Önceki bölümünden bir alıntı.
Yattığım yerden bir anda doğruldum Heryerim ter içinde kalmıştı. Gözlerimden yaş gelmeye başladı. Yataktan kalkıp, banyoya girdim suyu açıp kuvvettin dolmasını bekledim üstümdeki kıyafetleri çıkarıp suya girdim. Güzelce banyomu yapıp banyodan çıktım. Dolabıma doğru gidip içinden yeni bir gecelik çıkarıp giydim. Yatağımın nevresimlerini değiştirdim. Komedinimin içindeki hapımı alıyordum ki birden bir ses duydum. Odadan çıkıp sesin geldiği yere doğru yürümeye başladım sesler beni Alp'in odasına getirdi. Kapıyı çalmadan içeri girdim içeri girdiğimde gördüklerime inanamadım.
*************************
Burada neler olmuştu böyle heryer heryerdeydi. Bütün eşyalar kırılmıştı Alp ise yerde kanlar içinde yerde atıyordu, koşarak onun yanına gittim. Yanına cömeldiğimde gözleri allahtan açıktı. Birden bire çığlık atmaya başladım .
-" Baba çabuk gel. Enis ne oldu sana hadi konuş benimle Enis .
-" Ni..ye..bağ....ırı...yor...sun.
-" Enis ne oldu sana şöyle hadi.
Enis birden kendinden geçti, çok zaman geçmesine rağmen hala hiç kimse gelmiyordu.
-" Baba çabuk gel .
Birden bire içeri babam ve korumalar girdi içeri Babam Enis'i yerde kanlar içinde atarken görünce hemen yanıma, gelip Alp'i yerden alıp koşarak dışarı çıktı. Ayağa kalkmaya çalıştıkça , başım dönüp yere düşüyordum. Evin yardımcılarından biri gelip kalkmama yardım etti. Doğruca babamın arkasından koşarak, dışarı çıktım. Tam arabayı çalıştırıp gidicekti ki arabanın önünü kestim. Babamın ne dediği şu anda hiç ama hiç umrumda değildi. Arabanın kapısını açıp, içeri girdim, benim binmemle araba tekrar çalıştı. Gözlerim kendiliğinden yaşamaya başladı ne kadar uğraşsam da gözyaşlarını tutamadım. Bu arada babam ne kadar hızlı sürdüyse hastaneye varmıştık. Babam Alp'i alıp hastaneye doğru koşmaya başladı . Arabadan inip babamı takip ettim. Babamı gören doktor koşarak babamın yanına geldi bu arada da sedye getirmelerini istedi. Babam doktorla konuşarak ilerlemeye başladılar. Ben de en yakındaki lavaboya doğru yürümeye başladım. Lavabonun kapısını açıp içeri girdim. Elimi yüzümü güzel bir şekilde yıkadıktan sonra aynada kendime baktım. Göz altlarım şişmiş ve gözlerimin içide kıpkırmızı olmuştu. Şu anda bunların hiç biri umrumda değildi, umrumda olan tek bir şey vardı o da kardeşim den başkası değildi. Lavabodan çıktıktan sonra, doğruca Alp'in yanına gidiyordum. Ama hiç istemiyeceğim bir manzarayla karşılaştım. Vücudum ve ruhum bu olanlara dayanamadığı , için heryer dönüyordu birden vücudum boşaldı gibi hissettim, en son hatırladığım şey ise insanların bana endişeyle bakması oldu.
******************************
Üçüncü Kişinin Anlatımından
Elis kendinden geçtikten sonra, telaşlı olan hastane, daha da telaşlandı. İnsanlar kızın etrafında dayre oluşturdu. Hastanede ki personaller kızın etrafını saran kalabalığı dağıtılar Böylece, bayıllan kişinin kim olduğunu görmüş oldular. İçlerinden biri konuştu.
-" Elis hanım size ne oldu böyle birden
-" sedye getirin çabuk
-" Murat beye haber veririm .
-" Gidip haber versene , neden soruyorsun
Hemşire birden ayağa kalktı ve doğruca Enis'in odasına doğru koşar adım yürüyerek Murat beyi bulmaya çalışıyordu. Hemşire danışmanın yanına giderek Enis'in odasını sordu, istediği cevabı alınca doğruca Alp'in odasına girdi Murat beyi görünce onun yanına gitti. Murat beyin oğluyla ilgilendiğini görünce kızın durumunu nasıl söyleyeceğini düşünüyordu . Murat Bey yanına gelen Hemşire yi görünce, ona doğru döndü kızın yüzündeki telaşı fark edince, istemsizce kendisi de telaşlandı. Bunu gören, hemşire artık söylemesi gerektiğini anladı hemşire kızın dudakları hafiften aralandı ama kızın dudaklarını titrediğini görünce, daha da endişelendi. Sonunda kız konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Gölgesi
Roman pour AdolescentsHerkesin geçmişi güzel değildir. Onların geçmişleri ise karanlıktı. Her karanlığın içinde bir aydınlık vardır yeterki onu bulalım. onlara aydınlığı bulmakta yardım edermisiniz Geçmişin aralığı altında ezilmiş olan bir abi Hataları yüzünden çocukla...
