Ona yeniden sahip olmak beni çok mutlu etmişti. Bundan sonra kötü şeylerin olmasını istemiyordum. Yani aramızda. Birbirimize yalan söylememeliydik. Uyanınca uygun bir zamanda onunla bu konuyu konuşacaktım.
"Seni çok seviyorum" Dedim uykuya dalarken "her zaman iyi ol..."
......Bilincim yerindeydi ama sanki birisi gözlerimi japon yapıştırıcısıyla birbirine yapıştırmıştı. Kirpiklerim birbirine yapışmıştı adeta. Sonunda onları açtığımda gözlerimi ovuşturdum. Elimle yan tarafımı yokladım. Parmak uçlarıma kaslı kollar değince keyifle gülümsedim.
Biraz durup gözlerimi tamamen açtım. Rayn yüz üstü yatmış uyuyordu. Onu ne kadar özlediğimi hissettim. Komidinin üstünde ki telefonumu elime alıp saate baktım.
12:08
Ryan a bakmaya devam ettim. Bir yandan uyanmasını istemiyor bir yandan da özlediğim için hemen uyansın istiyordum. Özlemime yenik düşüp yatakta yuvarlandım ve üstüne yattım. Gülerek kulağına eğildim
"Ryaaaann sevgiliim" Diye fısıldadım. Gözlerini açmadan kaşlarını çattı. Ardından üstünde ki ağırlığı hissedince dudağı kenara kıvrıldı. Derin bir nefes aldı ve hızla beni üstünden atıp kendisi üstüme çıktı. Küçük bir çığlık attım . İkimizde gülüyorduk. Kollarımı kocaman açıp sarıldım.
Yanıma yattı kolunu açıp üstüne yatmamı ister gibi kafamı çekti. Göğüsüne yattım.
"Bugün bir şeyler yapmak ister misin? Nasıl hissediyorsun?" Dedi uzun süredir haber alamamış olduğu için.
"Sen varsın, bu Yüzden iyiyim. Olur bir şeyler yapabiliriz ikimiz bugün. Çok özledim seni. " Güldü ve daha çok sarıldı. Bir kaç dakika öyle kaldıktan sonra gülümsedi ve yerinde doğruldu. Belimden tutup beni kendine çekti . Dudaklarıma yaklaştı
"Seni çok özledim prenses" Dudağıma küçük öpücükler bırakmaya başladı. Kollarımı boynuna doladım
"Bir daha asla beni yalnız bırakma" Dedim.
"Asla..." Ardından öpüşmeye başladık...
...........
Andy den devam;Ormanın içinde koşmaya başladım. Karanlıktı ve kimse yoktu. Yalnız başıma burda ne yaptığımı ve neden burada olduğumu hatırlamaya çalışıyordum. Ama hiç bişey hatırlamadım. Kimim ben? Neden buradayım. Koşmayı bırakıp yavaşladım. İlerde ağaçların arasında yerde yatan bir bebek vardı. Ağlıyordu. Yanına gittim. Sarı saçları ve mavi gözleri vardı. Saniyeler içinde bebeğin etrafını birileri sardı. Gözleri bembeyazdı. Bir tür büyü yapıyorlardı. Bebek daha da şiddetli ağlamaya başladı. O ağladıkça sanki benim beynim patlayacak gibi oluyordu.
Korkuyla gözlerimi açtım. Terler içinde kalmıştım. Birden tenime değen parmaklarle irkildim
"Geçti Andy, sakin ol. İyisin..." Bella'nın sesi sakin olmama yetmişti. Gözlerimi kapatıp açtım ve ona baktım. Saçımı okşuyordu.
"Ne oldu bana"
Gülümseyip elini yanağıma koydu
"Biz de onu öğrenmeye çalışıyoruz. Sorunun cevabını Alex verecek " Dedi gülümseyerek.
Gülümsemesine karşılık verip doğruldum. Alnına bir öpücük kondurup
" Sanırım öğrenmeye can atıyorum."
.......
Jessy den devam ;Ryan duşa girdikten sonra kimlerin kalktığına bakmak için aşağıya indim.
"Güüüünnnaaaayyydddıııııınnnnn" Diye bağırdım mutfakta olan kişiye. Birisi kahvaltı hazırlıyordu. İçeriye girdim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez
VampirosBaşbelası bir melez etrafındakilerin de başını beleya sokmadan nasıl yaşayabilir ?