"Onu gerçekten seviyorsun, ha küçük kardeş?"
"Ölümüne." dedi Ron. Kendini çok garip hissetmişti. Fred'le mi konuşuyordu?
"O da seni seviyor."
"Evet öyle, Fred."
"Peki ne zaman yapacaksın?"
"Neyi?"
"Aptal. Evlilik teklifi tabii ki de. Yani bir teklifi hak ediyor."
"Kesinlikle. Kesinlikle hak ediyor. Ama doğru- doğru zamanı -şey- bekliyorum."
"Doğru zaman mı? Nasıl yapacağımı bilemiyorum desene sen şuna." Cılız bir kahkaha attı.
Ron ona bir bakış attı. Ama nasıl bir bakıştı bu? Onunla yıllar sonra konuşmanın sevgi doluluğu mu? Yoksa, kendisiyle alay ettiği için kızgınlık mı?
"Elini çabuk tut Ronnie." Bu lakabı söylerken daha önce yaptıkları gibi alaycıydı. "Yoksa uzun saç Charlie'nin bile çocukları olduğunda siz hâlâ sevgili olarak kalacaksınız."
Charlie mi? Ah, hayır! Böyle bir şeyi düşünemiyordu.
"Söylesene, neden tablon bile bu kadar sinir bozucu Freddie."
"Georgie'den bir şeyler kaptım." diye cevap verdi Fred. Ama Ron daha fazla ölü biriyle konuşmak istemiyordu. Hogwarts'taki onlarca tabloyla konuşurken bile hiç hissetmediği çok garip bir şeyler hissediyordu.
"Hadi git işine Fred."
---
Biliyorum bu geçiş bölümlerinden sıkıldınız ama finale yaklaşıyoruz. Finalde çok değişik şeyler olacak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
king of my heart; romione
Fiksi Penggemar"Ron, sen bir kralsın." "Sen kraliçem olmadıktan sonra kral olmamın ne anlamı var?" "Öyle düşünme, Kalbimin Kralı." İşte bu, o meçhul 19 yılda yaşanan olayların arasından sadece Ron ve Hermione'nin hikâyesi. 2019|ronscrown