince Çınar Beyle göz göze geldik. Beni şöyle bir süzdükten sonra "Burcu... Sen hala uyumadın mı?"diye sorduğunda iyi görünmediğini bir kez daha anladım. Patronumun saçları, üstü başı dağınıktı onu gören savaştan kaçıp geldiğini de düşünebilirdi. Garip sessizlik uzamasın diye silkindim.
"Uyku tutmadı Çınar Bey aç mısınız, ben hemen..."
"Hayır, değilim aksine çok yorgunum hemen uyuyacağım. "Derken sağ elimi ağzıma götürerek tırnağımı dişledim. Çınar Beyin yorgun olduğunu söylemesine gerek yoktu bu her halinden belliydi. Elimi ağzımdan çektiğimde konuyu hiç uzatmadan söze girdim."Çınar Bey eğer geçen günkü tavrım için böyleyleyseniz gerçekten çok üzgünüm ben sadece..."
Ben konuşmaya devam ederken elini havaya kaldırarak sözümü kesti."Hayır, Burcu sorun yok sen haklıydın. Mira nasıl?" Lafı geçiştirmek için kardeşimi sorsa da benim de uzatmak gibi gayem yoktu. "Şuan uyuyor ama sizi bütün akşam sorup durdu." Aslında o günkü kızgınlığımın sebebi onunla alakalı değildi. Kardeşim sadece kendine baba sevgisi verecek birini arıyordu. Ve o kişi Çınar Bey olmayacaktı.
"Şu aralar işler çok yoğun Burcu, bu yüzden başımı kaşıyacak zaman dahi bulamıyorum. Hadi sen de git uyu."der demez odaya doğru yürümeye başlayınca "Çınar Bey."dememle durmuştu. Söylesene be adam neyin var? Elimi saçıma götürerek bu seferde saçımı kaşıdım. Madem söylemek istemiyordu zorla da söyletemezdim.
"Efendim. "
"Biliyorum, henüz çok yeniyiz. Siz deneme sürecinde olduğumuzu söylediniz ama benim avans alma gibi..." derken sözümü kesmişti. Bu adam harbi söz kesmelere bayılıyordu."Sana kart verdim Burcu, istediğin gibi kullanabilirsin."
"Verdiğiniz kart evin ihtiyaçları içindi. Ben kişisel ihtiyacım için istiyorum. " Çünkü küçük kardeşimin yarın doğum günüydü. Ona şahane bir hediye alarak mutlu etmek istiyordum."Neden paraya ihtiyacın var?" Bu soruyla birlikte gözlerimi devirdim. Neden paraya ihtiyacım olmasın, her insan gibi benim de harcamalarım olabiliyor.
"Yarın, Mira'nın doğum günü bende ilk kez kutlayacağım için özel bir gün olsun istiyorum." Kardeşim için ilk kez doğum günü partisi yapmış olmayacaktık ama ben ilk kez kardeşim için özel şeyler yapmayı düşünüyordum.
"Son kez söylüyorum. Bu tarz şeyleri bana danışmana gerek yok Burcu, para senin hakkın istediğin gibi kullanabilirsin." Kutlama demiştim kutlama tek kişi yapılmaz. "Peki, ya siz?"diye sorduğumda "Ben?"diye soruma soru ile karşılık verdi.
"Yarın, kendi ellerimle pasta yapacağım. Yemekten sonra da doğum gününü kutlamak istiyorum. Biliyorsunuz kardeşimde sizi seviyor acaba akşam sizde bize katılmak ister misiniz?"