angel / jenlisa

22 / special birthday presents

Ben oturmuş bir şeyler izlerken Jennie kenarda ödevleriyle uğraşıyordu. Bir tür sunumu falan olmalıydı ki saatlerdir bilgisayar başındaydı. Kafamı televizyondan ona çevirdim. Ne zaman yanıma gelecekti?

"Hey! Şu ödevi bırak da biraz benimle ilgilen Jennie."

Gülerek kafasını hayır anlamında sallayınca suratım düştü.

"Bunu bugün bitirmeliyim."

Ama yarın hafta sonuydu. Ayrıca doğum günümdü. Niye hala ödev yapıyordu? Benle ilgilenmesini çok isterdim ama yine de bir şey demedim ve televizyon izlemeye geri döndüm. Bir süre daha böyle geçti. Sonra Jennie ödevini nihayet bitirdiğine dair bir şeyler söyledi ve direkt içeri gitti. Sanırım duş alacakı. Harika! Zaten ondan sonra da yatmaya giderdik. Niye benle ilgilenmiyordu?

Oflayarak mutfağa gittim ve atıştırmalık bir şeyler aradım. Bir şey bulamayınca sıcak çikolata yapmaya karar verdim. Belki ikimize de yaparsam yatmadan önce hala biraz zamanımız olurdu.

Suyu ısıtmaya uğraşırken Jennie'nin arkamdan yanaştığını fark etmemiştim. Arkamdan yaklaşıp bana sarıldı ve kafasını sırtıma yasladı. İşte güzel bir özür böyle olmalıydı.

Ellerimi ısıtıcıdan çekip Jennie'nin kollarını tuttum.

"Doğum günün kutlu olsun sevgilim."

Gülümseyerek ona döndüm. Şu an pamuk gibi olmuştum. Ona sarılmaya yeltenirken izin vermedi ve hemen elime bir şey tutuşturdu. Bir zarftı. Üstünde de bir şeyler yazıyordu.

Umarım hayatındaki en güzel doğum gününü sana yaşatabilirim. -Jendeukie

Ona soran gözlerle bakıp gülümsedim. İçindeki neydi ki?

"Hadi durma. Aç."

Zarfı açıp içindekini gördüğüm an kalbim ağzından çıkacak gibi oldu. Tayland'a iki kişilik uçak biletiydi bu. Jennie bunu cidden yapmış mıydı yani? Cidden benim için Tayland'a bilet almıştı. Buna inanamıyordum! Rüya olamayacak kadar gerçekçiydi.

Şaşkınlıktan tepki veremeyişim Jennie'nin suratının düşmesine yol açmıştı ki hemen konuştu.

"Beğenmedin mi?"

Gülerek ve ağlamanın eşiğinde bir yüz ifadesiyle ona döndüm. Bir şey demeden sadece sarıldım. Jennie gerçekten beni seviyordu. Benimle birlikte Tayland'a gelecek ve ailemle tanışacaktı. Üstelik doğum günümde ailemden ayrı kalmayayım diye yapmıştı bunu.

"Hayır salak, çok sevindim. Aşırı mutluluktan tepki veremiyorum."

Jennie bunun üzerine güldü ve sıkıca sarıldı. Ardından geri çekilip onu öpmeye başladım. Sıcak çikolatayı ve diğer her şeyi unutmuştum ve sadece Jennie'yi öpmek istiyordum. Bileti tezgaha bırakıp onu kucağıma aldım ve oturma odasına geçtim. Jennie'yi koltuğa bırakırken niye saatlerdir çalıştığını yeni anlıyordum. Tayland'a gitmeden önce hepsini bitirmek içindi. Kim Jennie her geçen gün beni daha çok kendine aşık ediyordu.

"Seni çok seviyorum."

Üstüne çıkarken o da tişörtünü çıkardı.

"Ben de seni Lisa."

Üstüne eğilip onu öpmeye devam ettim. Yarının geçireceğim en güzel doğum günü olacağını şimdiden biliyordum.

Kollarını tişörtümün eteklerine götürüp tişörtümü çıkarmaya başladı. Kısa süreli geri çekilip kafamdan çıkardığım tişörtü hemen koltuğun kenarına fırlattım. Madem yarın Tayland'a gidiyorduk, bu baya hem uçuş hem de ailem yüzünden uzun bir süre yalnız kalamayacağımız anlamına geliyordu. Bunu iyi değerlendirmeliydik.

Gülümseyerek geri eğildim.