⚪︎4

107 53 60
                                    




Taze bir yanılgı gibi pişman et beni şu anda.. Bu koca bataklıktan kaçmamı isteyecek kadar nefret etmemi sağla. Haykır bu dünyaya.. Eğer bu kabullenişse susma bağır, çağır.. Göster kendini. Hatırla; buraya gelişin hiç kolay olmamıştı, zorla koydular seni bu bataklığa, zulüm geldi gözlerine, çok sevdiğin mavi gökyüzüne karşı mahrum bırakıldın. Nefes al ve düşün kendini, bu mavi topluma ait misin?

Sevmediğim ama sarıldığım, inanmadığım ama taptığım bir Tanrı var. Bir yanım da yalnızlığımla kalmış kendim, bir yanımsa alevlere teslim olmuş benliğim. Farkındaydım özgür olmadığımdan. Sağım da ve solum da çıkmaz bir yol vardı. Biliyordum. Çıkışa doğru bir adım atmak mutlaka düşeceğim bir felaketi haykırırdı.

Hissediyorum.. Terden sırılsıklam olmuş bedenimdeki titremeyi hissediyordum. Çırpınıp duran bedenimin etkisiyle avuçlarım nemleniyordu. Terden su tutmuş olmama rağmen üşüyen bedenime inat avuçlarımdaki nemi üstümdeki gri eşofmana sildim.

Ne kadar çabalasam da elimde oluşan nemi asla kurutamıyordum.
Sanki bir yumru boğazımda takılı duruyor, ince bir kağıt gırtlağımı kesiyordu. Yutkunuşlarım tuzlu bir tat bırakıyordu boğazımdan aşağıya, her acı inişiyle... Acıyı hissediyordum.

''Sessiz ol uyanacak..'' kendi içimdeki savaşa son vermek istememi sağlayan Bade'nin kısık sesiyle nemli olan avuç içlerimi önemsemeden yüzümdeki ıslaklıkları tekrar sildim. Ne zaman ağlayacak olsam farkına varmadan kızarırdı yüzüm.
Yataktan çıkmak dahi istemiyordum.  Yüzüm şu anda kırmızı bir haldeyken en son istediğim şeylerden biriydi yataktan çıkmak.

Dün odaya konuşmak için döndüğümüzde Bade'yi cenin pozisyonda, uyuduğunu görmüş ve konuşmaktan vazgeçmiştik. Belki de bu sahte uyku numarasını yapan Bade için tamamen olaylardan bir kaçış gibi görünsede Lavinya ve Zeynep'e iyi gelmişti. Çok fazla konuşma zahmetinde bulunmadan o gün herkes yataklarına çekilmişti.

O gece herkes uyuma taklidi yapsada birbirlerinden habersiz bu üç kadına kendi gözlerimle bakmak istemiştim. Ne yaşadıklarını öğrenmek ve ben de onlara dahil olmak istemiştim. Gözlerimi kırpıştırarak bedenimi duvara doğru kıpraştırdım.

"Lavinya senin işin yok mu? Sabahın bu saatinde ne diye insanları rahatsız ediyorsun?" Bir önceki sesine nazaran sesli şekilde konuşan Bade'nin sesiyle kulaklarıma dolan isyanındaki kırgınlığı anlamıştım. Hala dün hissettiklerini için de  barındırıyordu...

"Hala kırgınsın değil mi bana?" diye soran Lavinya gözlerimi açmama sebep olmuştu. Sorduğu sorunun cevabını bildiğinden adım kadar emin olsamda sesine yansıdığı pişmanlıktan anladığım kadarıyla dün küçük bir tartışmada olsa gerçektende Bade için büyük bir olaydı.

"Farkında mısın bilmiyorum ama ben 6 yıldır ona karşı platonik bir aptalım!" kinayeli ve sert bir şekilde konuşmasından ötürü nefes alış verişlerini yakınımda hissettim.  Ardından yerdeki tahtanın hoş olmayan etrafa yaydığı sesle beraber bana doğru haraket ettiğini anlamama yardımcı olmuştu.

Yaptığım bu davranışı kendime yakıştırmadığımdan dolayı yan şekilde uzandığım yataktan oturur vaziyete geldim. Onları uyuma numarası yaparken dinlemek istemiyordum. Onların benim burada olduğumun bilincinde olarak konuşmalarını ve biraz da olsa beni de aralarına almarını istiyordum.

Gözlerimi hafif kırpıştırarak, ayaklarımı ranzanın merdivenlerinden sarkıttım. Bakışlarım Bade'nin şaşkın ve suskun suratıyla karşı karşıya gelmişti.

Dolunayın ArdındanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin