Çöküş

67.3K 3.1K 265
                                    

BÖLÜM 12

1 Ay Sonra...


"Abla yine geç kalıyoruz acele et!"

Zilin sesini duyunca mutfaktan topuklularımla koşmaya başlamıştım. Küçüğüm her sabah beslenme çantasını unutuyor nedense geç kalan hep ben oluyordum. Kapıya kadar nefes nefese geldiğimde Çınar kardeşimin elinden tutmuş bana bakıyordu.

"Kıvırcığım sende her seferinde beslenme çantanı unutma."

"Burcu, kardeşine laf yetiştirmek yerine yürüsen mi yoksa kreşine geç kalacağız."

"Ya Çınar abi kaç defa söylicem ben bebek değilim. Kreş, bebekbakım evi ben anaokuluna gidiyorum anaokuluna..."

"Evet, Çınar artık kardeşim okullu oldu. Lütfen bebekmiş gibi konuşma..."dediğimde beni gülme almıştı. "Özür dilerim şirinem senin o kadar büyüğünü fark edememişim." Mira da hadi der gibi bakınca "Tamam, canım hazırım."diyerek kendi çantamı da elime aldım.

Çınar ve Mira önden yürürken el ele çok tatlı olduklarını düşünmüştüm. Kapıyı çektiğime bu defa geri de kalmamak adına onları geçerek kızıma doğru yürüdüm. Tam güzel kızımın yanına gelmiştim ki Çınar seslenerek "Hayatım benim arabayla gidelim. İki arabayla gitmemiz gerekmiyor..."dediğinde dudağımı büzerek kızıma bakmıştım.

"Çınar, benim kızımla gitsek olmaz mı?"diye sorduğumda Mira bir kez daha geç kalıyorum, demişti. Kardeşime bakan Çınar daha sonra bana bakarak "Tamam, o halde artık beni de şirkete bırakırsınız hanımefendi."demişti.

"Hayhay, memnuniyetle." Çınar kardeşime kapısını açtıktan sonra yanıma binerek emniyet kemerini bağlamış bende arkamı dönüp kardeşime bakarak "Güzelim kemerin."demiştim ki "Bağladım abla."dediğinde önüme dönüp gülmüştüm.

"Hayatım sence bugün gider miyiz?" Bu lafının üstüne yanımda oturan adama gözlerimi kısarak baktım "Odaklanıyorum Çınar, araba kullanmak aceleye gelmez."dediğimde Çınar eliyle alnına vururken kardeşimin de onun hareketini tekrarladığını gördüm

"İyi tamam ya gidiyoruz." İlla ki her şeye müdahil olacaklardı. Bismillah, diyerek arabayı çalıştırdığımda Mira'nın anaokuluna çok geç kalmadan ulaşmıştık. Mira arabayı park etmemle emniyet kemerini çözer çözmez arabadan inmişti. "Ben bu yaştayken beni okula salya sümük getirirlermiş." dediğimde Çınar başını olumsuz anlamda sallayarak arabadan inmişti. Mira ilk Çınar abisine öpücük verdikten sonra benimde yanıma gelerek öpücüğünü verip beslenme çantasını aldı.

"Miracım dikkat et olur mu?" dediğimde tamam diyerek koşmaya başlamıştı. Çınar da yanıma geldiğinde elini belime dolayarak benim gibi kardeşime bakmaya devam etmişti. Girişte öğretmeni karşılarken kardeşim dönüp bize öpücük gönderdi. Bende aynı şekilde öpücük gönderirken Çınar da el sallamıştı. Sonra Mira arkadaşına bizi gösterip beraberce içeriye girmişlerdi.

"Çınar evlenmeden çocuk sahibi olduğunu farkında mısın?" diye sorduğumda Çınar bana dönerek burnumun ucuna tüy kadar hafif bir öpücük kondurarak "İşte tam da bu yüzden çok şanslıyım. Ben henüz evlenmeden bir aile saadetine kavuştum evlendikten sonra mutluluğumun ölçütü olur mu bilmiyorum."

"Biz çok mutlu bir aile olacağız bunu bütün kalbimle hissedebiliyorum."

"Bende... Hadi beraber şirkete gidelim."dediğinde dudak büzdüm. Düğüne çok az kalmış ve benim bir dünya işim vardı. "Hayatım seni bıraktıktan sonra eve gitsem olmaz mı?" Yine beni şirkete sokup bir dünya iş anlatmasını istemiyordum.

BİZE SEN KALAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin