kavuştuk

334 17 7
                                    

yapraktan...

hepimiz oturma odasında oturuyorduk, konuşmadan, ali barışa döndü

ali:oğlum öldün sanıp ne kadar korktuk haberin var mı? 

barış:özür dilerim, ben sadece-

yaprak:ya sus allah aşkına açıklama yapma! bizi korkutmaktan başka ne yaptın? 

oğuz :yaprak tamam, bağırma çocuğa.

deniz:aynen yaa,  bu arada ben pizza istemiştim geldi mi?

ali:geldi, mutfağa koydum, git ye.

deniz:sağol ali başkanım.

deniz mutfağa gidince oğuz da peşinden koştu, 

barışa dikmişti'k gözlerimizi,  bana baktı bende güldüm alayla.

yaprak:barış efendi kız bulmuş gidecek miş.

gokhan :nereye gidecen oğlum ? ne kızı ? yıllardır yaprak diye anamizi ağlattın, 

barış :ya,dinlemiyor sunuz ki,karşınıza cikmadigim için, oguzun bulduğu kızla gidecektim,  kız kardeşim sayılır yaa.  ama simdi çıktım gitmeme gerek yok.

yaprak:gitme. naparsan yap. karışmıyorum.

barış :naparsan yap diyorsun, gitme diyor sun? neyin kafasını yaşıyor sun yaprak?

yaprak:sus be, lisede yaptıklarını unuttum sanma.

barışın aklına gelir...

barış :ya bak, hepsini sinan yaptı, gerçekten.

yaprak:(güler ) allah allah, sende benim dudaklarima yapışırken hoşuna gidiyor gibiydi.

barış :gidiyordu belki (gülümser )

ali :oğlum yanımda ne konuşuyor sunuz ya, lisede olanları unutamaz mıyız? 

barış :ben unutamam ali, sinan yüzünden yaprak ne olsa benden bildi ağladı, ben o günleri  unutamam.

yaprak:bende unutmam, siz unutun,

gökhan ayağa kalkıp mutfaga gitti.

gökhan :yediniz mi lan  hepsini ?

deniz:yok be ayırdım sana da dolapta var.

gökhan dolabı açıp aldı,

yapraktan devam...

koltuktan kalkıp çantamı taktım,

yaprak:ali ben işe gidiyorum barış bekliyor.

barış :barış mı?  o kim?

yaprak:senin yokluğunda barış diye sevgili yaptım.

barış :sev-sevgilin mi ?

aliyle  birlikte güldük

yaprak :şaka ya, iş arkadaşım, neyse gidiyorum ben.

hemen evden çıktım,  çıktığım zaman karşımda hiç beklemediğim,  hatta öldü sandığım, hayatımı kabusa çeviren, barıştan uzak durmami isteyen birisi vardı, gözlerimin dolmasını hissediyordum, ellerimi kastım, şimdi gerçekten emindim, kötüler ölmez,  kötüler gitmez, ama iyiler yenilir, hafifçe gülümsedi'm birisi hayatınızı mahfetse ve siz onu karşınızda görseniz?  hatta öldü sandığınız zamanda sevinir miydiniz? ben sevindim. koşarak ona sarildim sim sıkıca,  ama o beni itti, eski sinan geri mi döndü?

sinan :uzak dur benden dokunma!

yaprak:ölme'din! burda sın dimi?  öyle diyil mi?

sinan:bana bak lan, ben seni öldürmeden ölürmüyüm?

yaprak:ya sen benden ne istiyor sun? ben naptım?  (ağlar )

sinan:sevgilimi öldürdun.

yaprak:hayır hayır onu ben öldürmedim,  çünkü ben onu kurtaramadım,  seni kurtardım. sen ölecek tin yanacak'tın.

sinan :keşke yansaydım ya ama o ölmeseydi, sen beni niye kurtardin ki!niye barışı kurtarmadın beni kurtardin  neden ben!

yaprak:boş -boş ver, sadece ben suçsuzum! keşke bana teşekkür etsen hayatını kurtardım! 

sinan :kes  lan kes. konuşma. şimdi, ben içeri giricem, herkes ölmediği'mı görecek, ve biz barışma numarası yapacağız.

yaprak:peki, nasıl istiyor san öyle olsun.

sinan kolumu tutup eve soktu ikimizde oturma odasina girdik gözler bize dönünce hepsi şaşkınlık içinde ayağa kalktı.

barış :sinan!

barış ona sarilinca gözlerimi sildim, herkes sinan'a tek tek sarıldı.

ali:sinan, ama nasıl olur?

gökhan :lan sen mezardan çıkıp mı geldin,  lan iyiki geldin be.

deniz:inşallah yaprağı üzmeye gelmedin?

sinan:yok kardeşim, biz yaprakla konuştuk, artık kardeşim sayılır.

sinan bana sarılınca,  gözlerimi silip karşılık verdim,

sinan:baristik biz.

barış :ulan çok sevindim lan, iyiki geldin....

oğuz elinde pizza ile gelince, pizzayi düşürdü,

oğuz :hayal mi görüyorum ? sinan? sende mi ölmedin?  ulan kim öldü o zaman?

hepsi güler, yaprak hariç....

arkadaşlar, biliyor sunuz bunu final yapmıştım ama istediğiniz için devamlarini yazdım devam etsin mi?

dur yavaş : yapbar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin