Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Senin sorunun ne Taehyung?" Jungkook, homurdandığında kalemi masaya fırlattım. Gözlerim öfkeyle kısılmış büyük gözlerinde gezindi.
"Sorun Lalisa." aklıma yine o aptal geldi.
"En son engellemedin mi? Yoksa seni takip etmeye mi başladı?" Başımı iki yana salladım.
"Hayır," dedim, su şişesini koltuğun üzerinden alıp, kapağını açarken. "Sorun onun beni sevdiğini söyleyip, başka bir herifle randevuya çıkması." Jungkook'un şaşkınıkla suratıma baktığını hissedebiliyordum. Bu beni rahatsız etti.
"Ona mesaj attım ve beni tersledi."
"Taehyung, iyi misin? Cidden iyi misin?" Uzanıp alnıma dokundurdu elini. Bir fiske atarak onu uzaklaştırdım.
"Evet, iyiyim, aptal."
"Tae, sen bu kızdan kurtulmak için okul değiştirdin. Okul değiştirdin, sen, değiştirmek, okul."
"Evet, öyle yaptım ama sadece," soluklandım. Yine müthiş bir öfkeyle dolmuştum. Aklıma babaannemle çıktığımız yemek sırasında, bir aptalla gülerek şarap içen Lisa gelmişti. O sarı kahkülleri alnını kapatmasa bir silah bulur ateş ederdim.
Pekala, ne dedimi ben de bilmiyordum.
"Sadece," tekrar ettim. "Başka birisiyle olması beni sinirlendirdi. Beni sevdiğini söylüyordu, reddedilince hemen başka birini mi buldu yani?" Şişedeki suyu bitirmiştim, kırmızı koltuğa fırlattım peti. "Beni bu kadar çabuk unutamaz!" Jungkook da kendi suyunu içti, onların evindeydik ve bir proje üzerinde çalışıyorduk.
"Neden unutamasın ki? Ayrıca unutmasa bile, senden vazgeçmiş olabilir." Hışımla ona döndüm, boş bakışlarla izlediğim bilgisayar klavyesinden başımı kaldırıp.
"Vazgeçmek de ne demek oluyor?"
"Yani," dedi, omuz silkerek. Koltuğa yaslandı, ders çalışma pozisyonumuz çoktan kaybolmuştu. "Seni sevse de, seni unutmak için çaba harcıyor. Aslında bu mantıklı, başka bir erkekle randevuya çıkıyor ve onu sevmeye çalışacak. Böylece seni unutacak."
"Beni unutamaz, Jungkook."
"Unutamaz diye söylenmeyi kes, unutabilir. Sen vazgeçilmez değilsin, kimse değildir." Öfkem benliğimi ele geçirirken, yumruklarımı sıktım. Öyle gerilmiştim ki kaslarım ağrıyordu. "Şahsen ben," devam etti, düşünceli bir tavırla. "Unutması taraftarıyım, senden ona bir yol olmaz. Kötü bir kız değil, zaten yeterince üzüldü."
Bir anda aklıma, orantılı suratı geldi. Kocaman dudaklarını büzerek aniden karşıma çıkışı, bana sürekli bir şeyler alıp beni beslemeye çalışması, başka bir üniversite geçiş yaparken önümde ağlayışı. Bana attığı, anlamsız mesajlar...
Bunları o sırığa yaptığını hayal ettim. Ben yapmamıştım lakin o aptal herif Lisa dudaklarını büzdüğünde, onu öpebilirdi. Verdiklerini yiyebilirdi ve o ağladığında ona sarılıp, onu sevdiğini söyleyebilirdi.
Lisa'yı sevmiyordum. Hayır, ondan gram hoşlanmıyordum ancak o benim egomu tatmin ediyordu. Tüm bunları bana yapmak zorundaydı. Beni sevmeliydi. Bana zaafı olmalıydı.
Benden başkasına gülümsememeliydi.
Bu aptalcaydı çünkü Lisa zaten çok gülen bir kız değildi. Yalnızca bana gülerken görmüştüm onu, yakın arkadaşı olan o sincap suratlı kızlayken bile etrafa göz gezdirip boş olduğunu görünce gülüyordu.
Bunu nereden fark ettiğimi bulmaya çalıştım.
Bulamayınca buna da sinirlendim. Onunla ilgili bir şeylere dikkat etmek beni öyle sinirlendirmişti ki, hızla ayakladım ve benim düşündüğüm süre zarfınca telefonuyla oynadığını tahmin ettiğim Jungkook'a bakmadan kapıya yürüdüm.
"Ben hava alacağım." Deri ceketimi hışımla üzerime geçirdim ve botlarımı giydim.
Ne demek, Lisa başkasıyla beraber?
Önüme çıkan taşı tekmeledikçe, ilerliyordu. O sırada telefonum çaldı.
"Efendim," cevabım heyecanlı bir sesle cevaplandı.
"Sevgilim, bizim ekip akşam, gece kulübüne gidelim diyor. Gelmek ister misin?" Soo Young, sevimli bir sesle konuştuğunda keyifsiz oluşumu geri plana itmeye çalışarak cevapladım.
"Bebeğim, Jungkook ile proje üzerinde çalışıyoruz. Üzgünüm." Tadının kaçtığını hissettim.
"Pekala," dedi. "Kolay gelsin, seni seviyorum."
Yalan söyledim.
"Ben de seni, güzelim. Görüşürüz."
• •
benim erkek karakterlerim niye sürekli şerefsiz oluyor, ben de bilmiyorum.
neyse, Taehyung kardeşimizin ağzından dinledik; kendisi ilgi manyağı.
ağzına kürekle vurmak isteyenler?
kesin bu işin altında klasik wattpad sorunsalı olan aile problemi vardır, aman Ali Rıza Bey üzerine gitmeyelim diyenler?
Taehyung'ın kız arkadaşını sevmeyişine sövenler?
Lisa kardeşimiz de mutlu olsun, Taehyung'ı aşık edelim, barışsınlar, mutlu olsunlar böylece bu kitabı da klasik aşk hikayesine çevirelim diyenler?
bölüm kısa olduğundan beni asite batırmak isteyenler?
bu yazar ne saçmalıyor, ben burada ne arıyorum diyenler?
evet, şimdi asıl soruna gelelim. en az on gün telefonun unutulduğu memleketime gidiyorum, az gireceğim. lütfen sınırı doldurun, ben de hemen yeni bölüm atayım. hikayenin finalini vermek istiyorum.
