Gülüşün güzelmiş hatunum!
nE!
İyice abarttı ha bu işletme mevzusunu! Benden ses alamayınca
- Yerden kalkabilirsin. Ne sanıyo bu kendini? Dediği şey güzel bir şey ama hiç tanımadığı hatta işletmek için aradığı birine demesi hoş değil.
- Kulaklarımı temizletmem gerekiyor, kusura bakma! Dedim ve telefonu kapadım. Enayi ya tek bir cümleyle etkilenebileceğimi mi sandı?! Şimdi yanımda olan biri bana bunları demiş olsa morgda götü donarken bulurdu kendini. Şükretsin de yanımda değil doğrusu yanım da olsa bunları diyecek cesareti olmaz ama bunu yapması bile cesaretin göstergesi takdir ettim goçumu.
Saate baktığım da saat dörtdü. Ne?! Ben iki saattir boş boş bu salakla vakit mi öldürüyorum?! Gözlerimi kırpıştırıp bir daha baktığım da dörtü bir geçiyordu. Acilen eğlenceli bir şeyler yapmam lazım ve beni tek eylendirecek şey Eren!
Telefon rehberimden Eren'i bulup aradım beşinci çalışta açtı.
E- Ne oldu? Diye sordu, sesi uykuluydu ne yani uyuyor mu?
D- Uyuyo'n mu lan sen?! Diye çıkıştım. Bu saatte uyunur mu bea? Eren sabır dermiş gibi bir ses çıkartıp derin bir iç çekti
E- Uyuyorum Dolunay! Ne oldu niye aradın? Geri zekalı ya.
D- Saat dört lan dört salak yarın okul var! Eren'in bir şey demesine beklerken dediği şey şartellerimin atmasına sebep oldu
E- Eee ne yapayım? Sakinim, sakinim!
D- Eren kalk hadi Lunaparka gidelim! Dedim sesimin neşeli çıkmasına özen göstererek. Uzun zamandır lunaparka gitmiyodum.
E- Olur ama benim istediklerime binicez, tamam mı? Dedi birden canlanan sesiyle. Yüzde yüz şuan yatak da doğrulmuş bana yapıcaklarını büyük bir neşeyle düşünüyordur. Ama benim akılsız Eren'im bilmiyor ki ben o korkunç aletlere yüzlerce kere bindim.
D- Tamam olur. Bizim mahalle de buluşalım. Ben hazırlanıyorum. Deyip yüzüne telefonu kapadım, yoksa 'Niye sizin mahallede? Bizim mahallede buluşalım' diyeceği için buna fırsat vermeden yüzüne kapattım. Hemen telefonumu yatağa fırlatıp dolabımın önüne geçtim. Kısa kot şort ve siyah üstün de resim olan kısa kollu giydim. Minik sırt çantamı da taktım ve hazırım. Aşağı indiğim de kafama dank eden şeyle durdum elimi yüzümü yıkamayı unuttum, hep unutuyorum ya. Pis değilim ama unutkanım. Hemen aşağı kattaki banyoya gidip elimi, yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Aynaya baktığımda saçlarımı da yapmayı unuttuğumu fark ettim. E kendimi de unutsaydım. Aynanın yanın da olan dolaptan siyah bir toka alıp dağınık topuz yaptım. Banyodan çıkıp
D- Anne! Ben çıktım! Annem salondan bana doğru gelmeye başladı
Y- Kız nereye gidiyorsun? Diye sordu
D- Eren'le Lunaparka gideceğiz.
Y- İyi o zaman Berki de de alın yanınıza, sıkılıyor çocuk. NE?! Annemin arkasından kafasını çıkarıp pis pisi gülen Berk'e baktım bu çocuk harbi mal! Parmağımla Berki gösterip
D- Bu Maymuncuk mu bizimle gelicek? Diye sordum anneme itiraz etmeye çalışan ses tonumu kullanarak. Annem birden masum bir ergene dönüşen Berk'e bakıp sonra bana döndü
Y- Evet. Şu çocuğa maymun deyip durma. Ama o bir maymun bunları tabii ki içimden dedim yoksa bir anne terliği yerdim
D- Anne ya olmaz!! Dedim isyan ediyomuş gibi ama etmedim tövbe haşa isyan günah günah, aklıma 'Haram, haram' gelince birden gülmeye başladım. Annem 'Bu çocuk benim mi?' dermiş gibi bana baktı. Ne yani kendi kendime gülemez miyim?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizli Numara
Genç KurguBerki odamdan kovduktan sonra telefonumun zil sesiyle telefonuma döndüm. Özel numara. Allah bilir hangi işsiz beni işletecek? Normalde özeli kapatırdım ama belki işletirler de eğlence olur diye kapatmamıştım ve o gün bu gün. Hemen elşme telefonumu a...