Imagine Dragons ~ Birds
Jungkook'un annesinin odadan çıkmasının ardından neredeyse 4 saat geçmişti.
Ama bir türlü kendimde onunla konuşma cesareti bulamıyordum. Çoktan uzaklaşmıştı bile benden.
Tekrar tekrar kendime benden uzaklaşmasımı istemediğimi hatırlattım ve daha fazla düşünmeyerek hızla yataktan kalktım.
Bayan Jeon onu yan odada bulabileceğimi söylemişti.
İçinde bulunduğum -fazlasıyla Jungkook kokan- odadan çıkıp uzun koridora baktım.
Hemen yan taraftaki kapının önüne geldim ve kapıyı tıklattım.
İçeriden ses gelmemişti.
Kapıyı yavaş ve temkinli bir şekilde açtım.
Oda fazlasıyla karanlıktı ve bu geçen geldiğimde Jungkook Jiwoo ile oyun oynadığı odaydı.
Jungkook olduğunu düşündüğüm kişi yönü cama çevrili bir sandalede oturuyor ve elinde tuttuğu bardağa bakıyordu.
Bardağın içindeki sıvının ne olduğunu düşünmek bile istememiştim.
Bu yüzden boşverip kapaıyı ardımdan kapattım ve ona doğru 1-2 adım yaklaştım.
"Jungkook?"
Sesimin kısık ve titrek çıkmasına engel olamamıştım.
Jungkook sadece kafasını bana döndürdü ve baktı.
Ardından elindeki bardağı kolduğun yanındaki cam masaya bıraktı ve bana doğru geldi.
Ancak mesafeliydi, aramızda neredeyse 1 metre vardı ve o mesafeyi kapatmak benim için yüksek dozda cesaret demekti.
"Gidiyor musun?"
Cevap verememiştim.
Çünkü böyle sormasını beklemiyordum.
Belki neden geldiğimi, belkide gitmemi istemezdi. En azından öyle düşünmüştüm.
"Gidiyorsun sanırım. Güzelce dinlendin mi? Yani artık iyi misin?"
Hala cevap veremiyordum.
Gözlerimi dolduran yaşların akmaması için gözlerimi sıkıca kapattım.
Ancak bu gözyaşlarımın birer birer taşmasına meden olmuştu.
Gözlerimi açıp çekinerek de olsa Jungkook'un şuan kehribar rengi olan gözlerine baktım.
Bana her zaman baktığı gibi bakıyordu. Eğer görmemiş olsaydım kesinlikle inanmazdım ama gözlerinin bir an için dolduğuna yemin edebilirdim.
"Git, Jimin."
Daha hızlı süzüldü yaşlarım.
Hıçkırmamak için olan savaşlarım sözleriyle son bulmuştu. Kısık bir hıçkırık kaçtı dudaklarımdan.
"Sana kal dememi istemiyorsun... Kal demeden git o zaman."
Daha fazla gözyaşlarımı tutmak için uğraşmamıştım.
Jungkook ise son kez baktı bana... Ardından yanındam geçerek kapıya doğru yürüdü.
"J-Jungkook"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘋𝘌𝘈𝘙 𝘝𝘈𝘔𝘗İ𝘙𝘌🍷 |Jikook <tamamlandı>
Vampiro"Kimsenin kanı bu kadar başımı döndürmemişti" "-... Ve kimsenin kanı için bu kadar direnmemiştim." -TAMAMLANDI-