kid in love : s.m

9 - do you love me?

Medya Eva 

İyi okumalarr

-

Bir kaç gün sonra yine bir cafede yemeğe gelmiştik. Toplu bir plan yapmıştık ve Lucas ile ilişkimden dolayı basketbolcu arkadaşları bizimkiler ile kaynaşıyordu. Anna ve ben oturuyorduk. Lucas ve arkadaşları biraz gecikeceklerini söylediler. Anna bana ne yiyelim diye sorarken Shawn geldi. "Merhaba, nasılsınız?" An, ona sarıldı. "İyi, hoşgeldin." bana bakınca bende ayağa kalktım ve sarıldık. "İyi, sen?" dedim bende. "İyi bende." biraz bakındı ve tam yanıma oturdu. Sağ tarafıma. Anna ise tekrar karşıma oturdu. 

Shawn boğazını temizledi. Anna gülerek konuştu. "Hemen geliyorum." dedi ve ayaklandı. "Hey, nereye?" arkasını dönüp güldü. Ama soruma cevap vermedi. "Bu arkadaşını cidden seviyorum." dedi Shawn. Tabii sever. Yaptığı her şey ona yönelik. "Neden benimle konuşmuyorsun? Erkek arkadaşın mı istedi?" dedi. 

"Hayır, şu an gerek görmedim." dedim ona bakmadan. Bir anda kolumu tuttu. Bu yüzden gözlerim onunla buluştu. "Ne yapıyorsun sen?" diyerek kolumu çektim.

"Lucas'ı seviyor musun?" dedi. Devam etti. "Cevap veremezsin. İlk tanıştığımızda üzüldüğünü gördüm. Ve bunu kullanmadım. Bana güvenmiyor ya da beni sevmiyor olabilirsin. Ama gerçeği biliyorsun." bir süre söylediklerini düşünmeye çalıştım.

Bana yaklaştı ve beklemediğim bir anda öptü. Ona karşılık veremeden geri çekildi. Biliyorum, bu yanlış. Hemen etrafıma bakındım. "Siktir, ne yaptığını sanıyorsun?" O kadar garip oldum ki. Midem bir an da kasıldı. Ve nasıl olduğunu bilmediğim kelebeklenme ve heyecan yerini bıraktı.

"Eva, bunu kendine sormalısın." dedi. Sanki hiç bir şey olmamış gibi telefonuna bakmaya başladı. Anna bir dakika sonra yanımıza geldi. "Bir şey kaçırdım mı?" Ah, tabii.

"Hayır." "Evet." aynı anda konuşuk. Ben hayır dedim işte ne uzatıyor ki. Ona döndüm. "Ne kaçırdım bakalım?"  Shawn'e yalvaran gözlerle baktım. O ise gülümsedi ve Anna'ya döndü. "Ben, az önce komik bir espiri yaptım." tekrar bana döndü. "Anlaması için ona yardımcı olacağım bir espiriydi." Rahatlayıp arkama yaslandım. 

"Ya, bende bir şey demedim aslında. Bilmiyorsun aslında ne diyeceğimi." dedim. O sırada Anna kafasını salladı ve telefonuna baktı. 

"Eva?" işte kurtarıcım. Lucas ve arkadaşları kapıdan içeri girdi. "Selam." kalkıp ona sarıldım. Shawn de diğerleriyle selamlaştı ve yerine oturdu. "Özledim seni." Lucas beni öpünce aynı şeyleri hissetmedim. Yani Shawn gibi. Ama olmaz zaten. Fraklı kişiler diye. Onunla bir alakası yok bence. "Uzun süre geçmedi." dedim. "Olsun o sayılmazdı. Ailemde vardı." Shawn anlık bize baktı. 

Lucas, Shaw'ın yanına oturdu. Bir nevi aramıza oturmuş oldu. Benim yerime. Bir şey demeden bende yanına oturdum. Shawn ise sessizce güldü. "Ne oldu?" benden önce Lucas duyup sordu. Ondan pek hoşlanmadığını biliyorum. Bizi birlikte görmüştü daha önceden. "Hoşuma gitti de. Ailenle tanıştı sanrım. Bu ne güzel." dedi. Kendince en olumlu yorumuydu. Neyse.

"Evet, ailemle tanıştırmak istedim ben." dedi Lucas da. "Senin kız arkadaşına ne oldu? Yok mu yeni biri?" diye devam etti. "Lucas, boşver." dedim bende. Shawn doğrulup bize döndü. "Evet, yok artık. Bulurum ama birini istersem. Hatta o kişinin de beni istediğinden eminim. Ama sanırım o kişi şu an oyun dışı." dedi ve gözlerime baktı. Siktir Shawn.

Lucas bana döndü ve kolunun altına aldı. "Birlikte bir yemek yeriz o zaman." anlamamıştı. Dışarı derin bir nefes verdim. Shawn tekrar güldü. "Neden olmasın." dedi. Ben Anna'ya baktığımda olayı anladı ve konuşmaya başladı. Bu havayı dağıtmak için en iyisiydi.. "Hadi o zaman yemek tatlı ne varsa söyleyelim artık. Biraz da içeriz." Gülümsedim ve ona göz kırptım. Benim kızım.