6. Bölüm: KIRIKLAR

404 52 12
                                    

Bilinmeyen Numara: Bana babandan bahsetmek ister misin?

Bugüne kadar hiç kimse bana babamdan bahsetmemi istemedi, beni buna kimse zorlamadı. En yakınlarıma bile ben kendimi hazır hissettiğimde ondan bahsettim. Şuan hayatımda ki yerinin ne olduğunu bilmediğim biri gelmiş ve bana babandan bahset diyor.

Evet bu güne kadar size de bahsetmedim. Çünkü hayatımda bir yere sahip değil. Kendisini tanımıyorum bile.

Babam. Yüzünü bilmediğim, fotoğrafta bile görmediğim kişi. Annemle evlendikleri günün ertesi sabahı ortadan kaybolan pisliğin teki. Annemi terk eden, bir daha arayıp sormayan birisi. Benim varlığımdan haberi var mı onu bile bilmiyorum. Olsa ne değişirdi ki zaten. Hiçbir şey...

Belki de onu bu güne kadar merak etmememin sebebi de ona duyduğum öfke. Evet, ondan nefret ediyorum. Annemi bir başına bırakıp gittiği için. Beni baba sevgisinden mahrum bıraktığı için. Ben baba kelimesini kullanmayı bile bilmiyorken, her duyduğumda ondan nefret etsem bile içim ürperir, kalbim sızlar ve ben sırf bana bunları hissettirdiği için bile ondan nefret ediyorum.

Korkuyla, sebebini bilmediğim bir şekilde, etrafıma baktım. Ellerim titriyordu. Yerlere saçılmış parçaları toplamak için eğildim. O sırada elimde hissettiğim sıcaklık beni oraya bakmaya yöneltti. Elim kanıyordu. Çok derin olmamakla birlikte, canımı yakıyordu.

O sırada sesleri duymuş olacak ki annemi yanımda buldum. Telaşlı bir şekilde "Ne oldu kızım, iyi misin?" diye sorduğunda "İyiyim, anne bir şeyim yok," dediğimde korku dolu yüz ifademi gördüğünde duraksadı.

"Emin misin sen iyi olduğuna?" diye şüpheli bakarak beni sorgulamaya devam etti.

"Evet anne, sadece fincan birden düşünce panik oldum, korktum. O kadar." İkna olmuş gibi görünüyordu. Tabi elimde ki kanı görene kadar.

"Kızım, o elinin hali ne Allah aşkına. Toplamaya çalıştın yine dimi?" Kızgın yüz ifadesiyle bana bakıyordu. Ne zaman bir şey kırsam elimle toplar, atardım çöpe. Annem her seferinde uyarmasına rağmen hem de. Yine annem haklı çıkmıştı bi konuda. Çok garip değil mi sizce de? Annelerin her dediklerinin çıkması.

Elime bakarak "Bekle burda, hiçbir şeye de dokunma. Hemen geliyorum," diyerek yanımdan ayrıldı. Kesik çok derin değildi ama kan durmuyor ve sızlıyordu. Çok geçmeden annem geldiğinde elinde banyomuzda bulunan ilk yardım malzemeleri vardı. Ah anne! Bu kadar da şey etmeseydin ya ben bir yarabandı ile bitirirdim işi.

Çantadan önce temiz bir mendil çıkararak kanı temizledi. Sonra kesiğin bulunduğu bölgeye tentürdiyotu sürdü. Canımın yandığını hissetmiştim. Bu şey çok acıtıyordu. Belli etmemeye çalışırken annem yarayı sargı beziyle kapatmıştı.

"Her seferinde söylüyorum elinle toplama diye, bak gördün mü? Böyle olacağı belliydi. Azcık anne sözü dinleseydin keşke." Sitemli sözlerine kızgın bakışları eşlik ediyordu.

"Üzgünüm anne. Söz bir daha dikkatli olacağım."

Annem parçaları toplarken teşekkür ederek yanından uzaklaştım. Yavaşça odama çıktım. Aklım hâlâ o mesaj yüzünden allak bullaktı. Mesaja cevap vermeden, telefonumun internetini kapatıp şarja taktım. Bugünlük bu kadar aksiyon yeterdi. Hızla pijamalarımı giyerek kendimi yatağa attım. Beni kendime getirecek tek şey aralıksız derin bir uykuydu.

******

Sabah annemin sesiyle gözlerimi araladım. Sanırım odasında telefonla konuşuyordu. Saate baktığımda 8:00 olduğunu farkettim. 8.30'da ders başlıyordu. Düşüncelerimi bölen şey annemin odaya hızla girişiydi. Soru dolu ifademle anneme bakarken konuşmaya başladı.

Rüya Koridoru Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin