Medyada Kuzey
Elimdeki kulaklığımıda çantamın ön cebine tıkıştırırken kendimi hazır hissediyordum. Elime aldığım telefon ile tuş kilidini açtığımda mesajlarıma baktım. Turkcell harici mesaj atan yoktu. O da zaten para yüklemediğim takdirde hattımı kapatacakları ile ilgili uğursuz bir mesajdı.
Bir omzuma taktığım çantamı elimle sabitleyip kapının önünde beni bekleyen anne ve babama baktım. Hava biraz serindi o yüzden annemle babam aynı ceketlerini giymişti.
Aslında babamın çok severek aldığı koyu yeşil cekete annemde ortak olup aynısından almıştı.
Bende askılıktan üzerlerindeki ceketi giydim. Onları kıskanarak bende aynı ceketten almış olabilirdim bir miktar. Ama ne yapayım erkek reyonundan alabileceğimiz kadar çok güzeldi.
Annemle birlikte kapıdan çıktığımızda karşımda yürüyerek geçen Kuzey'i gördüm. Aklıma gelen fikirle durdum. Acaba o da bizle gelebilir miydi?
"Kuzey?"
Bakışları hiç bir yerden aramaksızın direk olduğum yeri bulduğunda titrediğimi hissettim. Çünkü çok yoğun bir hisle bakıyordu. Ama beni gördüğünden emin değildim.
"Lamia?"
"Nereye böyle?"
Elimle gittiği yolu işaret ettiğimde omuzunu indirip kaldırdı. Galiba bilmiyorum demek istemişti.
Annem sağ tarafımdaki koluma dokunduğunda ona döndü yeşillerim. Gözlerindeki gördüğüm soru işaretleriyle ona bakakaldım.
"O kim kızım?"
"Arkadaşım. Parkta tanıştık."
Onaylayan mırıltılar çıkaran annemden tekrar Kuzey'e baktım.
"O da bizimle gelebilir mi?"
"İşi yoksa neden olmasın? Hem tanışmış oluruz şu arkadaşınla."
Annemi gülümseyerek onayladığım da seke seke Kuzey'in yanına gittim. Kafasını sağa sola sallayıp 'hayırdır' gibi bir işaret yaptı. Sevimlice gülümseyip o muhteşem soruyu sordum.
"Bizimle pikniğe gelir misin?"
Kuzey'in anında çatılan kaşları ile gülüşüm yavaşça soldu. Şimdi neden kaşlarını çatmıştı ki?
"Sizinle derken aileni mi kast ediyorsun?"
"Hı hı."
"Kusura bakma Lamia ama bu bana pek mantıklı gelmiyor."
"Nasıl yani? Anlamadım."
"Beni tanımıyorlar bile sence o piknikte bulunmam ne kadar doğru?"
Omzuma atılan kola baktığımda babam beni göğsüne doğru çekmişti. Gülümseyerek ona sırnaşıp kollarımla sarmaladım kocaman cüssesini.
"Tanışırız evlat. Ben Lamia'nın babası Serhat."
Kuzey babamın uzattığı ele bir süre baktıktan sonra sıktı.
"Bende Kuzey efendim."
"Tanıştığımıza göre geliyorsundur?"
Tek kaşı kalkık bir şekilde soruyu soran babama baktım. Amma yakışıklı adamdı. Kimin babası be!
"Bilemiyorum nasıl olur."
"Olur olur gelirsin hem kızımızın ilk arkadaşını da tanımak isteriz."
Annemde diyeceğini dedikten sonra kendimizi arabada bulmuştuk. Annemle babam önde oturuyor, Kuzey'le bende arkada oturuyorduk.
Araba hareket ettiğinde babamın ikide bir dikiz aynasından Kuzey'e baktığını gördüm. Göz göze geldiğimizde bana samimi bir gülümseme gönderdi. Bende aynı şekilde karşılık vermiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANSIZ / #wattys2019
Short StorySaat 00.00 ' ı gösteriyordu. Küçük kız gözlerini yumup yeni yaşının getirmesini istediği şeyi pastaya doğru fısıldadı. ' Sadece mutlu olmak istiyorum.' Mumları tek nefeste söndürüp anne babasına dolu gözlerle baktı. Annesi buruk bir gülümseme gön...