*Mi Sol: Güneşim
Kelime Latince.
***Chanyeol suya dalar dalmaz hissettiği ağır baskı yüzünden duraklamak zorunda kaldı. Ateş özüne sahip olan Kral için suyun özüne girmek oldukça zor bir hareketti.
Kahin KyungSoo dikkatli bir şekilde etrafta gözlerini gezdirirken Minseok Kralın yanındaydı. Çok geçmeden Su iyesi karşılarında belirmişti.
"Kahin KyungSoo." Iye kaşlarını kaldırarak konuştuğunda KyungSoo Hafifçe yan dönüp Kralını işaret etti. Chanyeol'un saçları suya inat alev alev yanıyordu.
"Majesteleri Chanyeol, emanetini almaya geldi." Su Iyesi şaşkınlıkla bakışlarını Chanyeol'e çevirdi ardından alel acele selam verdi.
"Kral Chanyeol, emanetinizi Aqua'daki en güvenli yere, saraya götürdüm. Lütfen beni takip edin."
Chanyeol kafasını sallayıp önden giden su iyesinin peşine düştüğünde Minseok ve KyungSoo'da onu takip etmişti.
***
RiJin kaldığın odadaki koltukta baş aşağı dönüp derin bir nefes aldığında kaşlarını çatarak ona baktın.
"Neyin var senin?"
"Üstümde bir ağırlık hissediyorum Majesteleri." Kaşlarını kaldırıp ayaklarını uzattığın yataktan doğruldun.
"Uzun zaman özünü kullanamadın ondan olabilir mi acaba? Karadan çok fazla uzak kaldık." Endişeli bir ses tonu ile konuştuğunda RiJin dudaklarını büzdü.
"Bilemiyorum Aelia. Umarım yakın zamanda dönebiliriz." RiJin gözlerini yumduğunda onun bu haline gülümseyip yatak başlığına sırtını dayadın.
Kendinle ilgili yeni yeni öğrenmiş olduğun gerçek garipti fakat sana garip hissettirmiyordu. Aksine öncekinden daha rahat hissediyordun. Sanki aslında olman gereken kişiyi bulmuş gibiydin.
Bileğinin içindeki ateş ve ışıltının iç içe geçmesi ile oluşan işareti okşadın. Yüzüne sakin bir gülümseme yerleşmişti. Buraya geldiğin ilk anda ortaya çıkmıştı bu işaret.
Parmakların işaretin üstünde gezinmeye devam ederken göğüsünün ortasına düşen ateş ile nefesin teklemişti.
Gözlerine bir anda dolan yaşlarla kesik bir nefes alıp ayaklandın.
Odadan çıkmak üzere kapıyı açtığında RiJin irkilerek uyandı. Kapının dışındaki nöbetçiler ise hazır ola geçmişti.
"Günışığı nereye?"
"Nefes alamıyorum." Elini göğsünün ortasına yerleştirip konuştun ve koridora doğru yürümeye başladın. RiJin ise peşinden geliyordu.
Ilk geldiğinizde Kral JunMyeon ile konuştuğunuz arz odasının koridoruna girdiğinde arkası sana dönük uzun boylu ve kırmızı saçlı birini seçmişti gözlerin. Göğüsündeki ateş seni iyice yakıp kavururken derin bir nefes bıraktın. Içini yakıp kavuran ateş burnunun direğini sızlatıyordu.
Chanyeol arz odasına girmek üzereyken göğüsünün ortasına düşen ateşle olduğu yerde durdu. Ani bir şekilde arkasını döndüğünde koridorun ortasında bayılacakmış gibi olan genç kadını gördü. Kahini ve Orman ruhunu ardında bırakıp hızlı adımlarla ona ilerledi ve düşmek üzere olan kadını belinden sıkıca kavradı.
"*Mi Sol." Kral Chanyeol kucağına bayılan ruh eşini kucaklarken bilinçsizce konuşmuştu.
***
"Neden bayıldı?" RiJin endişeli bir sesle konuştuğunda Chanyeol yanı başında oturduğu ruh eşine baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kehanet [Park Chanyeol OC]
FanfictionHalkını 'gölge'nin esaretinden kurtarmak zorunda olan Anka Kral Park Chanyeol Ve Bin asırda bir doğan, güzeller güzeli Ateş Perisi'nin hikâyesi. "Halkını kurtarmak için kehanete boyun eğmelisin." -Kahin "Bunu kabul ederken ona aşık olabileceğimi düş...