Yanımda nefes bile almadan konuşan Taehyungla gözlerimi bir kez daha devirdim. Çikolatalı sütümden büyük bir yudum aldım.
"Yeter artık Tae. İnternetten yaptığın alışveriş yüzünden kandırıldığını bin kez anlattın, anladık."
Hoseok konuştuğunda onu bir anlığına öpmek istemiştim. Konuşma cesaretini bir tek o göstermişti çünkü.
"Bin kez falan anlatmadım. Sadece bir iki kez anlatmıştım. Konuşmuyorum sizinle bundan sonra."
Karşımda oturan Jin Taehyung'un elini sıkıca tuttu.
"Gerçekten mi? Evet, evet. Lütfen bir daha bizimle konuşma, yalvarırım."
Jin'in sözleriyle Taehyung omuz silkip elini çekti.
Ardından işittiğimiz gürültüyle başımızı yemekhanenin köşesine çevirdik.
Üst sınıflardan biri bizim sınıftaki adını bile bilmediğim çocuğu duvara dayayıp boğazına sarılmıştı.
Bazıları onlara bakarak gülerken bazılarıda ayırmaya çalışıyordu.
Herkesin gözü bizim sınıftaki çocuğun üzerindeydi. Çünkü herkes tarafından çekici bulunan ama kimsenin ona yaklaşmaya cesaret bile edemediği bir görüntüsü vardı.
Normalde simsiyah olan gözleri bir gün kırmızı bir gün kehribar rengi oluyordu. Lens kullanmayı seviyordu sanırım. Çok fazla konuşkan değildi. Gün içinde birkaç kelime söyler daha fazla konuşmazdı. Tek bir kişiyle takılırdı ve o da en az onun kadar tuhaftı. O da sürekli lens takardı. Ama o daha fazla konuşurdu. En azından isminin Yoongi olduğunu biliyorduk.
Yoongi masada otururken bir yandanda arkadaşının duvara dayanmış halini izliyordu. Pek endişeliymiş gibi durmuyordu.
"Jeon Jungkook yine birini kızdırmış sanırım."
Namjoon'un dedikleriyle kaşlarımı çattım. Jeon Jungkook?
"Bu çocuğu hiç anlamıyorum. Konuşmuyor bile ama her zaman aynı kişi kızdırıp duruyor."
Bu seferde Hoseok'a dönüp şaşkınca baktım. Arkadaşlarım benden daha fazla şey biliyordu kesinlikle.
"Jeon Jungkook da kim?"
Jin bana döndü.
"Jeon Jungkook şu karşıdaki duvara dayalı olan tuhaf çocuk."
İsminin Jungkook olduğunu öğrendiğimde şaşırmamı engelleyememiştim.
Tekrar oraya baktığımda Jeon Jungkook hafifçe güldü. Bu daha çok alaycı bir gülmeydi.
Ardından zorlanmadan boynuna sarılan elleri terse doğru savurdu. Tüm yemekhanenin ağzı açık kalmıştı. O kadar sert tutuşu nasıl engellediğini düşünmeyi kenara iterek izlemeye devam ettim.
Kırmızı gözleriyle yemekhanede göz gezdirdi. Bugün lens takmadığını sanıyordum...
Ardından Yoongi yerinden kalkıp Jungkook'la birlikte yemekhaneden çıkıp bahçeye doğru ilerlediler.
"Waaoohh kral hareket Jeon."
Gülerek konuşan Hoseok'a baktım.
Herkes tekrar işine dönmüştü ama ben hala olayın etkisinden çıkamamıştım.
"Jeon Jungkook'un sessiz halleri sinirimi bozuyor. Bazen dilsiz sanıyorum."
Namjoon'un düşünceli bir şekilde konuşması benim içimi ürpertmişti.
"Lens ona çok yakışıyor."
Taehyung hayranlıkla söyledikten sonra Namjoon'dan tokatı yemişti. Bense açık unuttuğum ağzımı ancak kapatabilmiştim.
Düşündüklerime karşı göz devirip önüme döndüm. Nasıl olsa beni ilgilendirmezdi.
Ne Min Yoongi ile ne de Jeon Jungkook'la ilgim vardı. Umrumda değildi ikiside.
^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^
Selaaaaam. Bu sefer yepyeni ve farklı bir konulu bir kitapla karşınızdayım. Tabi kitabın adından ve bölümden vampir konulu bir kitap olduğunu anlamışsınızdır. Bu bölüm kısa oldu çünkü giriş bölümü gibi bir şey... Umarım kitabımı beğenir ve desteklersiniz... 😉😉❤️👍😘
Açıklama olarak Yoongi, Namjoon ve Jin bir üniversite 3.sınıf. Jimin, Jungkook ve Taehyung üniversite 2.sınıf. Jungkook, Hoseok ve Yoongi arkadaş. Jimin, Taehyung, Namjoon, Hoseok ve Jin çok iyi anlaşan bir arkadaş grubu. 😉😚😚
Kitabım için tavsiye ya da istekleriniz varsa bana mesajlaşma bölümünden yazabilirsiniz ya da buraya falan yazabilirsiniz. Zaten ben yaptığınız her yoruma bakıp yanıt veriyorum. İstediğiniz yerden yazabilirsiniiiz... 😀👍😉☺️
Lütfen okuduktan sonra veya gördükten sonra en alttaki küçük yıldızcığa basın. Çok zamanınızı almaz ve basarsanız ben çok sevinirim. ⭐⭐
Sonraki yblerde görüşmek üzere. Sizi seviyoruuum...💗💜😍😚😘👋👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘋𝘌𝘈𝘙 𝘝𝘈𝘔𝘗İ𝘙𝘌🍷 |Jikook <tamamlandı>
Vampire"Kimsenin kanı bu kadar başımı döndürmemişti" "-... Ve kimsenin kanı için bu kadar direnmemiştim." -TAMAMLANDI-