Amare 3 / Gün Batarken

7

Aktivite sorumuz şu; En sevdiğin çizgi film karakteri? İzlemiyorum diyen çıkmayacaktır bence..

Aksel

Elimdeki su şişesini çöp kovasına atıp kantine girdim. Her zamanki gibi fazla gürültülü ve kalabalıktı.

"Aksel!" Giray elini kaldırıp yerlerini belli ederken boynumdaki kravatı genişletip o tarafa yürüdüm.

"Necmi hocadan nasıl kurtuldun?"

"Babam konuşmuş ya, sorun olmadı." Diğer masadan boş bir sandalye çekip otururken etrafa göz attım.

"Baha nerede?"

"Müzik odasında, Sezin hoca çağırmış. Şiir dinletisi yapılacak sanırım." Kafamı sallayıp Umut'un uzattığı çubuk krakerden aldım birkaç tane.

"Sınava çalıştınız mı?" Giray arka masadaki kızdan aldığı notları masanın üstüne yayarken kafamı iki yana salladım.

Düşüncelerim sınavlara odaklanamıyordu çünkü aklım annemdeydi.

"Hafta sonu at çiftliğine gidiliyormuş, sınavlar bitiyor diye iki gün kalınacakmış sanırım." Yanağımı elime yaslayıp kantinde göz gezdirmeye devam ettim.

"Evet bizim kızlar da söylüyordu." Umut Giray'a cevap verirken Baha yanımıza geldi.

"Yukarı çıkarken iki tane havuçlu kekle kahve alacağım unutturmayın."

"Kime?"

"Kumruyla Balın ders çalışıyormuş, bir şey yememişler daha." Yanıma oturup bana döndü.

"Nasılsın?"

"İyiyim kardeşim, sen?"

"Her zamanki gibi. Elif abla nasıl hastaneye gittiler mi?"

"Yok bugün evde. Doktor yapılacak bir şey yok diyor zaten."

"At çiftliğine gidiyor muyuz?" Baha kaşlarını çatıp Umut'a dönerken telefonumu çıkarıp sosyal medya hesaplarımda gezmeye başladım.

"Ne atı ne çiftliği?"

"Kanka duvarlara posterleri asmışlar ya işte. İki gün gidilecekmiş kızlar gidiyor."

"Hangi kızlar?" Çok mantıklı bir soruydu. Bakışlarımı kaldırıp Umut'a baktım.

"Kumru ve Balın işte hangi kızlar olacak?"

"Ne bileyim oğlum, biri gidiyor biri geliyor." Baha bunu diyince sırıttım.

Bu onlar için fazla geçerli bir durumdu. Gerçi birkaç haftadır kimse yoktu yanlarında.

"Ne sınavı var şimdi?"

"İngilizce. Sona biyolojiyi bırakmışlar." Nefesimi üfleyip ayağa kalktım.

"Sınıfa çıkıyorum ben. Dün gece uyumadım başım ağrıyor biraz."

"Ben de gelirim birazdan." Giray'ı onaylayıp kantine yöneldim. Kendime kahve alıp oradan çıkarken üst sınıflardan birkaç çocuk yanımdan test kitaplarıyla geçti.

Gözlerimi devirip spor salonuna yöneldim. Orası sessizdir gidip biraz dinlenebilirdim hem.

Öğle arası geçmek bilmiyordu işim olmayınca. Ders çalışmak içimden gelmediği için en iyi yer spor salonuydu.

Tribünlere tırmanıp en üst kattaki uzun koltuklara uzandım.

Kahvemi yere bırakıp gözlerimi yumarken sessizlik yüzümde bir gülümsemenin oluşmasına sebep oldu.