Başımın giren ağrıyla gözlerimi araladım, ilk başta bulanık gören gözlerim bir süre sonra düzeldi.
Sanırım rüya görmüştüm ama bu sefer ki çok daha kötüydü.
Görememenin çok kötü olduğunu düşünmemin ardından gelen acı o kadar gerçekçiydi ki.
Yavaşça doğrulmaya çalıştığımda gelen ağrıyla duraksadım. Sanki yıllardır uyumuşumda vücudum bunun acısını çıkarırcasına böyle bir tepki göstermişti.
Yine de pes etmeyip tamamen doğrulduğumda bir şey farkettim.Odamda değildim.
Bulunduğum yeri iyice süzdüğümde içi çiçeklerle dolu bir mağarada olduğumu fark ettim. Çiçeklere dikkatle baktığımda Lavinia olduğunu anladım. Biraz düşününce ölüm çiçeği olduğu aklıma geldi ve ürperdim. Sanırım yine kötü bir rüyanın içindeydim yada gerçektende ölmüştüm. Vücudumdaki ağrılara inat yavaşça ayağa kalktım.
* Sonunda uyandın!
Duyduğum sesle başımı hemen arkaya çevirdiğimde yerde oturan yavru aslanı gördüm.Refleksle geriye doğru kaçarken ayağımın takılmasıyla yere düştüm ve acıyla inledim ardından duraksadım. Mağarada uyandığımdan beri acıyı hissediyordum bu da yaşadıklarımın gerçek olduğunu gösterirdi.
Gözlerimi tekrar yavru aslana çevirdiğimde kar beyazı tüyleri ve onu daha da ihtişamlı gösteren kanatlarıyla daha önce rüyamda gördüğüm yavru aslan olduğunu anladım. Ardından istemsizce gözlerimi kocaman açtım.
Loya: S-sen gerçeksin.
Yaşadığım şoku kaldıramayan bedenim tekrar karanlığa gömüldü.
•••••••••••••••
Gözlerimi araladığımda yavru aslanın beni alayla süzdüğünü hissettim.
* Anlaşılan uyumayı seviyorsun.
Söylediğini görmezden gelip merak ettiğim soruları sordum. Ama hala olanları tam olarak idrak edememekle birlikte sesimin titremesine engel olamadım.
Loya:B-buraya nasıl geldim v-ve neredeyim?
*Öncelikle Eldora'nın Odriyus şehrindesin ve nasıl geldiğini hatırlamıyor musun?
Sorusuyla duraksadım ve yaşadıklarımı tekrar hatırlayıp ürperdim.
Loya:Kötü bir rüya görüyordum, uyanınca komidinden su almak için doğrulmuştum ama gözlerimi açamadığımı fark ettim ardından açılması için uğraşınca dayanılmaz bir acı hissettim ve sonra gözlerim kanadı daha sonra ise kulaklarımdan ve burnumdanda kan geldiğini hissettim sonrasında ise acıya dayanamadım şimdi ise gözlerimi burada açıyorum.
*Buraya gelmeni sağlayan koruyucundu.
Loya: Anlamıyorum ne koruyucusu.
*Bu diyara gelebilmek için yeteri kadar gücün olmadığından buraya gelmeni sağlayacak bir koruyucu görevlendirildi. Bu koruyucu ise
seni büyüten ve birlikte yaşadığın kadın.Söyledikleriyle şaşkınlığıma engel olamadım ama bir yandanda sevindim bunu yapan babannemse o da Eldora da demekti. Ama neden yanımda değildi.
Loya: Babannem koruyucuysa neden şimdi yanımda değil?
Soruma tereddütle cevap verdi.
*Onun görevi seni buraya getirmek büyük ihtimalle de bunu yaparken tüm enerjisi tükenmiştir ve bu yüzden yaşadığını sanmıyorum.
Söyledikleriye dünyam başıma yıkıldı.Benim yüzümden yıllarımı birlikte geçirdiğim tek kişide artık yoktu. Gözümden yaşların düşmesine engel olamadım.Onsuz ne yapacaktım.
*Ağlama onun varlığı bunun içindi sen olmasaydın o zaten var olmayacaktı eminim o da görevini tamamladığı için yaşama mutlu olarak veda etmiştir.
Loya: Nasıl yani o aslında babannem değil miydi ve onu kim benim için koruyucu yaptı?
Sorumla derince iç çekti.
*Evet, o babannen değildi sadece koruyucundu ve onu koruyucu yapan kim bilmiyorum ama her eşitliği sağlayacak olan kişi için bir koruyucu yaratılır ve onlar öldüğünde ruhlarını onlar için feda ederler. Anne ve babanda bunun rahatlığıyla seni dünyaya göndermiş olmalılar.
Loya: Anne ve babam mı onlar burada mı hem ben nasıl öldüm bu tıpkı reenkarnasyon gibi mi?
*Bunun cevabını ne yazık ki bilmiyorum bende senin tekrar doğuşunla birlikte sana yoldaşlık etmek için uyandım.
Şimdi ne yoldaşlığı olduğunuda sormadan önce söyleyeyim.
Her eşitliği sağlayacak olanlar doğduğunda onların her koşulda yanında olup, yardım etmesi için bizim türümüz onlarla birlikte doğar ama sen diğer dünyada olduğun için burada bir uyku sürecine girdim ve sen tekrar doğunca uyandım.Yeni öğrendiğim bilgileri bir süre hazmedemedim ve kafam daha da karıştı ama cevaplarımı yavru aslandan alamayacağımı biliyordum sonuçta o da yeni doğmuş sayılırdı.
Ardından bu sorularla boğuşmanın bana bir yararı olmayacağını bilerek onları göz ardı ettim ve cevabını alacağımı düşündüğüm soruyu ona yönelttim.Loya: peki adın ne?
*Bir adım yok bunu bize sizler verirsiniz.
Bir süre düşünmenin ardından aklıma gelen ismi söyledim.
Loya: O zaman adın Theo olsun.
Memnun olmuşçasına başını salladı. Ardından patisini anlıma koydu.
Hissettiğim acıyla hızla geri çekildim.Loya: Ahh bunu neden yaptın.
*Koluna bak.
Koluma baktığımda tıpkı ona benzeyen bir dövme vardı ardından dövme sanki orada daha önce hiç var olmamışçasına yok oldu.
Tam ona tekrar soru soracakken konuşmaya başladı.*Adımı koyduğun için geriye mührümüzün temelini oluşturan bağlanma kalmıştı. Bu dövmede ruhlarımızın birbirine kazınması sonucunda bir süreliğine ortaya çıkıp yok oldu.
Konuşmasını bitirdikten sonra
mağaranın çıkışına doğru ilerledi.
Hızlıca ayağa kalktığımda dışarısının fantastik kitaplarda olduğu gibi ilginç olacağını düşünerek onu takip ettim.
Ama bu düşüncem dışarı çıktığımda değişti burası tıpkı dünyadaki gibi bir ormandı.
Duyduklarımın etkisiyle daha çok pembe,mavi yada dünyada olmayan herhangibi bir orman bekliyordum.
Durarak sadece ormana baktığımı Theo'nun oldukça ilerlemesinden anladım ve ona yetişmek için koştum.Loya: hey! Benide bekle.
🦁🦁🦁🦁🦁
Umarım bu bölümü beğenmişsinizdir.
Yazım hatam veya beğenmediğiniz bir yer varsa söylemekten çekinmeyin.
Bu günlerde oldukça sıkıldığınıza eminim(çünkü bende sıkılıyorum)
İsterseniz benimle konuşabilirsiniz her zaman bu fikre açığım eee o zaman sizleri beğenmeye ve de güzel fikirlerinizi öğrenmek için yorumlara bekliyorum.
Sağlıcakla kalın :)
Düzenledi✓
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÉVEIL
FantasyHer adımımla beni çağırıyormuşçasına havayı delip geçen okyanusun dalgalarıyla uçurumdan aşağıya okyanusun derinliklerine çekiliyordum. Duyduğum acı verici seslerden kurtulmak için bedenimi okyanusun derinliklerine bıraktım. Kurtuluşum olduğunu sand...