shitty love story//lh

8

Kapım çaldığında bitkin bir şekilde kalkıp kapıyı açtım. Gelen Zayn'di. Bir şey demeden arkamı dönüp salona doğru yürüdüm ve koltuğuma geri çöktüm.

Zayn kapıyı ardından kapatırken, "sarı kafadan haber yok mu?" Diye sordu.

"Sırra kadem bastı."

"Onu aramayı denedin mi?"

Omuz silktim. "Ben yanlış bir şey yapmadım ve o beni dinlemeye tenezzül etmedi. Onu neden arayayım ki?"

"Sen de haklısın." Dedi Zayn yanıma çöküp ayaklarını sehpaya uzatırken.

"Üstelik savunma yapmak suçu kabul etmektir." Diye de ekledim.

"Tamam hiç felsefik konuşma yapma, sabah sabah çekemeyeceğim. Bize kahva yapsana." Dedi köpek yavrusu yüz ifadesini takınırken.

Uyuşuk bir şekilde yerimden kalkıp mutfağa doğru ilerledim ve kahveyi hazırlamaya başladım. Zayn o sırada televizyonu açıp kanalları dolaşmaya başladı. Kahveyi hazırlarken kafamda tek bir şey vardı; Luke. Lanet olası çocuk aklımdan çıkmayı bilmiyordu. Onu içeri almıştım ama o hiç çekinmeden canımı yakmıştı ve şimdi ne zaman toparlanacağıma dair en ufak bir fikrim olmadan evimde dağılmış bir şekilde oturuyordum.

"Annenle konuştun mu?" Diye sordu.

Kahveyi bardaklara doldurdum. "Bir de annemle uğraşacak gücüm yok."

"Ama hayatını bir düzene sokmalısın."

Haklı olduğu için sesimi çıkarmadım. "Onunla konuşacağım." Dedim kahvesini ona uzatıp yanına oturdum.

"Umarım." Dedi ve kahvesinden bir yudum aldı. "Güzel olmuş, teşekkür ederim."

"Lafı olmaz. Tek dostuma da bir kahveyi fazla görecek değilim."

Zayn kolunu omzuma atıp beni kendine doğru çekti ve bana sarıldı. Benim gözlerim dolmaya başlarken burnumu çektim. Kolumu sıvazlayıp, "üzülme bunlar da geçecek. Yarın güzel bir gün olacak." Diye mırıldandı.

"Yarınlar güzel olacak derler ya, bugün de dünün yarını değil mi?" Diye sordum.

"Yine felsefik konuşmaya başladın." Dedi Zayn.

"Elimde değil." Dedikten sonra telefonum çalmaya başladı. Kalkıp şarjdaki telefonumun yanına gittiğim arayan numaranın rehberimde kayıtlı olmadığını gördüm. Telefonu şarjdan çıkarıp aramayı onayladım, "alo?"

"Rachel değil mi?" Diye sordu bir erkek sesi.

"Evet, siz kimsiniz?"

"Ben Ashton, Luke'un arkadaşı."

"Merhaba Ashton."

"Sanırım Luke'un küçük sürprizi pek iyi geçmemiş."

"İyiyi bırak, direkt geçmedi. Ona açıklamaya çalıştım ama beni dinlemedi."

"Luke sinirlendiğinde mantıksız davranabiliyor. Bana olayı en başından detaylıca anlatabilir misin?"

"Tabii, gizlim saklım yok. İşten eve geldiğimde Zayn'i apartmanın önünde sızmış bir şekilde buldum. Onu evime kadar taşıdım ve o gece salonumda yattı. Luke geldiğinde de kapıyı Zayn açtığında, Luke her şeyi yanlış anladı. Ona açıklamaya çalıştım ama beni dinlemeden çekip gitti."