~37~

7.2K 658 359
                                    

     Jimin'in mırıldanmalarıyla dinlediğim şarkıyı durdurdum ve kulaklıklarımı çıkardım.

     Jimin uyuyalı neredeyse 2-3 saat oluyordu ve hava daha yeni yeni aydınlanıyordu.

     Jimin başını iki yana sallıyor bir yandanda ağzında anlayamadığım şeyler geveliyordu.

     Uyuduğu için aklını okuma gibi bir seçeneğimde yoktu.

     Jimin'in gözlerinden süzülen yaşları gördüğüm de onu yavaş bir şekilde sarsmaya başladım. Bir yandanda sıkı sıkı beline sarılıyor ve saçlarını okşuyordum.

  "Jimin, sevgilim uyan..."

     Hafif hafif hıçkırdığında biraz daha fazla sarstım.

     Bir an önce uyanması gerekiyordu.

  "Meleğim..."

     Gözlerini yavaş bir şekilde açtığında ilk önce odada gözlerini gezdirdi.

     Ardından gözleri beni buldu ve göz göze geldiğimiz anda hıçkırarak ağlamaya başladı.

      Ne olduğunu anlamamıştım, tekrar aklını okumaya çalıştığımda yine elime geçen pek bir şey olmamıştı. Zihni epey karışıktı.

  "Geçti Jimin, bir şey yok..."

     Beline daha sıkı sarıldığımda o da hemen kollarını boynuma sardı.

     Saçlarını okşarken arada bir öpüyordum.

  "Yanındayım, sorun yok."

     En sonunda yorgun düşmüş olacakki başı yastığa geri düştü. Ve kollarının boynumdaki tutuşu gevşedi.

     Islak gözleriyle yüzüme baktığında canımın yandığını hissettim.

     Hiç ağlamasın istiyordum, hiç üzülmesin hep mutlu olsun istiyordum ama önüne geçemiyordum işte.

     Saçlarını okşamaya devam ederken bayık gözlerle bana baktı. Uykusunu alamamış olmalıydı.

  "Uyu hadi bebeğim, ben yanındayım."

     Bir süre ses gelmedi.

     Ardından Jimin yutkundu ve derince gözlerime bakarak başını iki yana salladı.

     Uykusu olduğu belliydi ama direnmekte oldukça ısrarcıydı.

  "Ö-özür d-dilerim J-Jungkook."

     Hıçkırarak kısık bir şekilde konuştuğunda kaşlarımı çattım.

  "Ne için özür diliyorsun Minie?"

     Başını yine iki yana salladı. Kendiyle savaşıyor gibiydi.

  "Ö-özür dilerim..."

             ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

     Mutfaktan Jimin'in koltukta yatan bedenini izliyordum.

     Su içmeye gelmiştim ancak Jimin uzaktan bitik halde görünüyordu. Onun görüntüsü içimi üşütürken derin bir nefes bıraktım.

     Gece boyunca uyandığından beri uyumamıştı.

     Tam uyuyacağı sırada uyanıyor ve uyumamak için direniyordu.

     Üstelik sabahtan beri hiç bir şey yememişti ve tek bir kelime bile etmiyordu.

𝘋𝘌𝘈𝘙 𝘝𝘈𝘔𝘗İ𝘙𝘌🍷    |Jikook   <tamamlandı>Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin