Evvvett. Yeni bölim geldi. Çok bekleyen vardı. Çok teşekkür ederim tüm ilginiz için. Bu bölüm bu kitabı seven okurlarıma gelsin. Mümkün olduğunca sizlere yeni bölüm yazmaya devam edicem. Takipte kalın. He birde beğenip yorum yaparsanız çooook mutlu olurum. İyi okumalar...😄😄😄
Yataktaydım. Bir hafta önce yaşadıklarımın hala şokundaydım. Doğru düzgün ne bir şey yiyorum nede bir şey içiyordum. Yatakta uzanmış ağlamaktan moraran ve şişen yorgun gözlerle tavana öylece bakıyordum. 1 haftadır sürekli Daniel ve Frank gelip gidiyorlardı. Ne olduğumu soruyorlardı. Ama ben cevap vermiyordum. Sadece gitmelerini ve beni yanlız bırakmalarını söylüyordum. William a gelcek olursak nerde olduğu hakkında hiçbir fikrim yok. O günden beri yani gerçekleri öğrendiğim günden önceki gün hariç bir daha görmedim. Yatakta doğruldum ve bileklerime baktım. 2 gün önceki jilet izleri hala duruyordu. Kanamaktan etrafı mosmor olmuş ve kabuk bağlamaya başlamış. Ama her banyoya girdiğimde kendime zarar verdiğimden ellerimdeki kan bir türlü durmuyordu. Yatak örtümde kendi beyazlığında değilde kanımın rengini almış. Sanırım birkaç defa bayılmıştım banyoda. Artık ne kadar süredir bayıldıysam hava karmış oluyordu ve sersem gibi oluyordum. Direk o halimle yatağa geçtiğimden de yatak hep kan oluyordu. Bayılmalarım arttığından ve doğru düzgün birşeyler yemediğimden sürekli vitamin ilaçları içiyordum. Gücümü kuvvetimi en azından yerine getiriyordu. Banyoya gittiğimde yerdeki kan izlerinden midem bulanmış ve kusmuştum. Hala başım dönüyordu ve dengemi kaybettiğim anda duşakabine tutundum. Tutunduğum sıra kollarımdaki yaralar tekrar kanamaya başlamıştı. Bu da benim sinirimi bozduğundan en azından şu kanları temizlerim düşüncesiyle küvveti doldurmaya başladım. 1 haftadır yıkanmadığımdan üstüm başım hep kan lekeleri vardı ve artık beni rahatsız ediyordu. Tam suyu kapatacağım sırada banyonun kapısı gümbür gümbür çalmaya başlamıştı. Tabi gözlerim yarı açık olduğundan ne sesleri doğru düzgün duyabiliyor nede söylenilebilen şeyleri. Ama William olduğunu duyunca biraz şaşırdım.
-Mia Mia iyimisin? Bak içerde kan kokusu geliyor. Ee vampir olduğundan kan kokusunu alabilmişti. Ama ben hiç cevap vermeden suyu kapattım ve aynada kendime bakmaya devam ettim. Kanlı ellerim lavoboyuda kan içerisinde bırakmıştı. Ve ben 2 gün önce ne düşünüyorsam hala aynı şeyleri düşünüyordum ÖLMEYİ...
-Mia içeriye giriyorum dedi ve birden kapı kırıldı. Kafamı aynadan çekip ona doğru yöneldim. İlk başta beni görünce çok kormuştu. Hayalete benzediğimden olabilir. Daha sonra etrafı incelediğinde kan izlerini görünce elini ağzına götürdü. Sanırım kontrolünü kaybetmemek için kendi kanını içiyordu. Daha sonra bana dönüp anlamsız ve korkmuş gözlerle baktı. Hızlıca yanıma geldi ve omuzlarım dan tutup sıkıca sarıldı. Sanırım benim William a ihityacım vardı ki bende sarılmasına karşılık verdim. Sarılmayı kesen o oldu ve bana baktı.
-Ne yaptın sen intihar etmeye mi kalkıştın? Nasıl yaparsın bunu?Çok sinirliydi bir o kadarda endişeli. Ama ben sacede ona boş gözlerle bakıyordum. O ise cevap vermeme sinirlenmiş olacakki omuzlarımı daha çok sıkıyor ve gözlerindeki yeşillikleri daha çok ortaya çıkarıyordu.
-Cevap ver bana neden yapıyosun bunu kendine? NEDENN??? Artık dayanamaz hale gelmiştim. Ağlamaya başladım. Öyle böyle değil hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.
-Ben.... ben ölmek istiyorum. Yaşamak istemiyorum. Kaldıramıyorum bu olanları artık. Üzülmüştü. Dudağının büzüştüğünü kendini zor tuttuğunun farkındaydım.
-Niye ölmek istiyosun? Bi şey mi oldu? Düşünceliydim bir o kadarda üzgün ama anlatmazsam beni zorlucağınıda biliyorum.
-Şu zaman kadar bildiğim her şey yalanmış William Yalan. Hiçbir tutunacak dal bulamıyorum şu hayatta artık. Yıllardır bildiklerim meğerse bilidiğim gibi değilmiş. Bir yalan üzerine yaşıyomuşum bu boş hayatımı. Ağlamam yetmiyomuş gibi hıçkırıklarım peş peşe sıralanıyordu. William ın endişeli bakışlarınında farkımdaydım.
-Tamm canım. Sakinleştirici ses tonuyla. Kolumdan nazikçe tuttu. Destek almamı sağlarcasına.
-Şimdi kendini yorma olur mu? Çok kötü gözüküyosun. Önce seni bir temizleyelim şuraları temizlettiriyim. İkimiz içinde en iyisi dediğinde gözlerime baktı ve minik gülümsedi. Yalancı gülümsememi yüzüme yerleştirip aslında ne demek istediğini anladığımı gösteren bakışımı attım.
Evdeki hizmetliler odamı toparlamaya başlamışlardı. Yataktaki odamdaki kan izlerini gayet normal karşılıp temizlemişlerdi. Acaba evde olan bitenlerden haberleri varmıydı. Vampirde olabilirlerdi ama eğitilmiş gibi. Sadece hizmet etmek yemek hazırlayıp etrafı düzenlemek gibi görevleri vardı. Klasik hizmetli işte.
Temizlik işi bittikten sonra çıktılar. Bende yatakta oturmuş sadece yere bakar vaziyetteydim. Ne bi şey düşünebiliyor nede ağzımdan tek bir kelime çıkabiliyodu. Bir sese irkilip o yöne baktım. Koyu yeşillere
-Hadi bakalım odanda temzilendiğine göre banyo zamanı üstündekileri acilen temizlememiz gerekiyor. Her yerin mahvolmuş durumda. Donuk gözlerle sadece başımı onaylarcasına kafamı salladım. Kolumdan tutp önceden hazır banyoya soktu. Karşısında beklerken yine yere doğru bakıyordum ve bir tepkide bulunmuyorudm ilk konuşan yime William oldu.
-Mia bana güven tamam mı senin rızan olmadan bir şey olmucak ama şu vaziyetteykende seni böyle bırakamam. O yüzden lütfen beni anla. Anlamaz gözlerle ona bakmıştım. Anlamadığımı anlayınca daha açıklayıcı konuşmasına hazılanmış gibiydi.
-Banyo yaparken yardımcı olmalıyım. Bu halde düşer kalırsın. Şimdi anlaşılmıştı. Önce reddetmeyi düşündüm ama ayakta onun sayesinde durabiliyordum. Çekingen bir şekilde söylediğini onayladım. O da onaylayıp yavaşaça üstümdekileri çıkartmaya başladı. Biraz utanıyo olabilirdim ama kafamdaki deli düşünceler ve yaşanan olaylar utancımı bastırıyordu. Sadece sütyenle kalınca ona bakmaya başladım. Bana bakmıyodu. Duvara bakıp yardımcı olmaya çalışıyordu sadece. Eşortmanımı da çıkardıktan sonra sadece iç çamaşırlarımla kalmıştım ve bu benim ürpermemi sağlamıştı. Williamda fakedince bozuntuya vermeyip hala bakmamaya çalışıyordu. Yavaşça küvete ilermememi sağlıyordu. Suya ayağımı soktuğumda sıcaklığın aynı vücüt sıcaklığımla olduğunu farkettim. Çünkü hiçbir şekilde suya giriyormuşum gibi hissetmiyordum. Tamamen suya girdikten sonra artık William bana bakıyordu ama sadece yüzüme.
-Su iyi mi? Masumca sorusuna sadece onaylayarak geçiştirdim.
-Şimdi yavaşça arkanı dön saçlarını yıkıyım. Dediğini yapıp yavaşça döndüm. Saçlarımı yıkamaya başlayınca kendimi kuş gibi hissettim ama yaralı bir kuş.
Yıkanma faslı bittikten sonra beni sudan yavaşça kaldırdı ve bornozu giymemi sağladı. Banyodan çıktıktan sonra yavaşça yatağa oturturup dolaba yöneldi ve kıyafetlerimi ayarladı. İç çamaşır çekmecemi de açıp gerekli şeyleri aldı. Yüzüne bakamıyordum.
-Kıyafetlerin burda hazır ben şimdi arkamı dönücen sende iç çamaşırlarıı değiştirisin olur mu? Artık gerçekten utanmıştım. Onunda utandığının farkındaydım. Eliyle saçlarını karıştırıp çekinerek söylüyordu çünkü. Arkasını dönüp benden biraz uzaklaştı. Hızlıca dediğini yapıp değiştirdim. Pijamalarımıda giymeyi unutmadım.
-Tamam giyindim. Çekinerek seslenedikten sonra banyoya geri gitti. 1 dk sonra geldiğinde elinde saç kurutma makinesi olduğunu farkettim.
-Saçlarınıda kurutalım ki hasta olmayasın. Sevimli gülümsemesine karşılık gülümseyerek onayladım. Saçlarımı kurutma işlemini de tamamladıktan sonra aşırı mayışmış hale dönüşmüştüm. Gözlerim istemsizce kapanıyor. Heryerim dayak yemiş gibi hissediyordum. William ında böyle hissettiğimi düşündüğünü bildiğinden emindim.
Yavaşça yatak örtüsünü kaldırıp yatağa girmemi sağladı. Üstümü de örttükten sonra yanıma oturup sadece bana bakmaya başladı.-William ben... parmağını dudağımda hissettiğim an sustum.
-Şşştt kendini zorlama. Şuan sadece dinlen tamam mı? Yarın olunca konuşucaz zaten. Kendini toparlamaya bak güzelim. Yavaşça eğilip anlıma uzunca bir öpücük kondurdu. Yanağımıda okşadıkça daha fazla mayıştığımı farkettim. Uyumadan önceki son sözlerim teşekkür etmek oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cezbedici Koku
VampirosBir eve kurban olan kızın hikayesi... Bazen acı ,bazen korku ve aşk... 19 yaşındaki Mia daha önce hiç gitmediği bir yere gönderiliyor.Ilk defa babasından ayrılan Mia,annesinden sonra babasından da ayrılmasına çok üzülür.Gidiceği yerde 3 erkek kardeş...