25 Kasım 2019 Ankara 12:30
Rıfat Gülmez içeriye giren Oğuzhan'a baktı. Önündeki dosyayı kapattı."Ne oldu Oğuzhan. Önemli bir şey olduğu belli."
"Evet efendim. Oldu."
Rıfat merakla "ne oldu?" diye sordu.
"David Rockfeller İstanbulda efendim."
Cengiz "öyle mi?" dedi ve bastonunun yardımıyla ayağa kalktı.
"Ne için gelmiş bir mâlumat var mı?"
"Resmi olarak İstanbulun tarihi güzelliklerini gezmek için."
Rıfat güldü. Sırtını duvara yasladı ve duvardaki tablolara baktı.
Duvardaki tablolarda şanlı Türk devletlerinin bayrakları çizilmişti.
Rıfat işte bu dünya harikası tablolara bakıyordu. Yüzünün alaycı gülümsemesi gitti. Kaşlarını çattı ve sinirlendiği belli oldu.
"Yok etmeye çalıştığı tarihi mi görmeye gelmiş?"
Oğuzhan "evet." diyemedi. Sessiz kalmayı tercih etti.
"Resmi nedenini sen söyledin. Gayrıresmi nedenini de ben söyleyeyim. Bu Rockfeller'ların dünya'yı yönetme hülyasını biliyorsundur."
Oğuzhan Rıfat'ın sert ses tonunu iliklerine kadar hissetti. Gözünü yerden kaldırdı. Rıfat'ın bastonu sertçe kavrayan büyük ellerine baktı. "Biliyorum efendim." dedi.
"İşte bu yüzden bu adam burada."
Oğuzhan Rıfatın yüzüne baktı. Yüzündeki öfkeyi hissetti ve zor yutkundu.
"Planını biliyor musunuz efendim?"
"Planını bilmiyoruz ama neden geldiğini biliyoruz?"
Oğuzhan merakla "neden efendim?" diye sordu. Kafasını biraz daha kaldırıp biraz ileri götürdü ve tek kaşını kaldırdı. .
"Rockfeller terörizmin arkasındaki en büyük güçlerden birisi ve bu olanların arkasında da o var."
Oğuzhan Rıfat'ın teorisine ve tarih bilgisine güveniyordu. Rockfeller ve diğer bazı zengin aileler dünyanın başına bela olmuştu.
Rıfat işaret parmağını havaya kaldırdı. Yüzü öfkeden kızardı.
"Ama onlar şunu unutuyor. Her gücün sahibi Allahtır."
Rıfat havadaki işaret parmağını öfkeli bir şekilde salladı.
"Allahın izniyle biz onların güçlerini yok edeceğiz."
Oğuzhan üzgünce ve umutsuzca Rıfat'a baktı.
"Bu kadar zorluğa karşı başarabilecek miyiz efendim?"
Rıfat içinden gelerek "İnşallah!" dedi. Yerine oturdu.
"Başka bir havadis var mı?"
Oğuzhan başını yine öne eğdi. "Evet efendim." dedi.
Rıfat merakla "ne oldu?" diye sordu. Kendisine üzücü, yürek dağlayıcı bir havadis verileceğini anlamıştı.
"Ramazan vurulmuş!"
Rıfat bir hışımla ayağa kalktı. Bastonu yere düştü.
"Durumu nasıl peki?"
"Kritik efendim."
Rıfat "anlaşıldı." diyerek üzgün ve öfkeli bir tavırla bastonunu yerden aldı. Sıkıca kavradı. Bir an dünyasının karardığını düşündü. Güçlükle ayakta durabildi.
"Her saat durumu hakkında bilgi istiyorum."
Oğuzhan "anlaşıldı efendim." dedi ve izin alarak odadan çıktı.
25 Kasım 2019 Nevşehir 12:15
Cengiz Sılanın dürtmesiyle yavaşça gözlerini açtı. Elleriyle gözlerini ovaladıktan sonra etrafına bakındı.
Sonra da ayağa kalktı."Ramazan'ın durumu nasıl?"
"Bilmiyorum. Doktorlar bir şey demedi."
Cengiz "tamam." dedi ve ameliyathane'ye yöneldi.
Sıla onu omzundan yakaladı
"Odalardan birinde dinlen biraz."
Cengiz omzunu kurtardı ve "olmaz." dedi. Ameliyathane'ye girdi.
Bu sırada Ramazan'ın bedenindeki ikinci kurşun çıkarıldı.
Doktorlar Cengizi bir kez daha uyardı.
Fakat Cengiz bir kez daha Doktorları dinlemedi. Tekrar Ramazan'ın başucuna gitti. Elini alnına götürdü. Hıçkırarak ağlamaya başladı. Sol elini yumruk yaptı ve duvara vurdu.Kısa boylu ve kızıl saçlı hemşire Cengizin yanına koştu. Beyaz eldivenleriyle kolunu tuttu. "Yapmayın!" dedi.
"Elinizi duvara vurarak kendinize, burada kalarak Ramazan Bey'e zarar veriyorsunuz. İki kurşunda çıkarıldı. Ramazan Bey'in durumu iyiye doğru gidiyor."
Cengiz Hemşire'ye baktı.
Hemşire umut verici ve tatlı bir şekilde gülümsüyordu.
Ama bu gülümseyiş Cengiz'i pek fazla etkilememişti. Zaten onun bir Kadını vardı.
Cengiz kafasını salladı. Yavaş adımlarla gözyaşlarını silmeyi unutarak dışarıya çıktı.
Sıla Cengizin yüzüne bakınca hüzünlendi ve korktu.
"Ramazan'a bir şey mi oldu?"
Cengiz gözyaşlarını silmediğini fark etti. "Hayır." diyerek elinin tersiyle göz yaşlarını sildi.
"İkinci kurşun çıkarıldı. Durumu daha iyiye gidiyor."
Sıla gülümsedi ve başını yukarıya kaldırarak "çok şükür." dedi. Bir bank'a oturdu.
Cengiz de Sılanın yanına oturdu ve heyecanlı bekleyiş sürdü.
Sıla'nın içindeki umut tarif edilemezdi. Sevdiğinin yaşama şansının artması ona Allah'tan gelen bir lütuftu. Cengizden duyduğu haber ömründe duyduğu en güzel haberdi. Tekrar gülümsedi ve kafasını geriye doğru yasladı.
Cengiz de gülümsedi ve Ramazan'ın emanetinin yanına oturdu.
Beş dakikalık ölüm sessizliğinin ardından Cengiz ayağa kalktı.
Aynı anda Ramazan sedye ile ameliyathaneden çıktı.
Sıla da ayağa kalktı ve koşarak sedyenin başına gitti. Ramazan'ın elini tuttu ve öptü. Yoğun bakım odasına götürülene kadar yanından ayrılmadı.
Bu sırada Doktorlarda ameliyathaneden çıktı. Sıla hemen ayağa kalktı.
O kalkar kalkmaz Cengiz de kalktı.
"Ramazanı görebilir miyim Doktor bey?"
Doktor tebessüm etti. "Yarım saat sonra." dedi.
Sıla gülümseyerek teşekkür etti ve tekrar yerine oturdu.
🧨BÖLÜM SONU🧨
Arkadaşlar Rıfat Gülmez yerine bazı yerlerde Rıfat Doğan yazmış olabilirim. Ama doğrusu Rıfat Gülmez olacaktır. :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vatan Bekçileri (+18) (Ara Verildi)
AcciónOn vatan bekçisi vatanını korumak için birbirine yemin etmiş, milli istihbarat teşkilatına girmiş ve vatanın, milletin, ve de Devletin hizmetkarı olmaya kendini adamışlardır. Hayatları aksiyon ve heyecan ile geçmiştir. Siz de bu aksiyon ve heyecana...