1 / angel face girl

5.4K 187 11
                                    

Yine bir ton işim var gibi görünüyordu. Bay Sergio acımasızca tüm işleri bana yüklüyor gibiydi. Elimde bir market arabası dolusu farklı türlere ait kitaplar vardı. Bunları yerleştirdikten sonra kahve makinelerini doldurup ardından da yerleri paspaslamam gerekiyordu. Harika!

Hızlı olmam gerekiyordu bu yüzden polisiye bölümünden başlayarak ilgili kitapları dizmeye başladım. İleriden gürültülü bir ses gelince gözlerim direkt oraya döndü. Sadece Ana'ydı. O da benim gibi başka bir kurbandı burada. Bizim yaşımız diğer elemanlardan daha küçük olduğu için tabiri caizse paspas gibi kullanılıyorduk. Ama buna rağmen aylık gelirimiz çok iyiydi. Zaten o yüzden hala çıkmamıştım buradan.

Kitapları dizme işim devam ederken bir yandan da kulaklıklarımı takıp müziğe eşlik ediyordum. Bu raf bittiğine göre diğerine geçebilirdim.

Arabayı sürerek bu sefer de bilim-kurgu kısmına geçtim. O sırada omzumda bir el hissetmemle kulaklıklarımı çıkarıp dönmem bir oldu. Kızgın bir Bay Sergio görmeyi planlıyordum ama sadece bana tatlı tatlı bakan ve melek gibi bir yüzü olan bir kızdı. Gülümseyerek sordum.

"Merhaba? Bir şeye mi ihtiyacınız var?"

"Evet aslında bir kitap soracaktım. Raflarda bulamadım da."

Kafamı sallayarak işimi bıraktım ve köşedeki bilgisayara yöneldim.

"Pekala, kitabın adı neydi?"

"Stephen King'in Medyum kitabı."

Parmaklarım hızla klavyeden geçti ve kitabın mağazada olduğunu gördüm.

"Evet mağazada varmış. Hemen bulurum şimdi."

"Teşekkürler." Gülümsedi ve ardından çekingence devam etti. "Ben Jennie."

Geri gülümsedim. Buralarda çekik gözlü birini görmek hoşuma gitmişti. Uzun zamandır ülkemi çok özlüyordum ama üniversite işlerim yüzünden Amerika'dan ayrılamamıştım bir türlü.

"Ben de Lisa." Bakışlarında garip bir şeyin olduğunu fark edene kadar bakıştık. "Siz masanıza geçin ben hemen kitabı getiriyorum."

Kızın yanında son anda tüylerim diken diken olmuştu. Anlamıyorum kızın zengin görünüşünden miydi yoksa bakışlarından mıydı? Kız ilk başlarda tatlı ve ufak tefek görünse de aslında öyle olmadığı son andaki bakışlarından anlaşılıyordu.

Şaşkınlıktan elim ayağım birbirine dolaşıp yerdeki alışveriş sepetine çarpınca kızın bakışlarının hala üstümde olduğunu fark ettim. Tanrım, çok garipti.

Kendimi sakinleştirerek kitabı bulmaya koyuldum. Kısa sürede bulmuştum. İstemeye istemeye Jennie'nin masasına yöneldim. Ama ayaklarım geri dönmek için kendilerini zorluyorlardı.

"Buydu herhalde istediğiniz?"

"Ah evet, teşekkür ederim Lisa."

Geri gülümsedim ve kalan işime devam etmek için eski yerime döndüm. Amma garip bir kızdı. Okulda böyleleriyle işim olmazdı. Bunlar daha çok liseden kalma birilerini ezen tipte kızlardı. Ezilen olmasam bile ezen taraf da olmamıştım hiç. Orta seviye benim için gayet uygundu.

Kulaklıklarımı taktıktan birkaç dakika sonra olan her şeyi unutup kendimi müziğe bırakmıştım bile.

angel / jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin