Philophobia | Jikook

17~M

Jungkook:

Nefes almak için dudaklarımızı ayırdığım da bana baygın gözlerle bakan jimin ile iyice yoldan çıkmıştım.

Kafamı boyun girintisine yerleştirdim ve dilimle sert darbeler yapıyor bir yandan da emiyordum.

Jimin saçlarımdan tutarak beni daha da çok boynuna bastırdı.

Kafamı kaldırıp izin istemek için ona baktığım da kafasını geri yatırmış ağzı hafif aralık ve gözleri kapalı bir jimin görmüştüm.

Gerçekten nefes kesiciydi.

Durduğumu fark edince kafasını kaldırarak bana baktı.

"Jimin burdan sonra duramayabilirim eğer gerçekten istiyorsan devam edelim istemiyorsan da burda dur-"

"Kes sesini ve işine bak jungkook"

Kısık sesi ve şuan ki hafif terli görüntüsüyle zorlukla yutkundum ve dudaklarına yapıştım birbirimizi öpüyorduk ellerimiz ise birbirimizin vücutlarında arsızca dolanıyordu.

Bir yandan öpüşmeye diğer yandan da pantolonumu çıkartmaya çalışıyordum. Pantolonumun düğmelerini açtım ve iç çanaşırım ile aşağı indirdim.

Jiminin de düğmesini açıp pantolonunu indirdiğim de elime çarpan sertlik ile ondan ayrılıp elimin yanındaki penise baktım.

Şişmiş ve baya bir sertleşmişti bu görüntü sırıtmama neden olurken jimin sabırsızca bana bakıyordu.

"Babacık seni rahatlatacak jiminiee"

"Babacık bebeğine iyi bakıyor"

Demesiyle penisini avuçladım ve çekiştirmeye başladım bir yandan da jimin inliyordu.

"J-jungkook-ah"

Adımla inleyince bu sefer bütün penisi ağzıma aldım ve bir yandan da çekiştirdim.

"Jungk-kook g-geliyorum."

Ağzımda ki sıcaklıkla onun rahatladığını hissetmiştim. Ağzımdan penisini çıkarttım ve ucuna öpücük kondurdum.

Şimdi sıra bendeydi ve ben bu kadar çabuk rahatlamazdım.

Aylardır arzuladığım ve uzaktan izlediğim beden şuan altım da benim ismimle inliyordu.

Ne kadar bunun hayalini kursam da şuan gerçek olduğuna inanamayacağım bir rüyada gibiydim.

Jiminin yüzüne baktığımda terden anlına yapışmış saçları elimle geri ittim.

"Jimin bebeğim biraz acıyacak ama emin ol bir zaman sonra zevk alacaksın."

"Bekleme jungkook."

Sırıttım ve burnunun ucuna bir öpücük kondurdum.

Penisimi elime aldım ve deliğe konumlandırdım. İçine girmem ile jiminin çığlığı ve yay gibi gerilmesi bir olmuştu.

Küçük hareketler ile git gel yaparken jiminin inlediğini duymuştum.

"Babacığının ismi ile inle."

"Jungkook-ah"

Hereketlerimi hızlandırdım ve geleceğimi hissettiğim de jiminin içine bıraktım kendimi.

Yorgunluk ile jiminin yanına uzandığım da bu sefer jimin yataktan kalkıp aletimin üzerine oturdu.

Yaptığı hareketle gözlerim şaşkınlıktan ne kadar çok açılmış olsa da hoşuma gitmişti.

Jimin üzerimde zıplarken bir yandan da inlememek için dudaklarımı ısırıyordum.

Jimin her zıplayışın da dudağıma bir öpücük konduruyordu.

O da yorulmuş olacak ki kucağımdan kalkmayıp penisim içindeyken göğsüme uzandı ve biraz soluklandı.

Daha sonra göğsümü emmeye başladı yaptığı her hareket ile iyice mayışıyordum. Üstelik hala içindeydim.

Daha sonra diliyle yalayarak biraz yukarı köprücük kemiğime geldi orayı da biraz emdikten sonra yine aynı şekilde dilini sürterek boynuma geldi oraylada biraz ilgilendikten sonra tekrar dilini sürterek dudaklarıma geldi

Dudaklarımı da emdikten sonra üstümden kalktı ve banyoya gitti.

Bu çocuk beni çıldırtıyor , az önce rahatlamama rağmen yaptığı dil darbeleri ile yine şişmiştim.

Bende banyoya gittiğimde jimin küvete su doldurmuş beni bekliyordu.

Küvete girdim ve oturdum. Sırtımı soğuk duvara dayadım jiminin sırtını ise göğsüme.

"Harikaydın jiminie"

"Biliyorum"

Dedi ve kıkırdadı bende kıkırdamasına eşlik ettim.

Daha sonra onun saçlarını vücudunu yıkadım ve havluya sarıp içeri götürdüm onu bir güzel giydirip uyuttum daha sonra da ben banyoya girdim

Kısa bir duştan sonra üzerimi giydim ve bir bebek gibi uyuyan jiminin yanına uzandım.

Yani böyle şeyler yazmakta pek iyi değilim okuduğum kitaplardan esinlenerek yazdım.
Kusura bakmayın

Jikook ile kalın 💜🙏