Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
❀ 8 ✿
Diana, Bucky'nin söylediği şey ile bakışlarını yavaşça önüne çevirdi. Ellerinin altında ki direksiyonu sıkı sıkı tuttu. Kendisine sakin olmasını söyledi. Ardından tekrar ona baktı.
"Ne diyorsun? Gerçekten anlamıyorum." dedi, sesinin titrememesini umarak.
"Artık yalan söylemene gerek yok. Burada sadece ikimiz varız." dedi Bucky. Ve Diana, kurtaramayacağını anladığında omuzlarını düşürdü.
"Ne zaman anladın?" diye sordu.
"Daha ilk gördüğüm an bir tuhaflık sezmiştim. Ama yanıldığımı düşündüm. Ben Sierra'nın kokusunu bile bilirim, Diana. Sana her yaklaştığımda, farklılıklarınızı çok net görebildim." dedi Bucky, bunları fark etmenin verdiği gurur ile.
"Ona hâlâ aşık mısın?" diye sordu Diana, kendini tutamayarak.
"Bunun cevabını verebileceğim tek kişi kendisi." dedi Bucky. "Hem konuyu değiştirmeye çalışma."
Diana gözlerini devirdi.
"İsmimi nereden biliyorsun peki?" diye sordu.
"Anneni aradım. Kendisi beni pek sever. Ona Sierra olmadığını anladığımı söylediğimde bana bir ikizi olduğundan hemen bahsetti." dedi Bucky. Diana, annesinin de işin içinde olduğunu duyunca sinirlendi.
"Diğerlerine söyleyemezsin. Sierra dönüp onlarla konuşana kadar beklemelisin." dedi Diana, çevreye bakınarak.
"Herkese anlatacağım demedim farkındaysan. Sierra için susarım. Ama dönene kadar. Sonra herkese Fury için göreve gittiğini söylemek zorunda." dedi Bucky.
"Sierra döndükten sonra beni hiçbir şey ilgilendirmeyecek. İstediğini yapabilir. Hem ayrıca benim olduğumu bile bile öpmeye mi çalıştın sen?!" dedi Diana kaşlarını çatarak.
"Tepkini merak ettim. Gerçekten öpecek halim yoktu." dedi Bucky ve arabadan inmek için hareket etti, ama Diana kolundan tuttu.
"Sana güvenebilirim, değil mi?" diye sordu.
"Asıl soru şu, biz sana güvenebilir miyiz?" dedi Bucky. "Sonuçta seni tanımıyoruz."
Doğru, Diana bir yabancıydı.
"Şu ana kadar güvenini kıracak bir şey yaptım mı?"
Bucky tam ona cevap verecekken, arabanın dışından ses duyuldu.
"Aşk kuşları birlikte nereye gidiyorsunuz?!" Clint'in bağırmasıyla Tony ve Steve'de o tarafa döndü.
