Bölüm-14

300 178 120
                                    

Multi medya:PELİN
______________________
   *Kazananlar  hiç hata yapmayan değil, asla vazgeçmeyenlerdir*

   Amcam" Pelin güzel kızım bu yaşına kadar seni dizimin dibinden ayırmadım. Gece uykumdan uyandığımda senin için Yatagımdan kalkıp odanıza gelip canım yavrum deyip öpüp kokluyorum. Sol yanımı boşmu bırakacaksın? Sen benim göz bebeğimsin   burasıda abimin evi dilediğin kadar  kalabilirsinde Kızım  sen yanımızda olmayınca evimizin tadı tuzu huzuru olmazki''

(Babamın   sanki acelesi varmış gibi ağzındaki lokmasını hızlıca yuttu. Orta yerden  Lafa karıştı)

Babam"Kadir kardeşim bende Pelin kızımın babası sayılırım. Amca demek baba yarısı demektir. Pelin kalmak istiyorsa seve seve evimizde istedigi kadar kalabilir. Bu ev Pelin kızımın da evi sayılır"

(Babam konuştukça oturduğum yerde kuduruyordum. Sinirimden Oturduğum sandalyede hopur hopur hopluyordum. Sanki kızlarıyla dört dörtlük ilgilenen bir babada amcama akıl veriyor. Sen kardeşinin kızıyla bu kadar ilgili olacağına aklını evindeki çocuklarına kullansaydın en azından evimizde huzurumuz olurdu. )

İrem abla üzgün bir ifadeyle "Pelin kardeşim ben sensiz evde nasıl vakit geçirecegim? Odamızdaki Duvarlar bana bende duvarlara bakıp duvarlarla muhabbetmi edicegim. Hiçmi beni düşünmüyorsun ?

Yengem dirseklerini Masanın üzerine koymuş elinin içerisine çenesini almış sessiz sedasız konuşulanları dikkatlice dinliyor du.

Amcam "hatun olaya çok sessiz kaldın sen nedersin Pelinin burada kalma fikrine"?

Yengem "Küçük prensesim(Pelin) bu yaşına kadar senin bir dediğini iki etmedim. İstanbul'la Ankar'a arası 5 saat aklımıza düştüğün zaman yakın degil ki gelelimde iki muhabbet edip özlem giderip eve geçelim. Bana kalırsa ben izin vermiyorum .

İrem ablanda burda kalmana razı degil istanbuldan geldiğimiz gibi hep birlikte geri dönelim kızım".

(Herkesin kafası iyce karışmıştı. Yemegimizi yedikten sonra Babamla amcam televizyon izlemek için oturma odasına geçtiler. Berk dükkanda işler yogun oldugundan aşırı derecede yorulmuştu)

Berk "Bir an önce duşumu alıp odama gidip yatagıma yatıp dinlenecegim" dedi.

Mutfakta herkes bir taraftan sofrayı topluyordu. Babam oturma odasından bana sesleniyordu.

"Ahuzan kızım"

Hemen oturma odasına gittim.
Oturma odasının kapısından içeri girdim.

"Buyur baba" dedim.

" Amcanla bana şöyle bol köpüklü kahve yapta sohbet edip ağzımızın tadıyla içelim" dedi.

"Tamam baba" deyip mutfaga geçtim. Ecem ablam tezgahtaki yıkıntıyı kaldırmış Kahve yapmak için fincanları hazırlıyordu.

Ecem abla" babamlar bol köpüklü kahve istediler. Kahvenin köpüğünü tutturamazsam oda babamın bahanesi olur akşam akşam morelimi bozar. Benim yerime Kahveleri sen yaparmısın ablacım?

" Tabikide yaparım Ahuzancım" dedi.

Annemle yengem de oturma odasına gittiler.Mutfakta gözlerim dip köşe Pelinle İrem ablayı arıyordu. Maalesef mutfakta yoktular. Merak içerisinde kaldım nereye kaybolmuşlardı. İrem ablayla Pelin neredeler diye Mutfaktan çıktım  bizim odaya dogru yöneldim. Odamızın kapısı hafif aralıklıydı. İçeriden Pelinle İrem ablanın sesi geliyordu. Ne konuştukları anlaşılmıyordu. kapının kenarına kulağımı iyce yapıştırdım. Pelin'le İrem ablayı dinlemeye başladım. Pelin aglıyarak İrem ablaya hararetli hararetli birşeyler anlatıyordu.

AHUZANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin