Komşu teyzeleri sevmiyorum demiştim ya, hah işte, unutun onu!
Babam dün akşam yemeğine gelirken son dakika bizi arayıp, yanında bir misafir de getirmişti! Adı Serkan. Neriman teyzenin görümcesinin oğlu, paramedikçi atanmış Serkan.
Bildiniz mi?!
Hah işte, babam onunla birlikte geliyor akşam yemeğine. Nereden bilebilirdim ki Atanmış Paramedik Serkan'ın babamın iş yerinden arkadaşlarından birinin oğlu olduğunu?
Neyse, öğrenmiş oluyoruz dün akşam, yemekte.
Yemekte Bodrum'da yaşadığını söylüyor Serkan. Tabii ben şok! Bodrum deyip, kalbimi fethettiğinden habersizce bizim hazırladığımız yemekten yiyor Serkan. O, Bodrum diyene kadar ilgimi çekmeyen ve asla dahil olmadığım sohbete ben de dahil oluveriyorum bir anda.
Yemek boyunca Bodrum'la alakalı sorular sordum Serkan'a. Atanmış Paramedik Serkan'a.
İlk başta neden bu kadar çok soru sorduğuma şaşırsa da, babam "Gönül de Bodrum'u yazdı tercihlerine, orda yaşamak istiyor." diyor.
Yemek boyunca Serkan'dan Bodrum hakkında bilgi alıyorum.
***
Annemle öğlene doğru çarşı pazar geziyoruz. Tezgahların önünden geçerken meraklı gözlerle bakıyordum. Önünden geçtiğimiz tezgahta incik boncuk vardı. İncik boncuk seven biri değilimdir, ama gözüme bir şey ilişince anneme söyleyip duruyorum ve elime alıp incelemeye başlıyorum. Şeffaf, reçine, yuvarlak böyle top şeklinde, mavi gökyüzü, beyaz bulut ve martı olan zincirli bir kolye. O kadar hoşuma gidiyor ki. Annem de eline alıp inceliyor, "Kuşlu muşlu ne güzel bir kolye!" diyor. Kolyeyi almak istediğimi söylüyorum, satıcı adam çok güzel bir kolye olduğuna dair bir şeyler söylüyor ama kolyeye kitlenmiş bir şekilde bakıyorum. Annem çantasından cüzdanını çıkartıp satıcıya ücreti ödüyor. Aralarında klasik bir konuşma geçiyor. Kolyeyi boynuma takıyorum dikkatlice, montumun üstünde bırakıyorum.
Annemle alışverişe devam ediyoruz, bildirim sesi duyunca telefonumu cebimden çıkarıp bakıyorum. Kozmetik sektöründen birinden gelmiş, mesajı okuyup siliyorum hemen, annemin biriyle konuştuğunu duyuyorum ve başımı kaldırıp bakıyorum.
Neriman teyze! Bu aralar sanki fazlaca karşılaşıyor gibi hissediyorum ama bunun tesadüfle alakalı olmadığını biliyorum. On dört yıl boyunca, bütün günümü okulda geçirdiğim için bu sene evde kalınca insan görünce şaşırıyorum tabi!
Annemle ayaküstü konuşuyorlar, sonra benimle de selamlaşıyor Neriman teyze. Onlar annemle konuşurken bende tezgahtaki ürünleri inceliyor, beğendiklerimi poşetin içine atıyorum. Küçükken annemle pazara gitmeyi sevdiğimi hatırlıyorum. Yanımızdan bir simitçi bağırarak geçiyor. Simitçiyi durdurup beş tane simit alıyorum, annemin daha önce verdiği paradan ödüyorum ücreti. Hava iyice esmeye başlıyor, titriyorum. Biran önce eve gitmek istiyorum. Annemle çabucak alışverişi tamamlıyoruz, pazarcılar da tezgahlarını topluyorlar. Haklılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönül Kuşum
Romance🐦🕊️ Bu kitap, bendeniz Gönül Kuşum'a ithafen yazılmıştır. Eğer hayatımın bir parçası olmak isterseniz, sayfaları çevirmek için buyurun efendim.