🦋10

146 21 8
                                    

✨otobüsten inmiş ve sıraya girmişlerdi. minhee ile sejin, tabii ki de yan yana duruyorlardı.

öğretmen gezilecek yerlerin sırasını söylemiş, ve saat 6'dan sonra serbest olduklarını, en geç gece 11'de otele gelmek zorunda olduklarını belirtmişti.

öğrenciler hallerinden memnundu, herkes birkaç gün önceden akşam için planlarını yapmış, arkadaşlarıyla anlaşmışlardı.

ancak minhee hiçbir plana dahil değildi. sınıftakiler onu birçok farklı yere davet etseler de, onun gitmek istediği yalnızca bir yer vardı.

öğretmenleriyle birlikte birkaç farklı müzeyi ve mekanı gezmişler ve çok ünlü bir restoranda geleneksel yemeklerden yemişlerdi. fakat bu süre boyunca sejin minhee'den adeta kaçmıştı. çünkü akşam yapacağı şey yüzünden fazlasıyla utanıyordu, her şeyi mahvetmekten korkuyordu en çok da. minhee de farklı tavırlarını fark etmişti ama çok üstelememişti. 

bir hediyelikçiye girdiklerinde herkes ailesine, dostlarına bir şey alıyordu. minhee iki tane pofuduk anahtarlık görmüştü, ve daha tatlısı bunlar eşleşiyordu! sejin'i çağırıp "ikimize alalım mı?" diye sorarak içten bir gülümseme sundu. bu hareketi sejin'i biraz daha rahatlatmıştı ve kafasıyla onayladı. minhee anahtarlıkları alıp birini kendi çantasına, birini sejin'in çantasına taktı.

ikisi de mutluydu ama fazlasıyla gergindiler. akşamı düşündükçe heyecanlarını bastıramasalar da, sonuçlardan korkmuyor değillerdi.

saat 6 olmuş ve serbest zaman başlamıştı. herkes hızlıca bir yerlere dağılmış, sejin de bu koşuşturmacaya dahil olmuştu. minhee'ye görünmek istemediği için hızla arka sokağa sapmış ve bir gece önceden ezberlediği yola girmişti. kalbinin atış sesini duyabiliyordu, içi umut ve sevgiyle dolmuş, artık itiraf etmenin vereceği huzurla bir heyecan karmaşası içine girmişti.

aşıklar tepesine vardığında ortada durmak istemediğinden girişe yakın bir kenara geçip yerden en renkli çiçeği kopardı. minhee'nin buraya geleceğini biliyordu. çünkü erkekler onu karaokeye çağırdığında o işim var diyerek göz kırpmış ve erkekler de "aramızda bir aşık var" diye ooolamaya bağırışmaya başlamışlardı.

sejin'in tek dileği minhee'nin başkası için gelmemiş olması ve elinde çiçek olmasa da burada bulunmasıydı. başkasına gidecekse de, sejin o anı görmek istemişti.

dakikalar saatler gibi geçmişti ve tepede okulundan en az beş altı kişi vardı. hepsi ellerinde çiçeklerle erken gelenlerdendi.
ve işte bu sırada minhee geldi ve sejin'in olduğu tarafın zıttına dönüp yerden bir çiçek kopardı. bu sırada minhee'nin önüne, alt dönemlerden çok güzel bir kız olan yoojung çıkmıştı. minhee'ye gülümseyerek bakıyordu. sejin, minhee'nin de gülümsediğini görünce elindeki çiçeği yere fırlattı ve hızla merdivenlerden inmeye başladı.

minhee arkası dönük sejin'i anında tanımıştı fakat ne yapacağını bilememiş şekilde, ayakta donakalmıştı.



🦋
oy arkadaşlarım oylamayı unutuyorsunuz hep :((

artık bu kitabı ne yapabileceğimi bilmiyorum, motivasyonum 0

crush ☆ミ  kang minheeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin