11 / make up

1.4K 128 20
                                    

Gülerken yemek az kalsın boğazıma kaçıyordu. Hannah mı fazla komikti yoksa ben gereksiz mi gülüyordum?

"Aman Tanrım Hannah yeter artık boğulacağım!"

Birbirimize veda edip telefonu kapattık. Kendi kendime sırıtırken telefonumu cebime atıp yemek kasesini alarak mutfaktan salona geçtim. Lisa'nın keyfi bilirdi benim Hannah'm vardı diyerek kendimi kandırıyordum günlerdir. Ama öyle ki biraz işe yaramaya başlamıştı. Hannah gerçekten çok komik ve eğlenceli biriydi. Lisa gibi anlamsız bir şekilde kavga etmiyor ya da sinirlenmiyordu.

Tekrardan aklıma gelmişti işte, Lisa'nın kaç gündür yaptığı bu davranışlar neydi öyle? Konuşmuyordu da. 3 gün olmuştu. Normalde neredeyse her gün birlikte bir şey yapardık ama 3 gündür hiç konuşmamıştık.

Sesli bir şekilde nefes verirken kendime artık onun peşinden koşmamam gerektiğini söylüyordum. Evet birkaç gün önceye kadar onu sevdiğime emindim. Ama şimdi... Şimdi emin değil gibiydim. Aklım çok karışıktı. Bunun sorumlusu sadece Lisa değil aynı zamanda Hannah'ydı da.

Hannah aklıma gelince birden neşelenirken Lisa aklıma gelince aynı hızla somurtuyordum. Sorunun ne olduğunu çok merak ediyordum. Yani onu kızdıracak bir şey mi yapmıştım onu bile bilmiyordum. Bana sebebini söylememişti bile. Demek ki o kadar da değer vermiyordu bana!

Kaşlarım çatık yemeğimi yemeye devam ederken telefonum çaldı. Hannah herhalde diye düşünürken Lisa olduğunu gördüm. Kalp atışlarım hızlanırken telefonun biraz çalmasına izin verdim. Sonuçta o beni baya uğraştırmıştı değil mi?

Biraz çaldıktan sonra açmaya karar verdim.

"Efendim?"

Lisa derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.

"Jennie? Nasılsın?"

Yani bir şey olmamış gibi mi davranacaktık?

"İyiyim."

Ona nasıl olduğunu sormadım. Benden iyi bir halde olduğuna emindim çünkü. Biraz da o konuşmaya çalışmalıydı!

"Pekala." Biraz durdu ve sanırım diyeceklerini düşündü. "Ben düşündüm de... Özür dilerim."

Tuttuğum nefesi bir anda geri verdim. Ah Lisa... Bu kadar sevimli olmak zorunda mısın? Bir anda yaptığım u dönüşü beni bile şaşırtmıştı.

"Bugün bir yerde buluşup konuşma  ihtimalimiz var mı?"

Anlamsız bir sırıtma suratıma yerleşti. Tabi ki vardı. Ne olursa olsun önceliğim her zaman Lisa'ydı. Aramızda yaşananları çoktan unutmuştum bile. Onu seviyordum, tek bir kavgayla geçmeyecekti bu.

"Evet. Yarım saat sonra hep buluştuğumuz kafeye gidelim mi?"

Neşeyle gelen sesi beni fazla mutlu etmişti.

"Harika. Görüşürüz!"

Telefonu kapattım ve koşarak odama gittim. Harika görünmeliydim. Ne olursa olsun Lisa'nın hoşuna gitmek istiyordum.

Saçlarımı dağıttım ve dolabımdan kot şort çıkarırken Hannah'nın aklımdan çıkmış olmasını fark etmeden Lisa'yı düşünerek hazırlanmaya devam ettim.

*

Ayyy 200 olmuşuzzz!!! Aşırı mutluyum! Umarım beğeniyorsunuzdur. Lütfen yorum yapın görüşlerinizi çok merak ediyorum ^.^

angel / jenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin