Bir çiçek vardı. Her gün bir yaprağı düşerdi toprağa. Yapraklarını kaybediyor oluşuna rağmen hiçbir zaman üzgün göremezdim o çiçeği. Bir gün sordum; "Çiçek, yapraklarını kaybetmene rağmen neden hiç üzülmüyorsun?". Çiçek, sanki her gün bu soru kendisine soruluyormuşçasına döndü bana; "Toprağa aşık aciz bir çiçeğim; elimden gelen, yapraklarımı dökmek ve her gün toprağa bir yaprak hediye etmek." Durdum ve düşündüm. 'Biz, insanoğlu; elimiz, kolumuz ve aklımız olmasına rağmen niçin bir çiçek kadar olamıyoruz?'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Cellâdına Âşık Olan Mahkûm'
Poesía"Dakikalar kalmıştı idamına. Gelip, alıp, götüreceklerdi. Ölüm korkusu vardı gözlerinde. Ve aniden, aniden gördü; gözlerindeki ölüm korkusu yerini aşka bıraktı. Ömrünün son dakikalarında nasıl olabilirdi ki 'cellâdına âşık olan bir mahkûm'.. -Şiirle...