2

67 9 7
                                    

Gözlerimi araladığımda, Luke'u yatağın ucuna oturmuş, bana bakıyor halde buldum. "Günaydın." Diye mırıldandı Luke, benim uyandığımı görünce.

"Günaydın." Diye karşılık verdim yeni uyandığım için boğuk çıkan sesimle.

Yorganı üzerimden atıp yerdeki kıyafetlerimi üzerime geçirmeye başladım. "Hemen böyle gidiyor musun?" Diyen Luke'a cevap vermeden sütyenimin kopçasını taktım.

"Bir daha seni görebilecek miyim?"

Saçımı kaşıdım. "Bunu, benim sana sormam gerekiyordu. Bilirsin turneler, ödül törenleri ve hayatın falan filanları işte. Meşgul olan sensin."

Luke kendini yatağa geri bıraktı ve böylece muhteşem fiziğini biraz daha ortaya çıkarmış oldu. Etkilendiğimi anlamasın diye kafamı çevirip bok rengi vazoyu incelemeye başladım. Rengi o kadar kötüydü ki muhtemelen bu rengi seçen kişi âmâ falan olmalıydı.

"Gitmemi istemez miydin?" Diye sordum.

Luke omuz silkti. "Niye böyle bir şey isteyeyim ki?"

"Çünkü genelde erkekler böyle ister. Özellikle ünlü olanlar, tek gecelik ilişkilerinin karşılarına bir daha çıkmalarını istemezler." Diye duruma açıklık getirdim.

Luke gözlerini kapayıp şarkı sözü söylemeye başladı. "Seni tanımak çok güzeldi, haydi tekrar yapalım. Nasıl sadece bir geceyle kalabildi?"

Ona dik dik bakarken, "Cidden bu şarkı mı?" Diye sordum.

Luke teslim olurcasına ellerini kaldırdı. "Bana öyle bakma, durumumuzla çok uyuyordu." Diye açıkladı kendini. "Hem ünlülerin böyle şeyler yaptığını nereden biliyorsun? Benden başkaları da mı oldu?" Dedikten sonra yataktan kalktı ve beni kucaklayıp yatağa geri bıraktı.

Kahkaha atarak ondan kurtulmaya çalışıyordum. "Evet, her cumartesi yatağıma rock yıldızı atıyorum. Çok mu belli ediyorum?"

Beni yenip üstüme çıktığında yüzlerimizi birbirine yaklaştırdı ve sıcak nefesi yüzüme vururken, "yattığın en yakışıklı rock yıldızının ben olduğumu söyle." Diye mırıldandı.

"Bu kadar mütevazi olmana gerek yoktu." Dedim alaycı tavırla.

"Mütevazi  olmak, benim göbek adım gibi bir şey." Dedi ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı ve şehvetli bir şekilde öpüşmeye başladık. Bugün ayrılacak olmamız ne kötüydü. Oysa onunla sonsuza dek öpüşebilirdim. 

Luke kendini geri çekip, "sonsuza dek öpüşebilir miyiz?" Diye sordu.

Kaşlarımı çatarak ona bir şey demeden ona bakarken, "Ne var?" Diye karşılık verdi. 

"Zihin okuyan bir cadı falan değilsin, değil mi?"

"Evet, öyleyim ve şimdi kanını iksirimde kullanacağım." Dedi ve boynumu öpüp ısırıklar bırakmaya başladı. 

Gitmeni gerçekten istemiyorum Luke.

Luke geri çekildi ve yataktan kalktı. "Kahvaltı etmeye bir yere gidelim mi?" 

Ben de yataktan kalkıp onu takip ederken, "Birlikte görülürsek kısmetin kapanır." Dedim ve diş fırçamı elime alıp dişimi fırçalamaya başladım. 

"Yedek diş fırçan yoktur değil mi?" Diye sordu Luke son derece masum bir şekilde.

"Tabi ki var." Dedim ve banyo dolabının kapağını açıp ona yedek diş fırçamı verdim. Luke kutusunu çöpe koyduktan sonra üzerine diş macunu koydu. "Ayrıca kısmetim hiç de umrumda değil." Diye ekledi.

shitty love story//lhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin